Kürt sorununa ilişkin son günlerde yapılan tartışmalar “çözüm mü, oyun mu?” siyaset ve toplumun gündeminde. Devlet Bahçeli, grup toplantısında PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kabul etmiş, “umut hakkı” için ise “örgütün tasfiyesi”ni şart koşmuştu. Sonrasında konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “el yükselttiğini” belirterek, “Kürtlere, Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum” sözlerini kullandı. Tüm bu açıklamalara karşılık Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ise çözüm için muhatabın İmralı olduğunu bir kez daha iktidara hatırlattı.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu, konuya ilişkin JINNEWS’e değerlendirmede bulundu.
‘Öcalan’ın ne diyeceğini öğrenmek hakkımız’
MHP’nin girişiminden umutlanmak için hiçbir neden bulunmadığını tecridin hala sürdüğünü Dile getiren Mertoğlu, “Bahçeli’nin ‘ezber’ bozan bu çıkışının hiçbir yerinde demokrasinin zerresi yoktur. Kuşkusuz Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki ağır tecridin kaldırılması öncelikli beklentimizdir. Ama Sayın Öcalan ile hala tam bir temas kurulabilmiş de değil. Kendisinin ne diyeceğini öğrenmek hakkımız” dedi
‘Bahçeli’den demokratik çözüm beklenmez’
Türkiye’de yaşanan ekonomik krize ve Ortadoğu’daki İsrail’in soykırım saldırılarının yarattığı bilinmez tabloya dikkat çeken Mertoğlu, “Bahçeli’den Kürt sorununun demokratik biçimde çözmek için girişimde bulunması beklenemez” sözlerini kullandı.
İşletilmeye çalışılan süreci “çözüm” olarak okumanın mümkün olmadığını cezaevlerine bakarak görülebileceğini söyleyen Mertoğlu, amacın dünya tarafından tanınacak olan bir Rojava’yı engellemek olduğunu belirtti.
‘Rojava’nın tanınmasını engellemek’
Tartışmanın bir boyutunun da anayasa tartışmaları olduğuna dikkat çeken Mertoğlu, “Erdoğan’ın erken bir seçimle yeniden aday olmak istemesi bu çıkışlar üzerinde etkili olabilir ama esas konunun İsrail’in İran’a dönük beklenen saldırısı sonrası, Rojava Kürdistan özerk bölgesinin Suriye hükümeti tarafından tanınması konusudur. Türkiye’nin en çok çekindiği konuların başında bu bulunuyor. Rojava Suriye hükümeti tarafından tanınırsa o zaman tam anlamıyla kurtarılmış bir bölge doğmuş olacaktır. İşte bunu engellemek her şeyden önemlidir Türkiye devleti açısından” ifadelerini kullandı.
‘Kürt sorununun tartışılması önemli’
Ortada bir süreç olup olmadığını söylemenin mümkün olmadığını belirten Mertoğlu, şunlara değindi: “Süreç var mı bilmiyoruz ama bu vesileyle Kürt sorunun aktüel olması, tartışılabilmesi, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve hatta özgürlüğüne kavuşabilmesinin konuşuluyor olması da önemlidir. CHP liderinin önce Selahattin Demirtaş arkasından Kürt illerini ziyaret etmesi ve Kürtlerle eşit vatandaşlık çağrısı yapması da önemlidir” dedi.
‘Kürt Özgürlük Hareketinin yaklaşımını önemsiyoruz’
SYKP olarak Kürt sorununun adil, demokratik ve barışçıl çözümünü her zaman savunduklarını dile getiren Mertoğlu, “Yıllar öncesinden tanımladığımız gibi ve enternasyonalizmin gereği olarak stratejik ortaklık içinde bulunduğumuz Kürt Özgürlük Hareketi’nin yaklaşımını da önemsiyor ve takip ediyoruz. Hareket sözcülerinin bu girişime son derece ihtiyatlı yaklaşım içinde olduğunu da görüyoruz. Siyasal tarih bilinci ve Osmanlı’dan devralınan aklın bize ne tür oyunlar oynayacağını elbette biliyoruz.”
‘Müzakere koşulları sağlanmalı’
Tecridin kaldırılmasının bu açıklamaları dolduracak öncelikli adım olduğunu söyleyen Mertoğlu, yapılması gerekenlere dair şöyle konuştu: “Kürt Özgürlük Hareketi’nin farklı öbekleriyle özgürce konu üzerinde müzakere yapabilmesi sağlanmalı ve görüşlerini kamuoyu ile paylaşabilmesinin koşulları ivedilikle sağlanmalıdır. Bu gelişmelere bağlı olarak Meclis’te konu müzakereye açılmalıdır. Siyasi yasakların kalkması için bir af gündeme alınarak sorunun barışçı çözümünün kapısı açılmalıdır. Bu sorunun çözümü bir bütün olarak demokratik hak ve özgürlüklerin kazanılmasını sağlayacaktır”