Uğur YILDIZ yazdı – Çarlık Rusyası’nda 19 yüzyılın ortalarından itibaren yükselen küçük burjuva köylü sosyalizmi gözünü budaktan sakınmayan bir “kahramanlar kuşağı” yarattı. Narodnaya Volya (Halkın İradesi) örgütü bu siyasal akımın doruk noktasıydı. Çar II. Aleksandr’a tam yedi kez suikast girişiminde bulundular. Amaçlarını yedinci denemelerinde gerçekleştirme başarısını gösterdiler. İşte Çar II. Aleksandr’a suikast girişiminin öyküsü…
19’uncu yüzyılda Çarlık Rusya’sında yeni yeni gelişmeye başlayan kapitalist üretim ilişkileriyle birlikte, köylerde ezilen serfler ve ekecek toprak bulamayan köylülerin şehirlere göçü başlamıştı. Köylerde kalanlar ise toprak ağalarının ve vergi memurlarının çizmeleri altında eziliyordu. Düzene karşı olması ‘muhtemel’ olanlar da dahil en ufak aydınlanmacı hareketler bile, karşılarında Çarlığın sopasını buluyordu. II. Aleksandr Rusya’sı politik anlamıyla aşağı yukarı bundan ibaretti. Bir takım reformlar yapılmış olsa da, reformların kapsayıcılığı belli zümrelerin çıkarlarıyla sınırlı kalarak, toplumsal katmanların bütünü için tatmin edici olmadı.
Direnenler, başkaldıranlar dönemin ‘karşı devrimci’ sembollerinden biri olarak görülen Peter Paul Kulesi’ne hapsediliyor ya da Sibirya’ya sürgün ediliyordu. Böylesi bir atmosferde halkın sorunlarına kayıtsız kalamayan gençlik, Rusya’nın sosyal kurtuluşu için devrimci, ilerici örgütler kurup, mücadele etmeye başlayacaktı. Halkın sorunlarına ve bu sorunların çözümüne yönelik ciddi tartışmalar yürüten ve arayışları bu tartışmalarla şekillenen gençler, Herzen ve Çernişevski gibi dönemine göre devrimci değerlendirilebilecek aydın ve yazarların üretimleriyle tanıştılar. Kitaplarda yer alan köy komünü, yeni insan gibi betimlemeler bu anlamıyla gençliği oldukça etkiledi. Narodnaya Volya tam da bu koşullar altında doğacaktı.
‘Halka Doğru’
1860 yılının sonlarına doğru Zemlya i Volya (Toprak ve Özgürlük) kuruldu. Temel amacı sosyalist iktidara giden yolda köylüleri örgütleyip, ayaklandırmaktı. Zemlya i Volya, coğrafyada nüfusun büyük bir çoğunluğu köylerde yaşadığı için, devrimci kalkışmaların dayanağı olarak köyleri ve temel güç olarak köylüleri gören bir hareket olarak doğdu. Sanayi proletaryası arasında da örgütlülüğünü büyütmek üzere aktif siyasi çalışmalar yürütse de işçileri bu anlamıyla yalnızca köylülerin öncülüğündeki kalkışmaları destekleyebilecek bir güç olarak değerlendiriyor, çalışmalarında izledikleri programı da bu bağlamda ele alıyorlardı.
Hareketin mücadele hattına şekil veren programda yer alan başlıca hedefler şunlardı:
-Tüm toprakların köylülere eşit bir şekilde dağıtılması
-Özyönetim
-Din özgürlüğü
– Ulusların kaderlerini kendi tayin hakkı
Hareket, bu hedeflere ulaşmanın yolunun, köylüler arasında yürütülecek olan propaganda faaliyetleri, ajitasyon ve Çar’a bağlı devlet görevlilerine yönelik suikastlerden geçeceğini düşünüyordu. Buradan hareketle; köylüleri bilinçlendirmek için ‘Halka Doğru’ adlı bir çalışma başlattılar. Hareketin kurucu unsuru olan gençlik, yoksul köylüleri çarlığa karşı harekete geçirmek için köylere akın etmeye başladı. Köylere giden gençlerin çoğu aristokrat ailelerden geliyordu. Hayatlarını, eğitimlerini geride bırakarak, kararlılıkla, devrimin başlayacağı kırsala akın etmeye başladılar ama beklenilen olmadı. Gençlik köylülerle iletişim kuramadı. Hareketin öncülerinin büyük bölümü, köylülerin şüpheleri ve ihbarları
nedeniyle tevkif edildi. Halka Doğru hareketi daha ilk hamlelerinde başarısız olunca Toprak ve Özgürlük’te iki akım ortaya çıktı: Propagandacılar ve bireysel terörizmi savunanlar.
Hareket içerisinde yürütülen tartışmalar ve taraflar arasında oluşan uzlaşamama hali sonrası, 1879’da Voronezh’de bir kongre yapıldı. Hareketin içerisinde yer alan Plehanov ve grubu, devrimcilerin ana görevinin köylüler arasında çalışmak olduğunu söyledi ve Toprak ve Özgürlük’ten ayrıldılar. Plehanov ve ekibinin dışında bireysel terörizmi savunan kanat ise Narodnaya Volya (Halkın İradesi) adını aldı.
