HDP’nin AKP/MHP iktidarı ile işbirliği yapmayacağını vurgulayan HDP Eşbaşkan Yardımcısı Temel, “Demokrasi İttifakı’nın büyümesi için çaba harcayan, 3. Yolu bir strateji olarak önüne koyan HDP’nin böylesi bir ittifaka kaybettirmekten ve gerçek anlamda demokrasiyi inşa etmekten başka bir amacı olamaz” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkan Yardımcısı Tayip Temel, 2023 seçimleri ve HDP’nin tutumuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yeni Yaşam’dan Hüseyin Kalkan’a konuşan Temel, “Bu ilkeler, demokratik dönüşümün sağlanmasını amaçlayan ilkelerdir. Biz HDP olarak bu ilkeler için müzakerelere hazırız. Bizim pozisyonumuz son derece nettir. İlkelerde anlaştığımız adaylarla yol yürümeye açığız” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile Milletvekilliği seçimlerinin farklılıkları olduğunu belirten Temel, “HDP olarak milletvekili seçimlerine Demokrasi İttifakı temelinde kendi logomuzla ve ismimizle gireceğimiz çok açık. Ancak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partiler yarışmadığından ve adayların seçilmesi için %50+1 oya sahip olması gerektiğinden ilkesel tutum alacağız.” ifadelerini kullandı.
HDP olarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ilkeleri tartıştıklarını belirten Temel, “Bu ilkeler, demokratik dönüşümün sağlanmasını amaçlayan ilkelerdir. Biz HDP olarak bu ilkeler için müzakerelere hazırız. Bizim pozisyonumuz son derece nettir. İlkelerde anlaştığımız adaylarla yol yürümeye açığız. Ancak asla kimse bizi çantada keklik sanmasın. “Zaten bize oy verecekler” rahatlığıyla yaklaşmasın. Kürtlere üsttenci bir dil kullanma yanlışına düşmesin. Bunu kesinlikle reddediyoruz. Kürt halkı ve ezilenler bu toplumun en bilinçli kesimidir. Yeni türden bir sömürü gramerini asla kabul etmezler” dedi.
“AKP-MHP iktidarıyla uzlaşmamız, işbirliği yapmamız asla söz konusu değildir”
“Kürtler ve HDP kimin Cumhurbaşkanı olacağına da, kimin Cumhurbaşkanı olmayacağına da karar verecek belirleyici bir pozisyondadır” değerlendirmesinde bulunan Temel, Cumhur İttifakı ile herhangi bir işbirliği olmayacağının altını çizdi.
Cumhur İttifakı’nın 12 Eylül darbecilerine rahmet okuttuğunu belirten Temel, “Cumhur İttifakı denilen faşist ittifak günümüzde uyguladığı politikalarla 12 Eylül darbecilerine adeta rahmet okutmaktadır. Toplumu nefessiz bırakan, kutuplara ayıran ve kendinden olmayan herkese düşman olan bir ittifak. Yarattığı ekonomik krizin faturasını yoksul halka ödeten, yoksulluğun temel kaynağı olan savaş politikalarında ısrar ederek içinde bulunduğumuz ekonomik krizin üzerini örtmeye çalışan bir iktidar var karşımızda. Halk ekmek bulamazken başka ülkelerin topraklarını işgal etmeye çalışarak yoksulun sofrasında kalan kırıntıları da çalmak isteyen bir iktidar bu. Kürt Sorunu’nda demokratik çözümün en önemli muhatabı Sayın Öcalan üzerinde uygulanan tecridi pervasızca devam ettiren bir yönetim. Böyle bir tabloda, MHP’nin kayyum rolünü oynadığı Kürt düşmanı AKP-MHP iktidarıyla uzlaşmamız, bu zihniyette bir iktidarla işbirliği yapmamız asla söz konusu değildir. Bu tabloyu sürdürmekte ısrarlıyız, böyle bir zihniyetle konuşmak bile düşünülemez” dedi.
“HDP’nin amacı Cumhur İttifakı’na kaybettirmek ve gerçek demokrasiyi inşa etmektir”
HDP’nin amacının Cumhur İttifakı’na kaybettirmek ve gerçek demokrasiyi inşa etmek olduğunu belirten Temel, “Bu tabloyu sürdürmekte ısrarlıyız, böyle bir zihniyetle konuşmak bile düşünülemez. Demokrasi İttifakı’nın büyümesi için çaba harcayan, 3. Yolu bir strateji olarak önüne koyan HDP’nin böylesi bir ittifaka kaybettirmekten ve gerçek anlamda demokrasiyi inşa etmekten başka bir amacı olamaz. Biz 27 Eylül 2021’de 11 madde olarak deklare ettiğimiz ve hangi koşullarda nasıl ittifaklar kuracağımızı özetlediğimiz ilkelerimizin arkasındayız. Az önce de ifade ettiğim gibi bizim için belirleyici olan ilkelerdir, sorunlara yaklaşımda gösterilen ilkesel tutumlardır. 3. Yol çizgimiz ile her iki kutup dışında alternatif bir yaşamı ve siyaseti ilmek ilmek örgütlediğimiz kadar, politikada esneklik, ilkelerde katılık anlayışımızla da siyaset yürütüyoruz. Bizim için esas olan her koşulda halkın kazanımları ve demokratik bir Türkiye’nin inşa edilmesidir” dedi.
