Uluslararası Hrant Dink Ödülü’nün altıncısı sahipleri Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleştirilen törenle verildi. Ödülü Türkiye’den işkenceye karşı yıllar boyunca süren mücadelesinden dolayı Şebnem Korur Fincancı ve silah ticareti, nükleer santraller, insani hukuk ihlallerine karşı bireysel mücadele veren Birleşik Krallık’tan Angie Zelter aldı.
Her yıl Hrant Dink Vakfı tarafından verilen Uluslararası Hrant Dink Ödülü’nün 6’ncısı Cemal Reşit Rey Konefarans Salonu’ndan düzenlenen törenle, sahiplerine verildi. Sunuculuğunu tiyatro oyuncusu Olgun Şimşek’in yaptığı ödül törenine yüzlerce kişinin yanı sıra, yayıncı Ragıp Zarakolu, Cumartesi Anneleri, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, yazar Baskın Oran, Gülten Kaya ile çok sayıda yazar, siyasetçi ve akademisyen katıldı. Açılışını UDİ Ara Dink Jian’ın yaptığı gece de açılış konuşmasını ise Hrant Dink Vakfı Başkanı Rakel Dink yaptı. Salonda bulunanları Ermenice ve Kürtçe selamlayan Dink, Türkiye’de devam eden hak ihlallerine dikkat çekti.
Gecede yapılan müzik dinletisinin ardından, Uluslararası Hrant Dink Ödülü, nükleer santrallere ve hak ihlallerine karşı bireysel mücadele veren İngiliz aktivist Angie Zelter ile Türkiye’de yıllarca işkence ve insan hakları ihlallerine karşı mücadele veren Şebnem Koru Fincancı’ya verildi. Zelter’e ödülünü, yazar Ali Bayramoğlu ile Greenpeace üyesi Zeina Alhajj verirken Fincancı’ya ödülünü, Cumartesi Anneleri ile yazar Baskın Oran takdim etti. Ödülünü aldıktan sonra konuşma yapan Zelter, İngiltere’de yaşanan insan hakları ve hukuk ihlallerine dikkat çekerek, İngiltere’nin İsrail’e silah sağladığını ve savaş suçlarını görmezden geldiğini belirtti. Törende konuşan Fincansı ise, ödüle layık görülmenin mahcubiyeti içinde olduğunu belirterek, “Hem yalnızca yapılması gerekeni yaptığınızda, bu davranışın ödüllendirilmesinin mahcubiyeti, hem de yapılması gerekenin bu topraklarda olağan bir değer olarak benimsenmesini yaygınlaştıramamış olmamızın utancı. Ermeni soykırımının hala kapı arkalarında konuşulmak zorunda hissedilmesi, Kürtlerin inkar ve imhasının yok sayılması, bu toprakların halklarının evlerinden yurtlarından sökülüp atılmasının her yıl kutlanabilir olması” diye konuştu.
Konuşmaların ardından “Işıklar” adı altında sinevizyon gösterimi yapılarak Türkiye’de ve dünyada, insan hakları ihlallerine karşı mücadele veren kişi ve kurumlar anlatılarak geceye son verildi.