TTB, Van’da yapılan basın açıklaması sırasında sağlık emekçilerinin gözaltına alınmasını eleştiren bir açıklama yayınladı. TTB, “tüm engellemelere rağmen sağlık hakkı ve insanca çalışma koşulları için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Türk Tabipler Birliği’nin (TTB), ağır çalışma koşulları, uzun nöbetler, eksik istihdam, sağlıkta şiddet, özlük haklarının aşındırılması ve yoksulluk sınırının da altında kalan düşük aylık gelirinin son bulması talebiyle başlattıkları direnişe Van Valiliği yasaklama getirdi. TTB, Valiliğin yasaklama kararının ardından Van’da yapılan basın açıklaması sırasında sağlık emekçilerinin gözaltına alınmasını eleştiren bir açıklama yayınladı. “Sağlık Emekçilerinin Haklı Talepleri Hukuka Aykırı Yasaklarla Bastırılamaz!” başlığıyla yayınladığı açıklamasında, Van Valiliğinin yasaklama kararının hukuka aykırı olduğu ifade edildi, hukuka aykırı hareket edenler hakkında adli işlem başlatılması gerektiği çağrısı yaptı ve “tüm engellemelere rağmen sağlık hakkı ve insanca çalışma koşulları için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
TTB, “Sağlık Emekçilerinin Haklı Talepleri Hukuka Aykırı Yasaklarla Bastırılamaz!” başlığıyla yayınladığı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
Bugün sağlık emekçileri olarak Türkiye genelinde “G(ö)REV’deyiz” diyerek taleplerimizi işyerlerimizde ifade ettik. Ağır çalışma koşulları, uzun nöbetler, eksik istihdam, sağlıkta şiddet, özlük haklarının aşındırılması ve yoksulluk sınırının da altında kalan düşük aylık gelirinin son bulmasını istedik.
14 kalemde alınan katkı, katılım için ilave ücretler, aylar sonrasına verilen randevular, elektronik sıralar ile sağlık hizmeti hem erişilmez hem de pahalı hale geldiğini, halka erişilebilir nitelikli sağlık hizmeti verilemediğini, sağlık sisteminin sağlık emekçileri ve yurttaşların tamamı için yetmezlik içinde olduğunu belirttik.
Türkiye genelinde, yurttaşların da destek verdiği eylemlerde binlerce sağlık emekçisi demokratik sendikal haklar çerçevesinde işyerlerinde bir araya geldi, fikirlerini ifade etti.
Türkiye genelinde eylemler demokratik biçimde gerçekleştirilirken Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapacağımız basın açıklaması polis şiddetiyle engellenmek istendi. Van Valiliği’nin yasaklama kararı gerekçe gösterilerek sağlık hizmeti verdiğimiz Hastanede, işyerimizde üyelerimiz polis müdahalesine maruz bırakıldı. Müdahale sonucunda Van Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Yaviç, Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Dr. Ayfer Bostan, SES Şube eş başkanları Figen Çolakoğlu ve Zeki Seven, SES Şube Kadın Sekreteri Seda Güler, SES Şube Denetleme Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yılmaz, SES Şube üyeleri Esma Gümüşlü ve Keziban Karakuş gözaltına alındı.
Hukuka aykırı olan bu müdahale sağlık emekçilerinin haklı taleplerini bastırmaya yöneliktir. Müdahale gerekçesi olarak gösterilen Van Valiliği’nin yasaklamaları beş yılı aşkın süredir kesintisiz olarak devam etmektedir. Valiliğinin yasak kararlarının başlangıç tarihi 21 Kasım 2016 olup, kararların hukuki ve maddi bir gerekçesi bulunmamaktadır.
Van Valiliği aldığı yasaklama kararlarıyla anayasal bir hak olan toplanma ve gösteri hakkını kullanılmaz hale getirmek istemektedir. 6 ve 15 Aralık 2021 tarihlerinde yapılan iş bırakma ve basın açıklamalarında da Van’daki arkadaşlarımız benzer uygulama ile karşı karşıya kalmışlardı. Toplanma ve gösteri yapma özgürlüğü; hem ifade özgürlüğüyle hem de sendika ve örgütlenme özgürlüğüyle doğrudan ilişkilidir. Sağlık emekçilerinin taleplerini demokratik biçimde ifade etmesi nitelikli sağlık hizmeti sunulmasının, sağlık emekçilerinin insanca çalışma koşullarına sahip olmasının koşuludur.
Bu müdahalelerin hukuka aykırı olduğu pek çok mahkeme kararı ve Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararı ile de sabittir.
Hukuka aykırı polis müdahalesi ile gözaltına alınan üye ve yöneticilerimiz derhal serbest bırakılmalı, gözaltı talimatı veren ve hukuka aykırı şekilde üyelerimizi gözaltına alan amir ve kolluk personeli hakkında adli ve idari işlem başlatılmalıdır.
Bizler sağlık emek ve meslek örgütleri olarak tüm engellemelere rağmen sağlık hakkı ve insanca çalışma koşulları için mücadelemizi sürdüreceğiz.