Mithat Sancar, Kürt sorununun çözümünü iktidardan beklemenin yanlış olacağını belirterek, ‘Demokratik çözümü savunursak hep birlikte demokratik cumhuriyeti kurabiliriz’ dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, milletvekilleri Hüda Kaya, Murat Çepni, Kemal Bülbül, Zeynel Özen, MYK ve PM üyeleri “HDP’liyiz her yerdeyiz” programı kapsamında Aydın’da siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi.
Kentte bir otelde düzenlenen buluşmaya, Sol Parti, Emek Partisi (EMEP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Hakların Demokratik Kongresi (HDK), Germencik Çevre ve Doğa Derneği, İnsan Hakları Derneği (İHD), Tüm Emekliler Sendikası (Emekli-Sen), Aydın Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri, KHK Platformu, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) TÜM BEL-SEN, şube temsilcileri katıldı.
Yeni bir mücadele programı
Toplantıya katılan STÖ ve siyasi parti temsilcilerine teşekkür ederek konuşmasına başlayan Sancar, “Bir süredir Türkiye’nin çeşitli illerinde etkinlikler düzenliyoruz. Türkiye’de en geniş demokrasi ittifakını kurma hedefimizin yeni bir aşamasını oluşturuyoruz. Yeni bir mücadele programının aşamaları olarak belli bölgelerde halk buluşmaları gerçekleştiriyoruz, kurum temsilcileriyle bir araya geliyoruz. Esas amacımız buradan fikirler almak, öneriler almak, burada birlikte tartışmak, ülke sorunlarına çözümü birlikte aramak. Özel olarak çözüm yolunu sizlerle tartışarak belirlemek” dedi.
“Saldırılar münferit değil”
HDP’nin yoğun bir saldırı altında olduğuna dikkati çeken Sancar, “Bir yandan kapatma davası devam ediyor, fiziki saldırılar yapılıyor. Geçtiğimiz haftalarda çok değerli kardeşimiz Deniz Poyraz katledildi. Bu saldırılar devam ediyor, edebilir de bunun farkındayız. Birkaç gün önce Marmaris ilçe binamıza bir saldırı gerçekleştirildi. İlçe binamız tarandı tahrip, edildi bu saldırıların temelinde iktidarın nefret siyaseti, ayrıştırma politikası, düşmanlaştırma anlayışının yattığını biliyoruz. Kim ki bu saldırıların münferit olduğunu iddia ediyorsa bilin ki saldırıların biraz sorumlusudur ya da sorumluluğunun ortağıdır. Bu tür saldırıların hiçbir dönemde münferit olmadığını, olamayacağını, belli amaçlar için örgütlü bir şekilde gerçekleştirildiğini biliyoruz. Türkiye tarihi bu konuda acı tecrübelerle doludur” diye konuştu.
“Çıkış demokrasi ittifakı”
Sancar, ülkede esas amaçlarının demokratik cumhuriyeti birlikte kurma yolu olduğunu ifade ederek, “Bunu da bütün halklarla ve inanç gruplarıyla birlikte yapmak istiyoruz. Türkiye’de demokrasiyi isteyen, adaleti özgürlük hasreti çeken bütün çevrelerle buluşma amacındayız çünkü çıkışın ancak böyle geniş bir demokrasi ittifakı ile mümkün olacağına inanıyoruz. HDP olarak biz direnmeye devam edeceğiz, geri adım atmamız söz konusu olmayacak. Bundan önce de farklı dönemlerde çok ağır saldırılara karşı karşıya kalmış bir gelenekten geliyoruz. Bu saldırılara nasıl göğüs gerileceğini ve nasıl mücadele edileceğini gayet iyi biliyoruz” ifadelerinde bulundu.
Partilerinin kapatılmasına yönelik saldırılara da değinen Sancar, “Partiyi sonuna kadar savunacağız, yaşatacağız ve büyüteceğiz. Bu konuda imkanlarımız, inancımız ve kararlığımız vardır. HDP’yi hedef almalarının en önemli nedeni HDP’nin kararlı bir şekilde baskılara boyun eğmeden mücadele etmesi olduğunu biliyoruz, ama bir başka amacı daha var. Bu toplantıda bunun bir örneğidir. HDP halklar arasında sağlam köprülerin kurulması için her türlü çabayı harcamaya kararlıdır, bizim varoluş temelimiz budur. Türkiye’de halkların ortak iradesini egemen kılmak, halkların eşitliğine inançların özgürlüğüne dayalı demokratik cumhuriyeti inşa etmek. İşte HDP’ye saldırıların belki de en önemli sebebi, bu konuda kararlı yürüyüşünden sapmamasıdır. Yani hakları buluşturan, inancaları bir araya getiren eşit yurttaşlığı savunan çizgisinden taviz vermemesidir” dedi.
