Filistin Halk Kurtuluş Partisi, Irak Komünist Partisi, Mısır Sosyalist Partisi ve Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Afganistan’daki gelişmelerle ilgili ortak bir açıklama yayımladılar.
Filistin, Irak, Mısır ve Türkiye’li dört sosyalist parti Afganistan’daki gelişmelerle ilgili ortak bir açıklama yayımladılar.
Taliban’ın Afganistan’da yönetimi ele geçirmesinin ardından demokrasi ve barışçıl girişimlere yönelebileceği, insan hakları ve özellikle kadın haklarına saygı duyan bir siyasi güce dönüşebileceği doğrultusundaki yanılsamaların çok kısa bir zaman içinde tuzla buz olduğunun belirtildiği açıklamada, Afganistan’da yaşananların, ABD politikasının ve doğrudan askeri müdahale ile rejimlerin tasfiye edilmeye çalışılması politikası da dahil olmak üzere dış müdahalelerinin başarısızlığını bir kez daha kanıtladığı ifade edildi.
Uluslararası toplumu demokrasiyi ve kadın haklarını tanımayan acımasız, otoriter rejimleri tanımamaya çağıran ortak açıklamada, ABD’nin ve bölge ülkelerinin, ülkelerin içişlerine yönelik müdahaleleri ve yaptırımları reddedildi.
Partilerin ortak açıklaması şöyle:
“Karanlık güçlerin yönetimini reddediyoruz!
Afgan halkının yanındayız!
2020 yılı Şubat ayında Trump yönetimi ile Taliban’ın Doha’da imzaladığı anlaşma gereğince ABD Başkanı Biden’in ABD askerlerini Afganistan’dan çekmesinin ardından ordunun dağılmasıyla birlikte rejim çöktü ve Taliban ülkenin kontrolünü tamamen ele geçirerek kendi hükümetini kurma sürecine başladı.
Taliban’ın Afgan devletini yönetmede yeni bir yaklaşımı benimseyeceği, demokrasiye ve barışçıl girişimlere yönelebileceği, insan haklarına ve özellikle kadınlara saygı duyan siyasi bir güce dönüşebileceği yolundaki birçok yanılsama kısa süre içinde Taliban liderlerinin yaptığı açıklamalarla tuz buz oldu.
Afgan halkının büyük bir çoğunluğu Taliban yönetimini kabul etmiyor. Afganistan’tan kitlesel göç ve Taliban’a ve onların yönetimine karşı yeniden silaha sarılan insanların varlığı bu gerçeği kanıtlıyor. Gerginliğin, savaş ve çatışma ortamının geri dönmesi, tüm bunların yol açtığı can ve mal kayıpları, Afgan halkının ödeyeceği bedelleri ortaya koyuyor ve gecikildiği takdirde ülkenin ekonomisi ve altyapısının yıkılması kaçınılmaz olacak.
Diğer yandan Afganistan’da yaşananlar, ABD politikasının ve doğrudan askeri müdahale ile rejimlerin tasfiye edilmeye çalışılması politikası da dahil olmak üzere dış müdahalelerinin başarısızlığını bir kez daha gösteriyor. Bu yaklaşım, Afganistan’ın ve bölgedeki diğer ülkelerin deneyimlerinin gösterdiği gibi, güvenlik ve istikrar getirmediği gibi demokrasi ve kalkınmayı da sağlamaya hizmet etmiyor.
Bu bildiriye imza atan taraflar, Afgan halkının yanında durduklarını beyan eder, Afganistan’ın istikrar ve kalkınmasını, kaynaklarının halk yararına kullanılmasını ve Afgan halkının istediği sistemi özgür iradesi ile seçmesi yönündeki talepleri desteklerler.
Bu bildiriye imza atan partiler olarak, uluslararası toplumu demokrasiyi ve kadın haklarını tanımayan acımasız, otoriter rejimleri tanımamaya çağırıyor ve ABD’nin ve bölge ülkelerinin, ülkelerin içişlerine yönelik müdahalelerini ve yaptırımlarını reddediyoruz.
Bölge ülkelerinin birliğini ve bağımsızlığını korumaya büyük önem biçiyor ve bu ülkelerde demokrasi, özgürlük, barış ve adaleti sağlayan demokratik sistemler inşa etme yolunda yürüme kararlılığımızı bir kez daha yineliyoruz.
Filistin Halk Kurtuluş Partisi
Irak Komünist Partisi
Mısır Sosyalist Partisi
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi”