Kanser hastası tutuklu Hakan Kanat’ın ameliyattan 6 gün sonra dikişleri alınmadan cezaevine gönderildiğini belirten Sevil Turgut, “Kanat’ın cezaevi koşullarında iyileşebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle bir an önce tahliye edilerek yaşam hakkının korunması gerekmektedir” dedi.
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutukluların duruma dikkat çekmek için gerçekleştirdikleri eylemlerinin 383’üçüncü haftasında İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi önünde basın açıklaması yaptı. “Tedavi haktır engellenemez, hasta mahpuslara serbest bırakılsın” pankartının taşındığı açıklamada konuşan İHD Ankara Şube Eş Başkanı Sevil Turgut, Sincan 3 Nolu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan kanser hastası Hakan Kanat’ın durumuna dikkat çekti.
“Gerekli bilgiler verilmiyor”
Kırşehir’de tutuklanıp cezaevine konulan Kanat’ın bu süreçte boğazında şişlikler oluşmaya başladığını belirten Turgut, 2021 Eylül ayında Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildiğini ve Troid kanseri teşhisi konulduğunu söyledi. Teşhis konulmasının ardından 20 Ekim’de Sincan Ceza İnfaz Kurumu’na tedavi amaçlı olarak sevk edilen Kanat’ın, 21 Ekim’de Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi Kulak Burun Boğaz bölümünde yapılan ameliyatla tiroidi alındığını kaydetti. Turgut, “Eşi 22 Ekim’de tesadüfen e-nabız sisteminde Ankara’da hastanede olduğunu görmüş, defalarca Kırşehir Ceza İnfaz Kurumu’nu arayıp nerde olduğunu öğrenip bilgi almak istemiş, ancak gerekli bilgi verilmemiştir. Sincan Ceza İnfaz Kurumu’nu aradıklarında, revirdeki doktor tarafından 21 Ekim’de ameliyat olduğu söylenmiştir” dedi.
“Ameliyattan sonra karantinaya alındı”
Kanat’ın ameliyattan 2 saat sonra kan kustuğu için boğazına atılan 60 dikişten 35’inin patlamasından dolayı tekrar dikiş atıldığını belirten Turgut, “Kanat ameliyat edilmesinden 3 gün sonra hasta mahkum koğuşuna götürülmüş ve orada fenalaşmış, doktor çağırılmış ve adeta ölümden dönmüştür. Mahkum koğuşunda da 5 gün kalmıştır. Hakan Kanat 6 günlük ameliyatlı haliyle ve dikişleri bile alınmadan Sincan 3 Nolu L Tipi Ceza İnfaz Kurumuna gönderilmiş ve karantina odasına konulmuştur. İlk gün ilaçları, kahvaltısı verilmemiş; koğuşta yatak, bardak, tabak, kaşık ve sıcak suyun olmadığı ve koğuşun pislik içinde olmasından dolayı için ameliyatlı haliyle temizlemeye çalışmıştır. Dilekçe yazarak yatak, tabak, yemek ve ilaç istemiş; tek başına çaresiz ağrı içinde aç susuz kalmış ve kanser hastası olmasına rağmen bunları yaşamak zorunda bırakılmıştır. 7 Aralık’ta ailesi ile açık görüş hakları olmasına rağmen Hakan Kanat’a Kovid-19 için ikinci aşının yapılmadığı için görüş haklarının olmadığı ailesine söylenmiş ve görüş yaptırılmamıştır” ifadelerini kullandı.
“Tekli rinkle hastaneye sevk”
Kanat’la yapılan son görüşmede atom tedavisi için Ankara Şehir Hastanesine götürüldüğüne dair bilgi edindiklerini ifade eden Turgut, Kanat’ın ağır hastalığına rağmen ambulans yerine tekli ring aracıyla sevk edildiğini söyledi. Turgut, “Hastalıktan kaynaklı olarak diyet yemeği doktor tarafından yazılmış, idareye söylemesine rağmen bu diyet ihtiyacı karşılanmadan 2 gün boyunca normal yemek verilmiştir. Hijyene ihtiyacı var ancak bulunduğu ortamda bunu karşılayamıyor. Tekli ring araçlarıyla sevk edildiği, beslenmenin yetersiz olduğu, hijyenik olmayan koşullarda iyileşebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle bir an önce tahliye edilerek yaşam hakkının korunması gerekmektedir” çağrısında bulundu.
(MA)