Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, ‘İç Güvenlik Paketi’yle ilgili olarak “Kendi halkına savaş ilan edilen bir paketin, barışın önünü açacağına kim inandırabilir. AKP’nin, sarayın ve Başbakanın tehditleri inandıramaz. Bu paket, barış değil daha fazla çatışma getirecek” dedi.
Haber Merkezi – Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ grup toplantısında konuştu.
Yüksekdağ’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
İç Güvenlik Paketi adı altında Türkiye halklarının önüne konulan paket, AKP hükümeti ve sarayın güvenliğinin sağlanmasından başka bir şey değildir. Güvenlik ve baskı politikaları değil, daha fazla barışa, çözüme ve özgürlüğe ihtiyaç var.
Bu siyasi iktidar bunu görmüyorsa aksini yapıyorsa, gerilim ve baskı politikasını birincil olarak artırma ve sürdürme tavrında ısrar ediyor demektir. Meclisin gündeminde olan ve bir hafta daha ertelenen güvenlik paketi, AKP’nin bu politikada ne kadar ısrarcı olduğunu gösteriyor.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, konuşmasında bu ölüm ve baskı paketini çıkarma konusunda ne kadar ısrarcı olduğunu bir dile getiriyor. Sorumsuz bir politika bu. Her sözüyle gerilimi yükselten, kışkırtıcı bir dil bu.
AKP’ye sesleniyorum; bu paketi geri çekmek için bir hafta var. Bu paketin önünü, sonunu bir kez daha hesaplayın. Bu pakete karşı demokratik muhalefetin taleplerini dikkate alın ve paketi geri çekin. Sorumlu politika, bu paketin geri çekilmesi olacaktır.
Bu paket halkın güvenliği dışında her şeyi amaçlıyor. Amaçlarından birincisi, baskıcı ve otoriter rejimin, muhalefet karşısında korunması ve hiçbir engelle karşılanmadan saltanat kurmaktır. Tek adam, tek parti diktatörlüğüne dayanan bir siyasi rejimi inşa etme tavrının ne kadar gayri meşru olduğunu gördükleri için, halk tarafından kabul edilmeyeceğini bildikleri için, kendileri gibi düşünmeyen muhalefeti etkisizleştirmek için, kendi güvenliği için paketin gündeme getirilmesi politikası bu.
İkincisi, bütün halk güçlerinin, özellikle partimizin karşısına yeni bir baraj çıkarma amaçlanıyor. Ne diyor saraydaki, ‘seçimlerden önce seçimin güvenliğini sağlamak için, huzur içinde 2015 seçim sandıklarına gidebilmek için bu paketi çıkarıyoruz’ diyor. Biz tersini söylüyoruz aylardır. Asıl bu paketi çıkarırsanız, halkı tehdit eder, kuşatma altına alırsınız.
Saraydakinin tek derdi, tek muradı budur. 2015 seçimlerinden önce bütün Türkiye toplumu, halkları devlet terörü uygulamasıyla karşı karşıya bırakılacaktır. En fazla hedef tahtasına oturtulan da partimizin yürüyüşüdür.
1980 Anayasasına dayandıkları seçim barajı sallanıyor. HDP’nin bu barajı halkın gösterdiği ilgiyle aştıklarını görüyorlar. Bu nedenle ikinci bir baraja antidemokratik yasalara ihtiyaç duyuyorlar. İşte bu süreçte, seçimlerin, demokratik tercihlerin önünün açılabilmesi için bu devlet terörü paketinin ölüm paketinin geri çekilmesi gerekiyor.
Üçüncüsü bu ‘İç Güvenlik Paketi’ adı verilen baskı ve yasak paketi, barışın ve çözümün getirilmesine asla ve asla hizmet etmiyor. Bu paket barış karşıtıdır. Kendi halkına savaş ilan edilen bir paketin, siyasetin barışın önünü açacağını kim inandırabilir. AKP’nin, sarayın ve Başbakanın tehditleri inandıramaz. Bu paket, barış değil daha fazla çatışma getirecek.
Sadece hareket halindeki güçleri değil, her kesimi hedefliyor. Bu paketin içeriğini Kürt halkı çok iyi bilir. Sol, sosyalist, devrimci muhalefet bu paketi çok iyi bilir. Hemen vazgeçin. Harekete geçmek isteyen bütün Türkiye halklarına ‘Kör sağır ve felç olmuş bir şekilde kabullenin’ diyorlar. Tüm toplumu ve Türkiye halklarını felç etmek için bu paket çıkarılıyor.
Bu paket, taşları bağlayıp köpekleri salma paketedir. Toplumun elini kolunu bağlamak, bütün sadırı odakları salmak anlamına geliyor. AKP, karanlık güçlerden, çeteci odaklardan onların gayri nizami odaklarından bahsediyordu. Şimdi soruyoruz, bu sizin çete dediğiniz, paralel dediğiniz, nizami hareket etmiyor dediğiniz bütün güçleri yasal güvenceyle serbest mi bırakıyorsunuz?
Bu devlet terörü paketi uygulamaya geçtiği andan itibaren üzerinde üniforma taşıyan devlet görevlisi, bu halka istediği zulmü yapabilme olanağına sahip olacak. Yasallığı güçlendirilmiş ve daha bir koruma altına alınmış militarist saldırganlığın önü açılacak.
Bundan sonra işlenecek bütün katliamların ve suçların sorumluluğunu üstleniyor. Biz bunu anlıyoruz, bundan sonra polisin ve karanlık güçlerinin işleyeceği her bir suçun sorumlusu AKP hükümeti ve saraydakinin kendisidir.
Hangi akıl, hangi vicdan bu paketin geçmesini kabul edebilir. Bu paketin geçmesi kırılma noktasıdır. Toplumsal değerler etrafında bir araya gelme şansını da dinamitlemek istiyorlar.
Bu paket, çözüm sürecinin barışçıl şekilde yürütülmesini dinamitleyecektir. Bu paketin çıkarılmasını toplumun hayrına olmadığını çok iyi biliyoruz. AKP’ye ve Başbakan’a bir kez daha çağrı yapıyoruz, vaktiniz varken bu paketi geri çekin.
Saraydaki sigaranın zararlarıyla uğraştığı kadar, biraz da biber gazı ve merminin zararlarıyla uğraşsın. Berkin’in annesini yuhalatmak serbest, katillerini korumak serbest, protesto etmek için pankart açmak mı yasak?
Saraydaki başkanlık seçimi diyor. Böyle bir benmerkezci siyaset olamaz. 2015’te halk vekilini seçecek, kimse rüya görmesin.