HDP Milletvekili Dersim Dağ, KYK yurtlarındaki kötü koşullara ve cezaevlerindeki öğrencilere dikkat çekti.
Üniversite öğrencilerinin Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) ile yaşadığı sorunları verdiği soru önergesi ile Meclis gündemine taşıyan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu tarafından verilen yanıtları eleştirdi.
Yasa gereği bakanlıkların 15 gün içerisinde soru önergelerine cevap vermeleri gerektiğini hatırlatan Dağ, şimdiye kadar verdiği onlarca soru önergesinden sadece ikisine cevap verildiğini, AKP’nin soru önergelerini yanıtsız bırakmayı politika haline getirdiğini söyledi.
Bakanlık tarafından verilen cevapların ise, tatmin edici olmadığını ifade eden Dağ, 5 yılda devlet yurtlarından ‘süresiz çıkarılma cezası’ almaları nedeniyle bursları kesilen öğrenci sayısının 451 olarak belirtilmesinin gerçeği yansıtmadığı görüşünde.
Dağ, buna dair “Son yıllarda üniversitelerde artan baskılarla en küçük demokratik eylemlere katılan öğrencilerin bursları kesildi, yurtlardan atıldı. Bunun 451 ile sınırlı olmadığını, binleri aşan öğrencinin yurtlardan atıldığını ve burslarının kesildiğini biliyoruz. Bu sayı 451 dahi olsa, bunun savunulacak bir yanı yok. Öğrencilerin yaptığı antidemokratik bir durum söz konusu değil. Yasal ve demokratik eylemler gerekçesiyle öğrenciler haklarından mahrum bırakılıyor” dedi.
Amaç bat eden gençlik yaratmak
Dağ’a göre, öğrencilerin burslarının kesilmesi ve yurtlardan atılması ‘sindirme’ politikalarının bir adımı. Amaç ise, bir kişi ile aslında onlarca öğrenciye gözdağı verilerek biat eden bir gençlik yaratmak.
70 bin öğrenci cezaevinde
Resmi rakamlara göre, 70 bin öğrencinin cezaevinde bulunduğuna dikkat çeken Dağ, “Cezaevindeki bu öğrencilerin büyük bir bölümü devlet yurtlarında kalan ve burs alan öğrenciler. Bunlardan sadece bin öğrencinin devlet yurtlarında kaldığını ve burs aldığını var sayarsak, bakanlığın verdiği cevaplarının tatmin edici olmadığını görebiliriz” diye konuştu.
‘Sayın Bakan yurtları hiç ziyaret etmemiş’
Dağ, yurtlardaki yaşam koşullarına ilişkin Bakanlığın ‘Öğrencilerimizin ev konforunda yaşamalarını sağlıyoruz’ iddiasına ise, “Sanırım sayın Bakan yurtları hiç ziyaret etmemiş ya da görmemiş. ‘Ev ortamı’ diye nitelendirdiği yurt odalarında 6 öğrenci kalıyor. 6 kişinin sınav dönemine denk gelmesi durumunda çalışma ortamı sağlanamaz” dedi.
Bakanlığın verdiği yanıtta yine yurtlarda öğrenciler için sınırsız ve ücretsiz internet hizmeti sunulmasının yanı sıra ortak ders çalışma alanları, kantin, kafeterya gibi sosyal ortamlar sağlandığı ileri sürüldü. Dağ, bunlara dair de şunları söyledi:
“Kantinler öğrencileri sömürmekte. Çünkü verilen 500 lira burs ile bir öğrencinin kantini kullanması imkansız. Yurda yaklaşık 370 lira verildikten sonra geriye kalan para ile okumak zorunda kalıyor. Dolayısıyla kantin öğrencileri sömürmenin bir ayağı. Fiyatlar çok daha yüksek. Yurtlar şehir merkezlerinden uzak olduğu için öğrenciler kantine mahkûm kalıyor. Bakanlık kantinlerin fiyat listesini de yayınlasa ve kantinin ne kadar kötü olduğu kamuoyu tarafından görülebilse.”
Yılda 3 kez teftiş yapılmalı
Yine yurtların bakanlık tarafından 2 yılda bir teftiş edilmesinin yeterli olmadığını, bunun yaşanan sorunların aynı zamanda temel kaynağını oluşturduğunu ifade eden Dağ, yurtların yılda en az 3 kez teftiş edilmesi gerektiğini kaydetti.
Dağ, “Son yıllarda kız yurtlarında taciz ve istismar olaylarında artış görülüyor. Bunların nedenleri araştırılıyor mu? Taciz ve istismar olaylarının aydınlatılması adına hiçbir şey yapılmadı. Bir istismar olayı gerçekleştiğinde olağandışı bir teftiş gerçekleştiriliyor mu? Hayır. Bugün yurtlarda yaşanan istismar olaylarından dolayı öğrenciler okulu bırakmak zorunda kalıyor” dedi.
(Mezopotamya Ajansı)