Cengiz ONUR çevirdi: “Şimdi, Marksist kökenli İsveç dergisi Flamman’da, toplumlarının değişik kesimlerinden gelen, kimisinin bu kesimleri temsil ettiği, kimisinin bağımsız ve aktif mücadele verdiği, kimisinin kanaat önderi olduğu, farklı politik kimlik taşıyan 72 İsveçli ve Fin imzacı, İsveç ve Finlandiya’nın neden NATO dışında olması gerektiğine dair on argüman sunuyor.”
NATO’nun Rusya’yı tamamen çevreleme hedefleri arasında sadece Gürcistan, Ukrayna vs. ile ilgili stratejik planlar yok. Aksine, İskandinav ülkeleri İsveç ve Finlandiya da bu hedeflerin, planların içerisinde bulunuyor. Aktüel durumdan dolayı şimdi ısrarla tekrarlanan dayatmalar İsveç ve Finlandiya’nın da NATO’ya üye olma konusuyla ilgili.
Şimdi, Marksist kökenli İsveç dergisi Flamman’da, toplumlarının değişik kesimlerinden gelen, kimisinin bu kesimleri temsil ettiği, kimisinin bağımsız ve aktif mücadele verdiği, kimisinin kanaat önderi olduğu, farklı politik kimlik taşıyan 72 İsveçli ve Fin imzacı, İsveç ve Finlandiya’nın neden NATO dışında olması gerektiğine dair on argüman sunuyor.
Bu on argüman o kadar sade, basit ve anlaşılır ki, aslında sadece bu iki ülke için değil aynı zamanda başta Avrupa olmak üzere, NATO’ya üye olan ülkelerin halkları ve bu ülkelerdeki barış hareketleri için gayet önemli kriterleri içeriyor. Genelde ise elbette bu kriterlerin içinde yatan yaklaşımlar, savaşmak için can atan emperyalist ülkelerin dünyanın bütün yörelerine yaydığı ve hala yaymak istediği askeri yatırımları ve paktları hedef almaktadır.
Çağrının içeriği ve argümanlar şunlardır:
1. Dış siyasetin ve savunma politikasının en önemli görevi, kendi ülkesine yönelik tehditleri, aynı göz hizası şartlarında diplomasi ve iş birliği yoluyla tüm ülkelerde güvenlik yaratacak şekilde azaltmaktır.
2. Dünyanın düşman askeri bloklara bölünmesi koşullarını tırmandırmaya katkıda bulunmak istemiyoruz. Bunun yerine, ortak güvenlik ve silahsızlanma için kendi bağımsız dış politikalarını izleyen daha fazla ülkeye ihtiyaç var.
3. Ülkelerimizin Nükleer Silahları Yasaklayan BM Sözleşmesine katılmasını istiyoruz. Nükleer savaşa hazırlanan bir askeri ittifaka üyelik; ters tepecek ve nükleer silahların ülkelerimize veya komşu bölgelerimize karşı kullanılma riskini artıracaktır. NATO Şartı’nın 5. Maddesine göre üyelik; müttefik bir üye devletin saldırıya uğraması durumunda oluşan çatışmaya askeri olarak katılmamızı zorunlu kılacaktır.
4. Geçtiğimiz on yıllarda NATO, küçük devletlerin büyük güçlerin zulmüne karşı en önemli koruması olan BM Şartı’nın güç kullanımına ilişkin yasağını ihlal eden savaşlar yürütmüştür. 1999’da Yugoslavya ve 2011’de Libya yöneticilerinin iktidardan uzaklaştırılması için bombalanması bunun örnekleridir. Ayrıca İsveç ve Finlandiya’nın Afganistan savaşına katılımının tamamıyla öngörülebilir bir felaket olduğuna ve benzerlerinin bir daha tekrarlanmamasının önemli bir şey olduğuna inanıyoruz. Ülkelerimizin NATO savaşlarının dışında kalmasını istiyoruz.
