AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait Fernas Madencilik’te 7 işçinin sendikaya üye olduğu gerekçesiyle işten çıkarılmasının ardından madencilerin başlattığı direniş devam ediyor.
Aralarında Bağımsız Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve örgütlenme uzmanı Başaran Aksu’nun da olduğu dört kişi ise hala gözaltında tutuluyor.
Daha önce İş sağlığı ve güvenliği açısından da sorunlu bir yer olduğu ve iş kazalarının yüksek olduğu bir maden olduğu vurgulanan yer için CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakıroğlu da Soma Katliamı’na işaret ederek, “301 madencinin katledildiği iş ortamının bir benzeri de bu madende var” demişti.
Bağımsız Maden İş ise madencilerin çalışma koşullarını gösteren görüntüler paylaştı. İşçi sağlığı ve iş güvenliği koşullarından mahrum bir şekilde işçilerin çalıştığı madendeki görüntüler için sendika şunları kaydetti:
“Gördüğünüz su, işçiler çalışırken kesintisiz şekilde akan yer altı suyu. İşçiler sürekli kablo ve ekipmanlarla suya batık şekilde gaz kaçağı, elektrik çarpması tehlikesi olmasına rağmen herhangi bir önlem alınmadan çalışıyor. Gördüğünüz makine jumbo makinesi, arkada görülen sarı lekeler göze değdiği anda hızlıca kör eden ağır kimyasallar. Çatlakların kapatılabilmesi için hem kesim hem de kimyasal koruyucu işlem yapılıyor. Yönetmeliğe göre kimyasal yapılan alanda kimsenin durmaması gerektiğinden şerit çekili alan vardiya amirleri ve şirket yöneticileri tarafından kaldırılmış durumda. Madenciler kimyasala uygun koruyucu tek ekipman, gözlük, tulum, maske olmadan uzun vadede kanser, kısa vadede kör olma tehlikesi altında çalışıyor.
‘Halatsız çalışmaya zorlanıyorlar’
Ağır kimsayallar karışan yer altı sularının toprağa ve bölge halkının su kaynaklarına karışması için tek bir önlem alınmıyor. Bu suya batık halde çalışan madenciler başta olmak üzere binlerce kişi kanserojen madde karışan sular ile yavaş yavaş zehirlenirken tek bir denetim yapılmıyor. Bırakın çalışırken düzenlemelere uygun şekilde önlem alınmasını işçilerin yemek molalarını kullanabilecekleri bir alan dahi yok. Kimyasal bidonlarının üzerinde, kablolara oturarak yemek yeniliyor. Çalışma alanında yüksek yerlere çıkmaya uygun araç dahi yer almıyor. Makine üzerine çıkılmaması gerekirken üç işçi aynı anda, metrelerce yukarıda elektrik akımına kapılma ve düşme tehlikesi altında hiçbir önlem alınmadan çalışıyor. ‘Loder’ isimli yükleyici makinede, İSİG düzenlemelerine göre sadece malzeme yüklemesi yapabilir, üzerine çıkmak yasaktır ancak işçiler daha önce düşüp yaralananlar olmasına rağmen sürekli halatsız şekilde çalışmaya zorlanıyor. Patron milletvekili olmasına rağmen İSİG önlemlerini, yönetmelikleri, kanun maddelerini uygulamayarak suç işliyor, madencileri ölüme gönderiyor.”