“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adıyla hayata geçirilen müfredata karşı kurulan ‘Müfredatı Geri Çekin Platformu’ laiklik ve bilim karşıtı müfredatı reddeettiklerini belirterek “Çocuklarımızı 11 Haziran’da okula göndermiyoruz” dedi.
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” Müfredatına karşı ‘Müfredatı Geri Çekin Platformu’ kuruldu. Kurulan platformun bileşenlerinde KESK ve bağlı sendikalar, DEM Parti, EMEP, SOL Parti, SYKP, TİP, Yeşil Sol Parti, Halkevleri, Alevi Bektaşi Federasyonu, Demokratik Alevi Dernekleri, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Alevi Kültür Derneği, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, İHD, Mülkiyeliler Birliği, EĞİT DER, TMMOB ve bağlı sendikalar, Laiklik Meclisi, VELİ-DER, ÖV-DER, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası yer alırken CHP ise destekleyen parti olarak bileşende yer aldı.
Platform Mülkiyeliler Birliği’nde bir açıklama yaparak kurumların ortak yürüteceği mücadele programı hakkında açıklama yaptı.
Kurumlar adına ortak metni Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Cuma Erçe okudu.
“Öğretim programları sil baştan değiştiriliyor”
Çocukların bugününü ve geleceğini doğrudan etkileyecek bir adım atıldığını vurgulayan Erçe; “Üstelik, ben yaptım oldu denilerek, çocuklarımızın gözlerimizin önünde heba edilmesine sessiz kalmamız beklenerek ve en önemlisi çocuklarımızın yarınlarına ipotek konularak öğretim programları sil baştan değiştiriliyor” dedi.
“Cilalı sözlere, gerçeği gizlemeye çalışanlara ve algı yöneticilerine karşı sesimizi yükseltiyoruz” diyen Erçe şöyle devam etti; “Biliyoruz! Eğitim sistemleri, siyasal iktidarların ya da devletlerin nasıl vatandaş yetiştirmek istediğini, nasıl bir toplum yaratmayı hedeflediklerini ve nasıl bir dünya arzuladıklarını gösteren en önemli alandır. Bunun en önemli öğesini ise müfredat oluşturmaktadır. Çünkü müfredat ya da öğretim programları, devlet tarafından okulda öğretmenin bir konuyu hangi içerikte, ne tür koşullarda, nasıl ve hangi yöntemlerle anlatacağını, neye dikkat edip neyi öne çıkaracağını belirleyen eğitsel planlardır. İçerdikleri kadar içermedikleri de bu açıdan önemlidir” dedi.
“Biat ve itaat”i merkezine alan bir nesil yetiştirme programı”
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adıyla hayata geçirilen müfredat programının mevcut hükümetin siyasal-ideolojik yaklaşımına “biat ve itaat”i merkezine alan bir nesil yetiştirme programı olduğu vurgulanan açıklamada şu ifadeleri kullandı;
- Bir ihtiyaç analizi üzerinden gerekçesi toplumla paylaşılmayan,
- 100 yıl öncesinin hayalini 100 yıl sonrasının hedefi olarak planlayan,
- Öğretmenlerin, akademisyenlerin, program geliştirme uzmanlarının, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin iradesi yerine, göstermelik görüşler üzerinden şekillendirilen,
- Toplumsal fayda ve çocuğun üstün yararı ilkelerini değil, siyasal çıkarları merkezine alan,
- “Fıtrat, şükür, kanaat, cedel, medevvet, iffet, haram, helal” gibi ve daha birçok dini söylemlerle bilimsel-özgür düşünceyi, evrensel değerleri ortadan kaldırıp itiraz edebilen değil rıza gösteren nesiller yetiştirmeyi planlayan,
- Sorgulayan, eleştiren bireyler yerine “Erdem-değer-eylem” yaklaşımı ile “kamil insan” adı altında fıtrat ve şükrü model alan,
- Eğitimi, 12. Kalkınma Planında yer alan “Öğretim programları milli, manevi, ahlaki ve evrensel değerler esas alınarak ve küresel gelişmelere ve ihtiyaçlara uygun olarak güncellenecek.” yaklaşımı ile tamamen uyumlu halde, sermaye çevrelerinin isteklerini karşılayacak şekilde emek sömürüsüne rıza üreten bir mekanizmaya dönüştüren,
- Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yerine “telkin” i merkezine koyarak cinsiyetçi yaklaşıma sahip olan,
- Çok kimlikli, çok dilli ve çok kültürlü toplumsal yaşamımızı yok sayıp, tekçi ve asimilasyoncu bir anlayışı esas alan,
- Kamusal eğitimin yerine piyasacı eğitimi rehber edinen,
- Ülkenin ve çocukların geleceğini mevcut iktidarın kendi ikbaline kurban eden,
- Laikliğe, bilime, demokratik eğitime karşı olan,
- Asla kapsayıcı olmayan, son derece ideolojik olarak hazırlanan,
- Bu müfredatı reddediyoruz!”
“Bilim dışı müfredatı reddediyoruz, geri çekin”
Erçe açıklamasını şu sözlerle bitirdi; “Bizler, çocuklarımızın haklarına, emeklerine ve geleceğine sahip çıkmak, bu müfredat değişikliğinin geri alınması talebimizi daha güçlü ifade etmek için çocuklarımızı 11 Haziran 2024 tarihinde okula göndermeyeceğiz! Bakanlığın önünden ve Kent Meydanlarından “Uyarıyoruz! bilim dışı müfredatı reddediyoruz, geri çekin” çağrısında bulunacağız. Sesimizi duyan, çocukları için endişelenen ve çocuklara onurlu bir gelecek bırakmak isteyen herkesi çağrımıza destek olmaya davet ediyoruz.”