5. Savaş ve yeniden silahlanma, iklim ve çevre açısından son derece yıkıcıdır ve mülteci krizlerine yol açar. Ülkelerimiz, NATO’nun dışında kalarak, ekolojik bir çöküş tehdidini önlemeye daha iyi katkıda bulunabilir ve aynı zamanda kaynaklarımızı barış inşası, halk sağlığı ve tüm insanların esenliği için kullanma özgürlüğümüzü korumaya daha fazla yardımcı olabilir.
6. İsveç ve Finlandiya’nın yakın bölgelerimizde büyük güçler arasındaki gerilimi azaltmaya yönelik güven artırıcı önlemler almasını istiyoruz. Bununla, tüm tarafların bakış açıları hakkında ön yargısız raporlamayı ve düşman imajı yaratmamayı ve ayrıca, Finlandiya’nın askeri uçakların Transponder (1) kullanması gerektiği önerisi gibi risk azaltıcı önlemleri kastediyoruz.
7. İsveç ve Finlandiya’nın NATO ile yaptığı Ev Sahibi Ülke Desteği Anlaşması, ülkelerimizin ittifak özgürlüğü ile çelişiyor. (2) Biz bu anlaşmanın feshedilmesini ve bunun yerine komşularımız ve diğer tüm ülkelerle barışçıl ve yapıcı ilişkiler için çaba sarf edilmesini istiyoruz. Bu, Avrupa Güvenliği üzerine yeni bir Helsinki Konferansı’nın toplanması yoluyla, sakınmaya ilişkin büyük bir anlaşma ve silah kısıtlamalarına ilişkin anlaşmalarla bağlantılı olarak gerçekleşebilir.
8. NATO’nun transatlantik bir savunma ittifakından, her kıtadaki ortaklarıyla küresel çıkarların ittifakına dönüşmesi hem dünyanın geri kalanıyla hem de NATO içindeki gerilimi artırıyor. Ülkelerimiz, askeri ittifak özgürlüklerini muhafaza edip pekiştirirlerse ve aynı zamanda, nerede olursa olsun uluslararası hukuk ihlallerinden kendilerini uzak tutarlarsa, gerilimsiz bir dünya ve ortak güvenlik için daha iyi çalışabilirler.
9. NATO üyeliği, NATO’nun İskandinav bölgesindeki etkisinin daha da güçlenmesine yol açacaktır. Atlantik Konseyi (Atlantic Council) ve Riga’daki NATO Stratejik İletişim Merkezi (Stratcom – NATO Center for Strategic Communications) gibi NATO’ya bağlı düşünce kuruluşları (Thinktanks) tarafından çizilen siyasi ve askeri duruma ilişkin tek taraflı resmin hüküm sürmesine ve NATO’yu eleştirenlerin, gerginliğe karşı olanların, silahsızlanmayı, ittifak özgürlüğünü ve barışı talep edenlerin ‘Rus dezenformasyonunun yayıcıları’ olarak yaftalanmasına tam olarak karşıyız.
10. Ekolojik çöküş ve nükleer savaş tehditleriyle karşı karşıyayız. Şimdi uyanma ve insanlığın hayatta kalması için elimizden gelenin en iyisini yapma zamanı gelmiştir.
Çağrının orjinali: http://flamman.se/a/10-argument-for-varfor-sverige-och-finland-bor-sta-utanfor-nato
Çevirmen Cengiz Onur’dan notlar:
1. Transponder, telekomünikasyonda başka bir cihazla haberleşebilen (transmitter-responder) çeşitli cihazlara verilen ortak isimdir.
2. Ev Sahibi Ülke Desteği Anlaşması (host-nation support agreement): NATO’ya üye olmayı değil, fakat gerek duyulduğu takdirde, NATO’nun partner adayı bir ülkeye askeri destek gönderebilmesini ifade ediyor.