‘”Yolumuzu birlikte belirleyeceğiz”
Partinin kapatılması sonucunda neler yapacakları konusunda yoğunlukta sorular aldıklarını ifade eden Sancar, “Türkiye’de siyasi gücü etkili kullanma imkanlarımız var, bu konuda hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Partiyi kapattırmamak için her türlü mücadeleyi sürdüreceğiz, hukuki alanda da siyasi alanda da mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Parti kapatılsa bile Türkiye’de siyasi dengeleri belirleyen, geleceğin inşasında aktör olan konumumuzu yine göstereceğiz, ortaya koyacağız. Bunun somut yöntemi ne olmalıdır? İşte bu buluşmaların asıl hedeflerinden biri de budur. Yaptığımız ziyaretlerde elde edeceğimiz veriler, duygular. Bütün bunları önümüze koyup yolumuzu birlikte belirleyeceğiz” diye kaydetti.
Kürt sorununda demokratik çözüm
Gittikleri her yerde bütün demokrasi güçleriyle buluşup birlikte yürümeyi ifade ettiklerini yineleyen Sancar şöyle devam etti: “Temel sorunlardan biri demokrasi ve özgürlük sorunudur, hukuk devleti sorunudur. Bütün bunların temelinde, her yerde açık konuşmamız gereken bir sorun var o da Kürt sorununda çözümsüzlüğün bugüne kadar nasıl tahribatlar yarattığı, derin acılara yol açtığıdır. Bunları konuşmamız ve bu konuşmaların üzerine de demokratik çözümü birlikte tartışmamız gerekiyor. Bütün demokrasi güçlerinin bunu Türkiye’de demokratik cumhuriyet hedefinin temel meselelerinden biri olarak görmesini istiyoruz. Biz Kürt meselesinin mutlaka çözülmesi gerektiğini söylüyoruz. Bunun da bir tek yolu var o da demokratik çözüm, demokratik siyaset, diyalog, müzakere, toplumsal meşruiyettir. Bu 4 unsuru bir araya getirdiğimizde, Kürt sorununun çözümünü iktidarlardan beklemek gibi bir yanlışa düşmekten kurtuluruz. Demokratik cumhuriyeti inşa edeceksek, barış içinde yaşamayı gerçekleştireceksek bunların hepsini tabandan yukarıya doğru gerçekleştirmemiz gerekiyor. Yani toplum olarak sorunun çözümüne sahip çıkmak zorundayız, demokrasi güçleri olarak toplum olarak sorunun çözüm yöntemlerinin bundan başka olamayacağını göstermek zorundayız. Bir arada, barış içinde, özgürce, demokratik bir düzende yaşamanın başka bir yolu yok maalesef. Kürt sorununu kullanarak, savaş politikalarıyla ülkeyi sürekli kan ve talan düzeni içinde tutma yöntemini boşa çıkaracak en temel yol bizlerin demokratik çözüme sahip çıkmasıdır. Demokratik çözümü savunursak hep birlikte demokratik cumhuriyeti de kurabileceğiz.”
“Değişim istiyorsak cesur şekilde istemek zorundayız”
Muhalefet partileri ve bazı kesimlerin Kürt soruna yaklaşımlarına da değinen Sancar, “Kürt sorununda çözüm konusunda fazlasıyla temkinli, hatta ürkek ve bazen de üzücü tavırlar ortaya konabiliyor. Eğer biz bir değişim istiyorsak, demokratik adil bir gelecek kurmak istiyorsak, bu ülkeye barışı getirmek istiyorsak değişimi samimiyetle ve cesur bir şekilde istemek zorundayız. Buluşmaları artırdıkça Türkiye’de düzen içi iki kutba ve düzen içi kadro değişimlerine mahkum olmadığımızı da görürüz. Bizim yapmamız gereken gerçek demokratik yaşamı bu cesaretle inşa etmektir” diye belirtti.
Sancar’ın konuşmasının ardından toplantı, basına kapalı bir şekilde devam etti.
(MA)