Trafik cezasına tepki gösteren akademisyenle ilgili “Basın sopayı” diyen Üsküdar Belediyesi Meclis Üyesi AKP’li Ahmet Tokkan, kadınlar tarafından protesto edildi. Protesto sırasında kadınların açmak istedikleri dövizler ise güvenlik görevlileri tarafından yırtıldı.
Geçtiğimiz günlerde Üsküdar Belediyesi Meclis Üyesi AKP’li Ahmet Tokan, trafik cezası kesilen bir akademisyenin trafik polislerine çığlık atarak tepki gösterdiği haberleri sosyal medya hesabından paylaşarak “Basın sopayı” cümleleriyle kadına yönelik şiddet çağrısı yapmıştı. Üsküdarlı ve Validebağlı kadınlar bugün Tokkan’ı Üsküdar Belediye Meclisi toplantısı sırasında protesto etti.
Kadına karşı şiddet bir suçtur ve insan hakkı ihlalidir
Üsküdar Belediyesi Meclis Üyesi CHP’li Banu Gün Öztürk konuşmasında Tokkan’ı istifaya çağırdı. Öztürk, devletin kendisi adına hareket eden görevlilerinin İstanbul Sözleşmesi’nin gereklerini yerine getirmesini sağlamakla yükümlü olduğunu anımsatarak şunları söyledi:
"Bir Avrupa Konseyi sözleşmesi olan İstanbul Sözleşmesi’nin ilk imzacısı bir devletin kurumunda çalışan şahıs kadına şiddet, hakaret içeren, şiddete teşvik eden vahim ifadelerde bulunuyor. 2018 yılında bugüne kadar 340 kadının öldürüldüğü bu ülkede bir belediye meclis üyesi, kadına “Odunla dövmezseniz adam değilsiniz”, “Basın dayağı sesi kesilir” şeklinde şiddeti teşvik eder ifadelerde bulunuyor.
Üsküdar’a “hanım sultanlar şehri” diyen Üsküdar Belediye Başkanı, Meclis Üyesi’nin bu ifadelerine sessiz mi kalıyor? Sessizlik kadına şiddete cesaret vermek olmuyor mu?
Ak Parti Grup Başkan Vekili Meclis Üyesi’nin Türkiye Cumhuriyeti yasalarından, kadın hak mücadelelerinden, uluslararası sözleşmelerden, GRAVIO Raporu’ndan, boşanma komisyonundan 6284 yasasından, şiddet sonucu öldürülen 340 kadından bile bihaber olduğu, Üsküdarlıyı temsil edebilme bilincine sahip olmadığı aşikardır. Bilincindeyse de tüm bunlara rağmen “kadının dövülerek cezalandırılması” ve “sesinin kesilmesi” gerektiğini düşünen bu şahıs bir yaptırımsızlıkla ödüllendirilmemelidir. Bu sessizlik cesaretlendiri. Tüm bu cesaret bize tekrar göstermektedir ki kadın yönelik şiddette devlet kurumlarının ve yetkililerinin kararlı bir mücadele içerisine girmesi gereklidir. İşte tam da bulunduğumuz bu nokta bu mücadelenin kağıt üzerinde mi yoksa pratikte de mi olduğunu devletin lehine ya da aleyhine olarak kanıtlayacaktır.
Kadına karşı şiddet bir suçtur ve insan hakları ihlalidir. Kadına uygulanan şiddeti haklı gösterecek hiçbir sebep yoktur. Bir özür, ortaya konmuş zihniyetiin üstünü örtmez. Bu zihniyet Üsküdar’ı temsil etmez.
Bu sebeple Ak Parti Grup Başkanvekili ve Meclis Üyesi Ahmet Tokkan’ı şahsım ve tüm kadın arkadaşlarım adına kınıyorum, Meclis’te ortak bir kınama kararı alınmasını, Tokkan’ın Meclis üyeliğinden istifasını ve tüm görevlerinden alınmasını talep ediyorum."
“Kadına şiddete hayır”
Öztürk’ün açıklamasının ardından dövizlerini açmak isteyen kadınlara saldıran güvenlik dövizlerin birkaçını yırtsa da kadınların “Kadın şiddete hayır” talebini engelleyemedi. Güvenlik görevlileri ve AKP’li muhtarlar çekim yapan kadınları engellemeye çalışsa da kadınlar eylemlerini “Ahmet Tokkan istifa” sloganlarıyla devam ettirdi. Eylemin ardından kadınlar sloganlarla toplantının yaptığı salonu terk etti.
(BirGün)