Narodnaya Volya hareketinin programında öne çıkanlar ise şunlardı:
-Kurucu Meclisin toplanması
-Genel oy hakkı
-Basın, ifade ve toplanma özgürlüğü
-Toprağın halka devri
-Fabrikaların işçilere verilmesi
-Ulusların kendi kaderlerini tayin hakkı
Şimdi ya da asla!
Narodnaya Volya kelimesi hem irade hem özgürlük anlamına geliyor. 1879 sonbaharında Halka Doğru hareketinin başarısızlıkla sonuçlanması sonrası uğranılan hayal kırıklığı, hareketi bundan sonra daha radikal eylem biçimlerine başvurmaya yönlendirecekti. Bir yürütme komitesi tarafından koordine edilen, yerel ve bağımsız hücrelerden oluşan bir yer altı örgütü olarak faaliyetlerine başlayan Narodnaya Volya, Çarlığa karşı toplumsal ayaklanmayı teşvik etmek amacıyla ‘devrimci şiddet’ eylemlerini benimsedi. Örgüt, eylem yöntemlerini belirlerken, Neçayev’in “eylem yoluyla propaganda” yaklaşımı temel esin kaynakları arasında yer almıştı. II. Aleksandr’a tam 7 suikast düzenleyen hareket, sonuncusunda başarılı oldu.
II. Aleksandr’ın ölümünün ardından Narodnaya Volya ideolojik ve örgütsel bir kriz yaşadı. Çoğu üyesi öldürüldü ya da yakalandı. Narodnaya Volya ‘kahramanlar örgütü’ olarak tarih sayfalarında yerini alsa da yoksul Rusya halkını yanına almayı başaramadı.
Plana göre; toplumun belirli kesimleri ve Narodnaya Volya hareketi militanları tarafından hemen her kötülüğün sorumlusu olarak görülen Çar öldürülecek, bu eylem ezilen ve yoksul kitleleri ayağa kaldıracaktı. Suikast için bir askeri komite oluşturuldu. Komitenin başına Andrey Jelyabov vardı. Komiteye bağlı çalışan militanlar bir yıl boyunca Çar’ı izledi. Birkaç başarısız suikast deneyiminden sonra Çar, Maneye’den Kışlık Saray’a doğru giderken son hamle yapıldı. Saat 14:15’te Nikolay Rısakov, mendile sarılmış bir bombayı çarın arabasının altına doğru attı. Patlama yalnızca arabaya zarar verdi. Çar olayın şaşkınlığıyla kendisini dışarı atınca, İgnati Grinevitski ikinci bir bombayı Çar’a doğru fırlattı. Havada patlayan bomba Çar’ı ve Grinevitski’yi ağır yaraladı. Çar, saldırının hemen ardından Kışlık Saray’a götürülse de kısa bir süre sonda öldü. Çar’ı öldüren ikinci bombayı atan Grinivetski ise hastaneye götürüldü. Kendisine işbirliği teklifinde bulunan polislerin bu tekliflerini reddetti. Ağır yaraları nedeniyle muhtemel tedavisinin de engellenmesi sonrası yaşamını yitirdi. İlk bombayı atan Rıskov ise olay yerinde yakalandı. Hayatına karşılık polislerle işbirliği yapmayı kabul etti. Rıskov’un verdiği ifadeler sonucunda, polis ertesi gün birçok yere operasyon yaptı. Bombaları imal eden, onları
eylemcilere ulaştıran ve suikastte yer alan herkesi tutukladı.
Düzmece bir mahkeme sonrasında, altı kişi idama mahkum edildi. Polislerle işbirliği yapan Rıskov da dahil… Jelyabov, Sophia, Kibalchich, Mihaylov ve Rıskov, 15 Nisan 1881’de Saint Petersburg’da bir askeri geçit töreninde idam edildiler.
Programını, egemenlerin dokunulmaz olmadıklarını gösterme fikri üzerine inşa eden ve devrimci eylemi bireysel terörizmde arayan hareketin sonu böylelikle gelmiş oldu.
Sınıflı toplumlar tarihine bakışlarında da ciddi eksiklikler barındıran hareket, işçi sınıfı devrimciliği ve proletaryanın dönüştürücü, devrimci gücünü yeterince idrak edememişti. Narodnikler’in hayali bir süre sonra; 1917’de, Marksizmi kılavuz edinen devrimci önder V.I. Lenin’in önderliğindeki Bolşevik Parti tarafından, işçi sınıfı devrimcileri komünistlerce gerçekleştirildi.
Dünyada işçi sınıfı hareketi ve beraberinde gelişen, buradan beslenen gençlik hareketinin tarihi iniş ve çıkışlarla doludur. Eksikleriyle, kazanımlarıyla proletaryanın tüm enternasyonal birikimi yolumuzu aydınlatmaya devam edecek. Artık dünya işçilerinin, gençliğin bilinci daha olgun. Daha tecrübeliyiz. Daha iyisini, daha gelişkinini kurmak için bu çürümüş, dinozorlar düzenine karşı kolları sıvamalıyız.