Hepimiz Göçmeniz Irkçılığa Hayır platformu, Antalya’da hurda kağıt toplayan Suriyeli genç işçiye saldıran 3 ırkçının serbest bırakılmasını kınadı. Platform bu türden ırkçı saldırganlığın siyasal iktidarın nefret söylemleriyle ilişkili olduğunu belirtti.
Önceki gün, Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde hurda kâğıt toplayan Suriyeli genç işçiyi dövüp, motosikletini kamyonetle ezdikten sonra yakan 3 kişiden ikisi savcılıktan, diğeri ise çıkarıldığı mahkemeden adli kontrolle serbest bırakıldı.
Olay günü bir otomobil, Suriyeli gencin motoruna çarpmış, kaza sonrası araçtan inen Ömer B., Ali R. ve Haktan Ç. İsimli şahıslar Suriyeli genci yumruk, taş ve sopa ile darp etmişlerdi. Hırslarını alamayan adamlar Suriyeli işçiyi baygınlık geçirene kadar darp etmişler, ardından gencin motosikletinin üzerinden kamyonetle geçip, daha sonra da yakmışlardı.
Hepimiz Göçmeniz, Irkçılığa Hayır platformu bir açıklama yayımlayarak Suriye’li genci öldüresiye darp edenlerin savcılık tarafından serbest bırakılmasını kınadı.
Platform, bu türden ırkçı saldırganlığın nedeninin Türkiye’deki siyasal iklim olduğuna dikkat çekerek, siyasal iktidarın nefret söylemleriyle herkesi hedef tahtasına oturttuğunu, hiçbir olayı “ihanet”, “hainler” kelimelerini kullanmaksızın, soğukkanlı bir biçimde ele almadığını belirterek, ırkçılığı, milliyetçiliği ve nefret söyleminin kullanımını olağanlaştıran, ırkçı yaklaşımlarda suç unsuru görmeyen siyasal ve hukuki mekanizmanın ırkçıların işini kolaylaştırdığı ifade edildi.
İyi Parti ve CHP’nin Suriye’li göçmenlere yönelik yaklaşımına da eleştiriler getirilen açıklamanın tam metni şöyle:
“Tutuklanmaları için ne gerekiyor? Suriyeli kağıt toplayıcının ölmesi mi?
Önceki gün, Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde hurda kâğıt toplayan Suriyeli genç işçiyi dövüp, motosikletini kamyonetle ezdikten sonra yakan 3 kişiden ikisi savcılıktan, diğeri ise çıkarıldığı mahkemeden adli kontrolle serbest bırakıldı.
Olay günü bir otomobil, Suriyeli gencin motoruna çarpmış, kaza sonrası araçtan inen Ömer B., Ali R. ve Haktan Ç. İsimli şahıslar Suriyeli genci yumruk, taş ve sopa ile darp etmişlerdi. Hırslarını alamayan adamlar Suriyeli arkadaşımızı aldığı darbelerle baygınlık geçirene kadar darp etmişler, hırsları hiç geçmemiş olacak ki gencin motosikletinin üzerinden kamyonetle geçip, ardından yakmışlardı.
Dakikalarca süren şiddet çevredekilerin tepkisi nedeniyle son bulmuştu.
Bu ırkçı saldırganlığın genel nedeni, Türkiye’deki siyasal iklimdir. İktidar çevresinin nefret söylemleriyle hedef tahtasına oturtmadığı hemen hiçbir toplumsal kesim yok. Bir olayı düşmanlaştırmadan, “ihanet” kavramını kullanmadan, “hainler” demeden, soğukkanlı bir şekilde ele aldıklarına tanık olmak mümkün değil.
Irkçılığı, milliyetçiliği ve nefret söyleminin kullanımını olağanlaştıran, ırkçı yaklaşımlarda suç unsuru göremeyen siyasal ve hukuki mekanizma ırkçıların işini kolaylaştırıyor.
Bu türden saldırıların bir nedeni daha var, bazı muhalif partilerin göçmenleri apaçık hedef göstermesi. Meral Akşener’in partisi, sürekli olarak Türkiye’de yaşanan sorunların nedeninin göçmenler olduğunun propagandasını yapıyor. Değişim üstüne değişim geçirdiği iddia edilen CHP’nin bazı sözcüleri ve vekilleri de ırkçı açıklamalar yapıp, göçmenler hakkında ardı arkası kesilmeyen yalanlar üreterek hükümeti bu siyasal zeminden köşeye sıkıştırmaya çalışan bir politika izliyorlar. Bütün bunlar ırkçı saldırıların artmasına neden oluyor.
Bir genci öldüresiye dövüp motorunu yakanlara karşı, her ırkçı saldırıya karşı kitlesel tepkiler göstermeliyiz. Irkçıların mahkemelere çıkması için güçlü ses çıkartmalıyız. Halkların eşit koşullarda kardeşliği için bu adımları mutlaka atmalıyız.
Antalya’da gerçekleşen bu ırkçı saldırının failleri bir an önce tutuklanmalı ve en ağır cezalara çarptırılmalıdır. Suçların cezasız kalması ırkçı saldırıları kolaylaştırmaktadır. Saldırganların serbest bırakılması kabul edilemez.
Bütün göçmenler kardeşimizdir.”
Hepimiz Göçmeniz, Irkçılığa Hayır Platformu