İngiltere’de polise daha fazla yetki veren ve içinde birçok “güvenlik” yasasını da barındıran tasarı Meclis’te ve Lordlar Kamarası’nda tartışılmaya devam ederken, başta gösteri ve yürüyüş hakkına getirilen kısıtlamalardan dolayı halk sokaklarda protestolarını sürdürüyor.
İngiltere’de polisin yetkisini arttıran “güvenlik” tasarısına karşı halk sokaklarda protestolarını sürdürüyor.
Dün ülkenin birçok yerinde yapılan gösterilerde yasa tasarısının geri çekilmesi istenirken, bugün ülkenin her tarafında büyük eylemler düzenleniyor. Bazı bölgelerde de koronavirüs nedeniyle internet üzerinden yayınlar yapıldı.
Kitlesel eylemlerden biri de Kuzey Londra’da Manor House bölgesinde yapıldı.
Ayrıca Hyde Park’ta binlerce kişi toplanarak parlamentoya doğru yürüdü. Önemli bir çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu yürüyüşe Siyah Hayatlar Önemlidir (Black Lives Matter) oluşumu da katıldı.
Geçtiğimiz ay polis tarafından katledilen Sarah Everard’la birlikte polise öfkenin çok yüksek olduğu ve ülkenin her tarafında sokaklara çıkan kitleler, polisin daha fazla yetkilendirilmesine tepki gösterdi.
Sık sık “Yasayı yok edin” sloganı atan kitle, Başbakan Boris Johnson’ın da istifasını istedi. Londra’nın yanı sıra bugün İngiltere’nin onlarca şehrinde eş zamanlı eylemler yapıldı.
Demiryolu İşçileri Sendikası (RMT) Ulusal Eğitim Sendikası (NEU) ve Kamu İşçileri Sendikası (UNİTE) üyelerinin de katıldığı eylemde yapılan konuşmalarda, yasanın geri çekilmesi için mücadele çağrısı yapıldı.
Bugün tüm ülkede köy, kasaba ve şehirlerde sokağa çıkma çağrısı yapıldı. Koronavirüs nedeniyle yasaklanan ve organize edenlerin büyük para cezalarına çarptırıldığı İngiltere’de, eylemlere çağrı yapanlar imza atmadan çağrı yaptı. Birçok şehirde, yapılan afişlere düzenleyenlerin isimleri konmazken, “şehir merkezlerinde buluşalım” çağrılarından dolayı herkesin şehir merkezlerindeki meydanlarda toplanması bekleniyor.