AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 12 yıl aradan sonra Irak’ı ziyaret etti. Erdoğan, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile görüştükten sonra Hewlêr’de KDP Genel Başkanı Mesud Barzani ile bir araya geldi. Zap, Avaşîn ve Metîna’ya dönük saldırılar ile ‘Kalkınma Yolu Projesi’, su ve petrol sevkiyatının temel gündemler olduğu açıklandı.
Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) üyesi siyasetçi Yusif Herkî, ziyareti ve konuşulan konuları değerlendirdi.
‘İşbirliği Kürt halkının çıkarlarına değildir’
Görüşmelerde Kürtlere karşı bir uzlaşının olduğuna dikkati çeken Herkî, “Erdoğan’ın Bağdat ve Hewlêr’e yaptığı ziyaret, 3 hükümet arasında ortaklığa varıldığının göstergesidir. Özellikle Irak ile Türkiye arasındaki ortaklık bu görüşme ile birlikte resmiyet kazandı. Her iki taraf arasındaki bu işbirliği şüphesiz Kürt halkının çıkarına değildir ve olmayacaktır. Bu ortaklıkta Kürtlere herhangi bir rol ve misyon verilmedi. Bu ortaklıkta kazanacak olan da Türk devletidir. Çünkü Bağdat’ın su konusunda Türkiye’ye bazı tavizler verdiği çok açık. Ancak bu imtiyaz iki devlet arasında bir anlaşma olacak. Bu anlaşma ekonomik bir anlaşma olmayacak. Ama bu işbirliği Irak’a büyük bir zarar verecektir” dedi.
‘Türkmenleri bölgeye yerleştiriyorlar’
Türkiye’nin Irak ve Federe Kurdistan Bölgesi’ndeki varlığının ‘tehdit’ olduğunu kaydeden Herkî, “Erdoğan, Bağdat’ta yaptığı görüşmenin ardından Hewlêr’de de bir toplantı yaptı. Erdoğan, Güney Kürdistan’ı Irak’ın kuzeyi olarak görüyor. Sürekli ‘Irak’ın kuzeyi’ diye hitap ediyor. Hiçbir zaman Kurdistan’ın statüsünü ve hükümetini tanımadı. Dolayısıyla bu süreçte Türkmenlerin büyük bir kısmını hem Başûr Kürdistan’a hem de Irak’a yerleştirdi. Onun için Irak’a mesaj gönderip ‘eğer taleplerimiz karşılanmazsa Irak’ın bir bölümünü harekete geçireceğiz’ tehdidinde bulunuyor. Her iki tarafı da Türkmenlerin oradaki varlığıyla tehdit ediyor” ifadelerini kullandı.
‘KDP Türkiye’ye yaverlik ediyor’
Herkî, KDP’nin ittifaktaki rolüne de işaret ederek, “KDP Türkiye’ye yaverlik ediyor. Bunu yaparken kişisel çıkarları doğrultusunda yapıyor. Ancak KDP’nin bu ortaklıktaki rolü her geçen gün zayıflıyor. Çünkü Türkiye ortaklıkta Irak’la işbirliği yapacak. Başûr halkı bu plan ve çabalara seçim sürecinde karşılık verecek ve Türkiye’nin bu bölgede hiçbir rolünün olmadığını gösterecektir” dedi.
Herkî, “Türkiye, Irak’a ‘Eğer benimle işbirliği yapmazsan, ben de Başûr hükümetiyle işbirliği yapacağım’ diyor. Ayrıca Başûr Kurdistan’a da ‘Eğer benimle iş birliği yapmazsanız statünüze itibar etmeyeceğim ve onu ortadan kaldırmak için varımı yoğumu ortaya koyacağım’ diyor. Her iki taraf da bu tehditlere boyun eğiyor” diye kaydetti.
‘Hewlêr’i Türkleştirmek istiyorlar’
Türkiye’nin Hewlêr’i Türkleştirme girişimlerinin olduğuna dikkati çeken Herkî, şöyle devam etti:
“Bölge yakın bir zamanda seçime gidecek. Türkiye seçim için de ayrıca Bağdat’a mesaj vererek, ‘İşbirliği yapacak bir siyasi hizip var, seçime katılmazsa kabul etmeyeceğim’ diyor. Bu siyasi hizip Türkmenlerdir. Türk devleti yönetim ve idari alanda bölgede söz sahibi olmak istiyor. Bunu Kürt illerini alarak yapmak istiyor. Özellikle Hewlêr’i Türkleştirerek Kürtlere unutturmak istiyor. Bu nedenle Erdoğan’ın Hewlêr’e gelişiyle birlikte her yere Türk bayraklarının asılması bölge halkının hoşnutsuzluğuna neden oldu. Kürt halkı bu gelişmelerden tedirgindir. Türk devletinin işgaline karşı tüm Kürt siyasi güçlerinin tavır alması gerekiyor. Eğer Ankara, Bağdat ve Hewlêr’in bu çabaları başarılı olursa Kurdistan’ın statüsü kaybedilecek.”
(MA)