Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) CHP’nin Hatay ve İskenderun seçimlerine ilişkin “tam kanunsuzluk” gerekçesiyle yaptığı başvuruya yönelik ret kararının gerekçesi belli oldu. Kararda, “Dilekçede yer alan genel ve soyut iddialardan ibaret olan itiraz konusu hususlara itibar edilmemiş ve yapılan olağanüstü itirazın reddine, karar verilmiştir” denildi.
31 Mart yerel seçimlerinde Hatay’da AKP’nin adayı Mehmet Öntürk 346 bin 212, CHP’nin adayı Lütfü Savaş ise 343 bin 477 oy almıştı. CHP’nin itirazları devam ederken; Hatay İl Seçim Kurulu mazbatayı AKP’li Mehmet Öntürk’e vermişti. CHP, itirazının İl Seçim Kurulu tarafından reddedilmesinin ardından YSK’ya başvurmuştu. CHP, başvurusunda Hatay’da “oyların yeniden sayılması”, bu reddedilirse “geçersiz oyların sayılması”, bu da reddedilirse “seçimin yenilenmesi” talep edilmişti. Kurul, partinin itirazını reddetmişti. CHP, bunun üzerine “tam kanunsuzluk” gerekçesiyle itirazda bulunmuştu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, itiraz başvurusunun ardından YSK önünde yaptığı açıklamada “YSK’nın siyasi baskılara boyun eğmeyeceğine yürekten inanıyorum” demişti. YSK, 17 Nisan’da ‘tam kanunsuzluk’ başvurusunu da reddetmişti.
“İddialar soyut…”
Anka YSK’nin ret kararının gerekçesine ulaştı.
Kararda, özetle şöyle denildi: “Olağan itiraz yönünden, 31 Mart 2024 tarihinde yapılan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde iddia edildiği gibi kanuna bir aykırılık görülmediğinden, il seçim kurulu kararları usul ve yasaya uygun olduğundan itirazın reddine, karar verilmiştir. Olağanüstü itiraz yönünden, 298 sayılı Kanun’un 112 ve 130’uncu maddelerinde düzenlenen genel ve soyut iddiaların dikkate alınmayacağı ve somut belgelerle delillendirilmeyen itirazların incelenmeyeceği kuralı karşısında, Cumhuriyet Halk Partisi Yüksek Seçim Kurulu Temsilcisi Av. Ömer Koçak tarafından sunulan dilekçede yer alan genel ve soyut iddialardan ibaret olan itiraz konusu hususlara itibar edilmemiş ve yapılan olağanüstü itirazın reddine, karar verilmiştir.”
“Tam kanunsuzluk olarak değerlendirilemez”
YSK’nın verdiği kararın kesin olduğu ve yeniden inceleme yolunun kapalı olduğu belirtilen kararda, “2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun’da yer alan seçilme yeterliğine ilişkin hükümlerin bir kısmı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 76’ncı maddesindeki amir hükme dayandığından seçilenin Türk olmadığı, yaşının kanunda gösterilenden küçük olduğu, okur-yazar olmadığı ve seçilme yeterliliğini kaybettiren bir mahkumiyeti bulunduğu ile ilgili iddia ve itirazların süresine bakılmaksızın ve seçim sonuçlarının kesinleşmesinden sonra dahi Anayasanın 79’uncu maddesinin verdiği görev ve tam kanunsuzluk hali sebebiyle, Yüksek Seçim Kurulunca her zaman ele alınıp karara bağlanabileceği Kurulumuzca kabul edilmektedir. Muterizin dilekçesinde ileri sürülen hususlar, tam kanunsuzluk olarak değerlendirilen olgu ve olaylar kapsamında değerlendirilemeyeceğinden itibar edilememiştir. Bu itibarla, gerekçeleri açıklanmış bulunan Kurulumuzun 8/4/2024 tarihli ve 2024/1087 sayılı Kararının kesin olması ve tam kanunsuzluk hali bulunmaması nedeniyle talebin reddine karar verilmesi gerekmiştir” ifadelerine yer verildi.