Yurttaşı zorlu bir kış bekliyor. Şimdiden mutfağın olmazsa olmazı sebze fiyatları tavan yaptı. Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, “Kışlık sebze ve meyve fiyatlarında içinde bulunduğumuz dönem itibarıyla geçen yıla göre yüzde 20 civarında bir artış söz konusudur. Bu artışın kış aylarında yüzde 40’a kadar çıkması beklenmektedir” dedi.
Sebze ve meyve üretimindeki düşüşün gıda fiyatları üzerindeki olumsuz etkisinin genel kabul gördüğünü ifade eden Yetkin, ancak gıda fiyatlarında yüksek aracı karlarının da önemli rol oynadığını dile getirdi. Yetkin, meyve ürünlerinin üretim miktarının, bu yıl önceki yıla göre yüzde 6.2 azalarak 17.1 milyon ton olarak tahmin edildiğini kaydetti. Sektördeki sorunların yalnızca kuraklıktan ve diğer afetlerden kaynaklanmadığını vurgulayan Yetkin, gıda enflasyonunun, en az rekolte düşüşleri ve tarım ürünleri girdilerinin yarattığı maliyet artışları kadar üretici ile tüketici arasında yer alan aracıların aşırı yüksek kar marjlarından da kaynaklandığına dikkati çekti. Yetkin, şöyle konuştu:
“Meyve-sebze üretiminde bir sorun yoktur, ancak sistemden kaynaklanan aracı ve tefeciler, haksız kazanç sağlayanlar sayesinde ürünler artsa da artmasa da ürünlere zam geliyor. Böyle garip bir durumla karşı karşıyayız. Ekim ayında üreticinin 50 kuruşa sattığı ıspanak markette 2 lira 50 kuruş, 10 kuruşa sattığı maydanoz 70 kuruşa satılmıştır. Salatalık, lahana, sivri biberde herhangi bir üretim kaybı olmayan ekim ayı itibarıyla fiyatların düşmediği, ancak market fiyatlarıyla üretici fiyatları arasında farkın yüzde 200’ün üzerinde seyrettiği görülmüştür.”Spekülatif karlara karşı üretici ve tüketicinin çıkarlarının ortak olduğunu ve bu duruma karşı mutlaka önlem alınması gerektiğini vurgulayan Yetkin, ithalata bağımlığın da gıda enflasyonuna katkıda bulunan bir diğer önemli faktör olduğunu söyledi.
Nadasa ayırmak büyük kayıp
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’de nadasa çok büyük tarım alanları ayrıldığını, bunun çok önemli bir ekonomik kayıp olduğunu belirtti.
Bayraktar “Gıdanın bu kadar hayati olduğu, toprağın her karışının önem taşıdığı bir sürece girdiğimiz günümüzde, İstanbul’un 8 katı bir alanı nadasa bırakmamız kabul edilebilir değil. 2000-2013 döneminde yüzde 14.1 azalmayla nadasa bırakılan alanlar, 4.83 milyon hektardan, 4.15 milyon hektara inse de hala çok büyük. Ülkemizde nadasa ayrılan alan meyve, sebze ve süs bitkilerine ayrılan toplam alanı geçiyor”dedi.