Dünyada en uzun haftalık çalışma saatlerine sahip ülkelerden biri olan Güney Kore’de vatandaşların yaşam kalitesini ve istihdamı arttırmak için haftalık azami çalışma süresi 68 saatten 52’ye indirildi.
Güney Kore Ulusal Meclisi haftalık azami çalışma süresini 68 saatten 52'ye indiren yasayı onayladı.
Temmuz ayında yürürlüğe girecek olan yasa, önce büyük şirketlerde ardından daha küçük şirketlerde uygulanmaya başlayacak.
Moon'un vaatlerinden biriydi
Haftalık çalışma saatlerinin kısaltılması Devlet Başkanı Moon Jae-in'in başkanlık kampanyasındaki vaatlerinden biriydi. Moon ayrıca bu yıl ülkedeki asgari ücrete yüzde 16'lık zammı da hayata geçirmişti.
Yeni kanuna bazı şirketler itiraz etse de Güney Kore hükümeti yasanın insanların hayat standardını geliştirmek, istihdamı arttırmak ve üretkenliği canlandırmak için gerekli olduğunu savunuyor.
Yasayla birlikte ülkedeki düşük doğum oranının da artmasının hedeflendiği belirtiliyor.
Yeni yasaya göre haftalık normal çalışma saati 40, fazla mesai azami 12 saat olacak.
Yeni yasaya göre ayrıca 18 yaşından küçükler artık haftada 40 saat yerine 35 saat çalışacak.
'İnsani çalışma koşullarına uymayacak kadar uzun'
Güney Kore'de 1980'li ve 1990'lı yıllarda ekonomi canlanmış bunun sonucu olarak ülkede işkolik bir kültür yerleşmiş ve doğum oranı büyük bir hızla düşmüştü. Cinsiyet Eşitliği ve Aile Bakanı Chung Hyun-back, ülkedeki çalışma saatlerini 'insani çalışma koşullarına uymayacak kadar uzun' sözleriyle değerlendirdi ve bunun ülke nüfusunun hızla yaşlanmasının nedenlerinden biri olduğunu belirtti.
Avustralya ve İngiltere'deki işçilere göre yılda 400 saat daha fazla çalışıyorlar
Guardian gazetesinin Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün (OECD) verilerinden aktardığına göre, gelişmekte olan ülkeler arasında Güney Kore, Meksika'nın ardından en uzun haftalık çalışma saatlerine sahip.
Birçok Güney Koreli işçi benzer ücretleri almalarına rağmen İngiltere ve Avustralya'daki işçilere kıyasla yılda 400 saat daha fazla çalışıyor.
Kore Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü'ne göre ise yeni yasa mevcut üretim seviyesini korumak isteyen şirketlerin yılda 11 milyar dolarlık ek harcama yapmasına neden olacak.
(Sputnik)