Hüseyin Şenol yazdı: Pogrom Gecesi”nin 77. yılı
77 yıl önce bugün, 9 Kasım 1938, gece yarısına bir kaç dakika kala gestapo şefi Müller’in emriyle, o gece Almanya’nın her yerinde, nazi SS ve SA’lar saldırıya geçiyor. İmparatorluk sınırları içinde 7 bin 500’ü aşkın Yahudi’nin işyeri yağmalanıyor, 267 sinagog yakılıyor. 26 bin Yahudi tutuklanıp, toplama kamplarına gönderiliyor. 400 Yahudi öldürülüyor veya intihara sürükleniyor, binlercesi ağır yaralanıyor…
Holokost’un başlamasını temsil eden ve beş yıldan fazla süren ırkçı ayrımcılık ve zulmün zirveye çıktığı dönemin habercisi olan, kıyım ve katliamın yaşandığı gece, bu gece…
Naziler, çıkardıkları yangının alevleri binaların kırılan camlarında parlarken büyük bir “keşifte” bulunuyor. Bu kıyım ve katliam gecesine, bütün insani değerlerle alay edercesine “Kristal Gece” (Kristallnacht) adını veriyor.
Gözü dönmüş nazilerce, soykırım gecesinde çıkarılan yangının, kırılan camlarda yansıması ve geceyi aydınlatmasına eş düşen “Kristal gecesi” tanımlaması yapılmıştır bu gece için. fakat o gün olduğu gibi; bugün de, Almanya’daki ilerici ve demokrat kesimler bu geceyi “Pogrom Gecesi” olarak adlandırmışlardır. Ki bence de böyle tariflendirilmelidir. gecenin asıl amaç ve anlamına uygun düşen, bir ırk veya din üzerinde baskı ve kıyımı içeren “Pogrom” (Toplu kıyım, katliam) tanımlaması doğrudur.
“Kristal gece” tanımlaması, bir nazi tanımlamasıdır. Bu, insani değerlere saldırının üstüne, bir de aşağılama ve saygısızlık tanımlamasıdır.
O gece Yahudilerin evleri, dükkanları ve sinagogları yağmalanmış, malları mülkleri sokak ortasında yakılmıştır. gerek bu yangın sırasında kırılan camların parlamasına dayanarak, gerekse yağmalanan malların arasında altın, mücevherata ve tür malların doğal olarak bir kristal gibi parlamasına dayanarak, Almanya halkının da genelde yoksulluk ve işsizliği nedeniyle, bu halkın bir parçası olan Yahudilerin varlıklı olduklarını gösterebilmek için “kristal” deyimi kullanılmıştır.
9 Kasım günü, Almanya-Polonya sınırında sefillikten ve açlıktan intihar eden bir Polonyalının paris’te yaşayan oğlu, Fransa’da görevli olan bir Alman memurunu vurarak öldürür. Almanya Faşizmi bunu gerekçe göstererek, aynı günün gecesi “Alman halkı intikam alıyor” propagandasıyla SS’ler ve SA’lar eliyle halkı mobilize edebilmek için ırkçı duyguları da körükleyerek bu yağmalama eylemini gerçekleştirmiştir.
1938’de henüz savai ilan edilmemişolduğu için, bu katliam girişimi Almanya halkının savaşa mobilize edilebilmesinin de bir provasıdır. Ve naziler bunda başarılı da oldular.
Almanya’nın soykırım tarihinde, bu gece önemli bir yer almaktadır. Türkiye gibi, bir çok ülkedeki soykırımları örnek alan naziler, aynı zamanda faşistdaşlarına da örnek olmuşlardır.
Soykırımlar devam ediyor
77 yıl sonra bu dönemde de, Almanya, Türkiye ve dünyanın bir çok bölgesinde, 9 kasım 1938’de yaşanan “Pogrom geceleri”, zaman aynı, hatta bazen de o dönemdeki dozajında devam ediyor.
Almanya’daki ırkçılık, mülteci yurtlarına saldırıyor, yakıyor yıkıyor… Tarihi boyunca, soykırım ve katliamlarla imza atan Türkiye’deki ırkçılık da, dünyadaki ırkçıdaşlarından geri durmuyor, en azgın bir bizimde bunu sürdüyor. Bu günlerdfe kürtlere yapılan saldırı ve linç girişimleri bunun en canlı ve yakın örneğini oluşturuyor.
77. yılında, “pogromların” devam ettiği tüm dünyada ırkçılığı, faşizmi lanetliyorum!