DİSK’e bağlı Genel-İş Araştırma Dairesi Emek Araştırma (EMAR) tarafından hazırlanan “Gelir Eşitsizliği ve Yoksulluk Raporu-5” yayımlandı. Buna göre Türkiye’de son bir yılda 190 bin kişi daha yoksullaşırken, yoksulluk oranı yüzde 21,7’ye ulaştı.
Raporda, TÜİK’ten elde edilen verilere göre 2023 yılında Türkiye’de kişi başına düşen milli gelirin 13 bin 110 dolar olduğuna işaret edildi. Gelir dağılımı eşitsizliğinin derinleştiği belirtilen raporda Eurostat verilerine göre, Türkiye’deki gelir eşitsizliği oranının AB üyesi ülkelerin ortalamasına göre oldukça yüksek seviyede bulunduğuna işaret edildi. Türkiye’deki gelir eşitsizliği oranının yüzde 0,433 iken, AB üyesi ülkelerde bu oranın ortalama yüzde 0,366 olduğu belirtildi.
Türkiye, en düşük asgari ücrete sahip üçüncü Avrupa ülkesi
Rapora göre Türkiye, en düşük asgari ücrete sahip üçüncü Avrupa ülkesi. Eurostat verilerine göre, Türkiye’de Ocak 2024’te yapılan düzenleme ile asgari ücret 450 Euro’ya denk gelmesine karşın birçok Avrupa ülkesinin oldukça gerisinde. En düşük asgari ücrete sahip beş ülke Arnavutluk, Bulgaristan, Karadağ, Sırbistan ve Türkiye iken, en yüksek asgari ücrete sahip beş ülke ise Lüksemburg, İrlanda, Hollanda, Almanya ve Belçika.
Sürekli yoksulluk oranı yüzde 14’e yükseldi
TÜİK verilerine göre (2023), ciddi finansal sıkıntılarla karşı karşıya olan insanların oranı olarak tanımlanan maddi yoksunluk oranı, bir yılda yüzde 26,4’ten yüzde 28,4’e yükseldi. Ayrıca, son dört yılın en az üç yılında yoksulluk sınırının altında yaşayanları ifade eden sürekli yoksulluk oranı da, 1,7 oranında artarak yüzde 14’e yükseldi. Raporda duruma ilişkin, “Bu veriler, maddi sıkıntıların ve yoksulluğun geldiği noktayı işaret ederken ekonomik dengesizliklerin ve gelir adaletsizliğinin derinleştiğini göstermektedir” değerlendirilmesi yapıldı.
”Yoksulluk en fazla çocukları etkiliyor”
TÜİK verilerine göre, 2023 yılında yoksul çocuk oranı yüzde 31,3 iken ciddi maddi yoksunluk içinde olan çocukların oranı da yüzde 33,3. Bu veriye göre, neredeyse her 10 çocuktan 3’ü yoksul. Raporda yoksulluğun en fazla çocukları etkilediği ifade edilirken “Çocuk yoksulluğu oranları ile çocukların en temel gereksinimleri olan beslenme, sağlık, eğitim ve barınma imkânlarından yoksun olma oranları arasında doğru bir orantı vardır. Bu durum, çocukların maddi, manevi ve duygusal açıdan gelişimlerini olumsuz etkilemektedir. Bu koşullar altında, zihinsel ve bedensel gelişim açısından temel gereksinimleri karşılanmayan çocuklar, erken yaşlarda çalışma hayatına katılarak işçi olmaktadır. Çocuk işçiliği, devletin çocukları koruma politikalarının yetersizliğinin bir sonucu olduğu gibi, sosyal ve ekonomik politikalardaki adaletsizliğin bir yansımasıdır” denildi.