Resmi rakamlara göre Covid-19’dan her gün yaklaşık 200 kişinin hayatını kaybettiği ve vaka sayısı açısından Avrupa’da 5. sırada olan Türkiye’de, sağlığı yönetenlerin yeterli tedbirler almaması tepkilere neden oluyor.
Pandemideki vaka ve ölen kişi sayılarındaki artış, yeni tedbirlerin alınması gerektiği konusunu yeniden gündeme getirdi. Resmi rakamlara göre Covid-19’dan her gün yaklaşık 200 kişinin hayatını kaybettiği ve vaka sayısı açısından Avrupa’da 5. sırada olan Türkiye’de, toplum sağlığını yönetenlerin yeterli tedbirler almaması tepkilere neden oluyor.
Bilim Kurulu üyesi uyardı
A3 Haber, Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Levent Akın’ın pandemideki artış ve önlemlere yönelik görüşlerine yer verdi. Yapılan görüşmede, günlük vaka sayılarının 25-30 binlerde tutulamayacağı endişesini dile getiren Prof. Levent Akın, Avrupa’da vaka artışı olduktan genellikle iki-üç hafta sonra Türkiye’de de vakaların arttığını söyledi. Akın, “Benim endişem Türkiye’de de bir süre sonra özellikle Aralık ayına doğru vaka artışını artık 25-30 binlerde tutamayacağız, biraz daha yükselmeye başlayacak” dedi.
Aşı sayısı artırılamadığı için de bir türlü vaka sayısı düşmüyor
Akın, toplumda aşı olanların bir şekilde hastalanmaktan özellikle hastalığı ağır geçirmekten ya da ölümden korunabildiğini ancak aşısız gruplarda hastalanmanın devam ettiğini, ağırlaşan vakaların ölümle sonuçlanabildiğini belirttiği açıklamasında, “Aşı sayısı artırılamadığı için bir türlü vaka sayısı düşmüyor. Aşı sayısı çok daha yüksek olsa vaka sayısının çok dramatik şekilde düşeceği görülüyor. Bunun en tipik örneği, Portekiz ve İsrail. Aşılama oranları çok yüksek olduğu için ölüm sayıları düşük” dedi.
Sürü bağışıklığına dönüldü
Anka Haber Ajansı’ndan Abdullah Çelebi’nin haberine göre, İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı, “Her gün 23-27 bin arası değişen vaka sayısı ve ortalama 200 can kaybı var. Vaka sayısı açısından Avrupa’da 5. sıradayız. Avrupa’da yeni tedbirler devreye sokulurken ülkemizde sağlığı yönetenlerin hiçbir tedbir almadığını, almayı da düşünmediğini görüyoruz. Sanki pandemi olağan akışına bırakıldı. Toplumsal bağışıklığı aşıyla elde etmek yerine adeta bir sürü bağışıklığına döndüğümüze ilişkin kaygılar yaşıyoruz” diyerek Sağlık Bakanlığı ile hükümet yetkililerine tepki gösterdi.
Çamlı, önlenebilir bir hastalık nedeniyle insanların yaşamını yitirdiğini, alınan tedbirlerin kaldırılmasıyla vaka sayılarının pik yaptığını belirttiği açıklamasında “pandemide kontrol altına alınamayan 4. pikin etkisi altında sonbahara ve kışa girmiş durumdayız” uyarısını yaptı.
Veriler, şeffaf ve gerçekçi şekilde kamuoyu ile paylaşılmalı
İzmir’deki vaka artışlarına da değinen Lütfi Çamlı, sahadan aldıkları verilerle resmi açıklamaların birbirini tutmadığını, verilerin şeffaf ve gerçekçi şekilde kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini vurguladı. Çamlı, “İzmir’deki vaka artışları, son iki, üç haftadır artıyor. Yani yüzde 47-48’den yüzde 69’lara çıktı. Resmi rakamlara göre 435 civarında vaka olduğu söyleniyor. Oysaki bizim sahadan aldığımız rakamlar, bunun en az iki katı olduğu şeklindeydi. Sayın İzmir Valisi, bir basın kuruluşuna verdiği demeçte, İzmir’de yaklaşık günlük 900’e yakın vaka tespit edildiğini ve gevşememiz gerektiğini ifade etti. Bizim sahadan aldığımız verilerde günlük vaka sayılarının bu düzeylerde olduğunu, ama resmi açıklamalarda bunun yarısı kadar sayı bildirildiğini görüyoruz. Bu da açıklanan verilere olan güveni önemli ölçü de azaltıyor. Önümüzdeki hafta resmi açıklamalar hala 400-450 civarında vaka sayısını gösterirse İzmir’de gerçekten yetkililerin cevaplandırması gereken bir durum ortaya çıkacak. Kamuoyu ile gerçekçi paylaşımların şeffafça yapılması, pandemi mücadelesinde önemli. Pandemide başarı elde etmek istiyorsak mutlaka veriler güvenli bir şekilde elde edilmeli ve şeffaf, gerçekçi şekilde kamuoyu ile paylaşılmalı. Kamuoyu da neyle karşı karşıya olduğunu bilmeli, rehavete kapılmamalı ve bilim insanları da bu verilerle pandemide stratejik planlamaları ya da önerileri yapabilmeli” dedi.