HDP’nin çağrısı ile bir araya gelen ve Demokrasi İttifakı’nı oluşturan partilere ilişkin de konuşan Temel, “Demokrasi İttifakı, toplumsal ve siyasal muhalefetle, emek, ekoloji, kadın ve gençlik hareketleriyle, cinsiyet kimlikleriyle en geniş birlikteliği kurmanın, ortak mücadele zeminini büyütmenin adıdır. Yaptığımız tüm görüşmelerde temelde bunu amaçlıyoruz. Dolayısıyla Demokrasi İttifakı çalışmalarında sadece siyasi partiler, yapılar ve kurumlarla sınırlı bir yaklaşım içinde olmuyoruz” ifadelerini kullandı.
Demokrasi İttifakı’nın bir mücadele ortaklığı olduğunu belirten Tayip Temel şu ifadeleri kullandı:
“Demokrasi İttifakı bu yüzden bir mücadele ortaklığıdır bizim için. Bunun en iyi örneğini işte Newroz’da, 8 Mart’ta, 1 Mayıs’ta gördük. Bu koşullarda büyük kitlesel katılımlarla Türkiye’nin ve Kürdistan’ın dört bir yanından milyonlarca insan alanlara akın etti ve tüm baskılara rağmen demokrasiyi, özgürlüğü haykırdılar. Bizim için Demokrasi İttifakı’nın resmi ilanı budur, bu resmin açığa çıkmasıdır. Diğer ittifaklar gibi sadece salon toplantılarıyla sınırlı kalmıyoruz, ittifakımızı alanlardan ilan ediyoruz. O yüzden resmi bir ilandan çok, günbegün büyüyen, demokratik değişimi hedefleyen, sorunlara palyatif değil kökünden çözüm iddiasıyla yaklaşan bir ittifak çalışması içindeyiz.”
“Demokrasi İttifakı’nın sadece seçim odaklı olmadığını, özü itibariyle bir mücadele ortaklığı olduğunu ifade ettik. Ancak seçim sonuçları Türkiye siyasetine yön vermeye devam ediyorsa Demokrasi İttifakı seçimlerde elbette başarıyı da hedefler. Yani ne sadece seçim odaklı çalışma yürütüyoruz ne de seçimleri önemsizleştiriyoruz. Giderek büyüyen, toplumda ilgi gören Demokrasi İttifakı’nın seçimlerde de büyük başarılar elde edeceğini biliyoruz. Demokratik bir ülke inşa etmek amacıyla Türkiye halklarının stratejik ortaklığı olarak kurulan ve tarihsel devrimci mücadele mirasından beslenen partimizin kendisi de bir ittifaktır. Demokrasi İttifakı’yla toplumsal itirazı daha da büyütmek, toplumun tüm kesimlerini dahil etmek istiyoruz. Bu gidişattan rahatsız olan, demokrat ve vicdan sahibi herkesin bu ittifakta yeri var. Bizler birlik olmadan gidişatı değiştiremeyiz. Egemenlerin ve zorbaların ittifakına karşı Demokrasi İttifakı bir imdat freni, nefes alamayan toplumun artık yeter demesi, dalga dalga büyüyen bir demokrasi çığlığıdır. Normal koşullarda bu ittifakın Türkiye siyasi tarihine yön verecek gücü ve kudreti vardır. Temel hedefi ülkeyi değiştirmek, dönüştürmek, demokrasiyi inşa etmek olan bizlerin seçimlerde tüm dengeleri değiştirecek desteğimizin olduğunu da biliyoruz. Bu vesileyle her koşul ve şarta hazır olduğumuzu, ne olursa olsun gücümüzün önünde engel olamayacaklarını, halkın desteğini almış bir ittifakla kimsenin baş edemeyeceğini herkesin bilmesini isterim. Seçim yasalarıyla oynayan, iktidarını devam ettirmek için bin türlü hile hurdaya başvuran ve başvuracağını bildiğimiz AKP-MHP İttifakı’nın oyunlarına karşı bizim de hazırlıklı olduğumuz bilinmelidir.”