“HDP, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden başarıyla çıktı. Bu konu Türkiye’de önemli tartışmalara yol açtı. Türkiye’de gerçek bir muhalefet hareketinin geliştiği konusunda yaygın bir kanı oluştu. Bu çerçevede CHP’nin muhalefet olmadığı, bu nedenle iktidara alternatif haline gelemeyeceği genel bir değerlendirme olarak dile getirilmektedir. HDP’nin zihniyeti, politika ve tutumuyla AKP’yi iktidardan indirecek bir alternatif haline geldiği vurgulanmıştır. Bu durum hem CHP’yi, hem AKP’yi rahatsız etmiştir. Bu nedenle KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı’nın HDP’nin daha fazla büyütülmesi amaçlı söylediği bir cümle bağlamından koparılarak zorlama yorumlara tabii tutulmuştur. Bazı çevreler de Sayın Ertuğrul Kürkçü’nün mütevazi yaklaşımla yaptığı bir değerlendirmeyi de farklı yorumlara tabii tutarak KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık’ın sözlerini HDP’yi tartıştırma biçiminde kullanmışlardır.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, Cumhurbaşkanlığı seçiminde önemli başarı kazanan HDP’nin büyütülmesi ve daha da geniş toplumsal kesimlere ulaşılması amaçlı değerlendirmeler yapmıştır. Elit bir duruma düşmeden, tüm toplumsal kesimlere ulaşılması temennisinde bulunmuştur. Bazı çevrelerin dar kalınıyor ve geniş kesimlere ulaşmıyor biçiminde sürekli kullandıkları yıpratıcı dile zemin ve fırsatı vermeyen bir kitle çizgisi izlemesi gerektiğini hatırlatmıştır. Daha doğrusu HDP’nin siyasi çizgisinin kapsadığı tüm toplumsal kesimlere ulaşmasını hedefleyen bir çalışma tarzı ortaya konulmasını istemiştir. Yoksa HDP’yi töhmet altında bırakacak bir ifade kullanması söz konusu değildir. Herhangi bir kesim ve çevreyi hedefleyen bir maksatla değerlendirme yapılmamıştır. Tek kaygı ve amaç, ortaya çıkan umudun daha da büyütülmesiyle ilgilidir.
HDP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki başarısında en büyük pay sahiplerinden biri de HDP’nin onursal başkanı Ertuğrul Kürkçü’dür. Ertuğrul Kürkçü, bu hareketin itibar kazanıp topluma güven vermesi ve gelişmesinde herkesten fazla bir role sahiptir. Kürt Özgürlük Hareketi böyle bakmaktadır. Kullandığı ifadelerin yanlış anlaşılmasından da en fazla Cemil Bayık üzüntü duyar. Zaten Cemil Bayık’ın HDP projesine ve bu projeyi başlatıp geliştirenlere ne kadar değer verdiği röportajın bütünlüğünde bellidir. Kaldı ki birçok makale ve röportajında Cemil Bayık’ın HDP projesine ne kadar değer verdiği, bu projeyi yersiz eleştiren ve boşa çıkarmak isteyenlere nasıl tutum takındığı bilinmektedir. Bu makale ve röportajlara bakmak bile Cemil Bayık’ın HDP’yi töhmet altında tutmak isteyenlere tutum takındığı görülür.
HDP tartışmalı hale getirilerek, sanki HDP içinde sorun varmış gibi gösterenler, Kürt Özgürlük Hareketi’nin HDP projesi konusunda farklı düşünceleri varmış gibi yansıtanlar HDP’nin önünü kesmek isteyenlerdir. AKP özel savaş argümanlarıyla, CHP ise bazı kişi ve çevreler üzerinden HDP’ye yönelik bir psikolojik harekat başlatmışlardır. Bu HDP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki başarısına yönelik geliştirilen bir harekattır. Belki bazı kişiler ve çevreler inanarak ve samimi olarak anladıklarını belirtmiş ve kaygılarını ortaya koymuşlardır. Ancak bu konunun sanki bazı kesim ve çevreler hedeflenmiş gibi gösterilerek gündemleştirilmesi, HDP’nin yükselişinden rahatsız olan çevreler tarafından yapılmıştır. Bunu başta HDP’liler olmak üzere herkes görmelidir. Demokratlar, HDP’nin gelişmesinden memnun olanlar, HDP şahsında geleceğe umutla bakanlar bu tür özel savaş kampanyalarına aldırmadan HDP’yi sahiplenmeli ve gelişmesi için daha fazla çaba göstermelidirler. Türkiye’nin CHP ve AKP kıskacında bırakılmasına izin verilmemelidir. HDP yerel seçimlerde sadece bazı kesimlerden, il ve ilçelerden oy alırken, bu seçimde çok geniş bir kesimden ve alandan oy almıştır. En çarpıcı gelişmelerden biri İstanbul’da olmuştur. İstanbul’da oylarını iki kat arttırmıştır. Bu önemli bir hamledir. Bir parti sadece kendisini her koşulda destekleyeceklerden oy alarak gelişmez ve alternatif olamaz. Cemil Bayık, İstanbul seçim sonuçlarına bakarak sadece belli ilçelerde değil, tüm ilçelerde ve diğer illerde oy almanın önemini vurgulamıştır.
Son seçimlerde HDP’nin oylarının yükseldiği iller çok önemlidir. Tümü emekçiler ve aydın gençliğin en yoğun olduğu illerdir. Daha fazla aydınlanmanın yaşandığı ve Türkiye siyasetinde etkili olan illerde oy artmıştır. İstanbul, İzmir, Mersin, Adana ve Antep’te oyların büyük yükseliş göstermesi, HDP’nin gelecekte daha da büyüyeceğinin müjdecisi olmuştur. Oyların arttığı yerler Türkiye seçmeninin olduğu yerlerdir. Dolayısıyla özellikle yükselişin buralarda olması anlamlıdır. Cemil Bayık bu gelişmenin daha da artması için sadece bazı alan ve çevrelerle sınırlı kalınmaması konusunda temennisini belirtmiştir. Maksat sadece budur.
HDP’nin yükselişi artık bu tür manipülasyonlarla durdurulamaz. HDP hem AKP’nin, hem de CHP’nin alternatifidir. Hem mevcut iktidar hem de mevcut muhalefete alternatif olmak HDP’nin gelişme potansiyelinin temel dinamiğidir. Zaten bazı çevreleri kışkırtma ve zoraki manipülasyonlara sevk eden de bu gerçekliktir.
HDP daha fazla büyüyerek Türkiye’nin geleceğini, dolayısıyla Ortadoğu’nun kaderini belirleyecektir.
(Hüseyin Ali – 26 ağustos 2014 – Özgür Gündem)