Türkiye’de feminist hareketin adının konularak sokağa çıktığı 1980’li yıllardan giderek isyanını büyüttüğü bu günlere dek yürüttüğü mücadelesine dair bir kronoloji oluşturduk Kronoloji henüz çeşitli eksiklikleri barındırıyor. El birliği ile tamamlamayı umuyoruz.
1982 Ocak
YAZKO’da (Sınırlı Sorumlu Yazar ve Çevirmenler Yayın Üretim Kooperatifi), kadın kitapları dizisi için feminist çevirmenler bir araya gelip tartışma toplantıları düzenlemeye başladı.
1984 Mart
İlk feminist örgütlenme, Kadın Çevresi Yayınları adıyla bir grup feministin yayınlar da çıkardığı bir şirket şeklinde gerçekleşti.
1986 7 Mart
İlk feminist kampanya düzenlendi. “CEDAW uygulansın” talebi ve 3 bin kadının imzasıyla TBMM’ne dilekçe verildi.
1986 8 Mart
İstanbul’da feministlerin kamuya açık ilk 8 Mart etkinliği Ali Poyrazoğlu tiyatrosunda gerçekleştirildi; konuşmalar yapıldı, şarkılar söylendi.
1987 Mart
Kadın Çevresi Yayınları Feminist Dergi’yi yayımladı.
1987 17 Mayıs, Dayağa Karşı Dayanışma Yürüyüşü
İstanbul’da 12 Eylül askeri darbesi sonrası ilk izinli, kitlesel kadın yürüyüşü olan “Dayağa Karşı Dayanışma Yürüyüşü” yapıldı. Eylem Kadıköy iskeleden başladı, Yoğurtçu parkındaki mitingle devam etti. Yürüyüşü, çeşitli çevrelerden kadınlar örgütledi. Aile içi şiddete, dayağın meşrulaştırılmasına karşı düzenlenen Dayağa Karşı Dayanışma yürüyüşü, sadece kadınların düzenlediği ve katıldığı ilk yürüyüş oldu.
Bu yürüyüşte, söz yazarı ve bestecisi Filiz Keresteci olan “Kadınlar Vardır” şarkısı coşkuyla bütün kadınlar tarafından söylendi.
1987 25 Haziran
Ayrımcılığa Karşı Kadın Derneği kuruldu.
1987 4 Kasım
Ankara’da Feminist Perşembe toplantıları başladı.
1987 3 Aralık
Demokratik Kadın Derneği (DKD) kuruldu. Dernek, Çağdaş Yol grubundan kadınlar, Üçüncü Yol grubundan kadınlar, Devrimci Yolcu kadınlar, Kurtuluşçu kadınlar ve bağımsız kadınlardan oluşan, çoğulcu bir örgütlenme olarak kurulsa da 1989 yapılan 1. Kadın Kurultayı’ndaki feminizmden uzak söylemleri, feminist hareketle ilişkili kadınların DKD’den ayrılmasına neden oldu.
1988 8-12 Mart
Bir önceki yıl Dayağa Karşı Dayanışma Kampanyası’nda bir araya gelen kadınlar, Ayrımcılığa Karşı Kadın Derneği, Feminist dergisi çevresi, sosyalist feministler ve tek tek feminist kadınlar, İstanbul Reklam Kültürevi’nde altı gün boyunca, “Geçici Modern Kadın Müzesi”ni sergilediler. Yoğun ilgi gören müzede, kadınların yaşamın çeşitli anlarında karşılaştıkları, kullanmak zorunda oldukları araç-gereç sergilendi (mutfak, temizlik, süs eşyaları, doğum kontrol aletleri). Amaç, yaşamımızın ‘ayrılmaz’ parçaları olan eşyalara eleştirel bir gözle bakmak, bunların kadınların ezilmesiyle olan ilişkisini düşündürmekti. Ayrıca, feminizm ve kadın hareketi konulu iki panel düzenlendi.
1988 Mayıs
Sosyalist Feminist Kaktüs Dergisi ilk sayısı yayınladı.
1989 Şubat
Kadın Kültür Evi açıldı. Bağımsız kadın hareketinin bileşeni olan farklı kadın gruplarına çağrı yapılarak, feminist, sosyalist feminist, sosyalist kadınlarla birlikte Kadın Kültür Evi faaliyete geçti.
1989 11 Şubat
Ankara’da “Feminist Haftasonu” toplantıları başladı. “Kadınların Kurtuluşu Bildirgesi” yayınlandı.
1989 11 Mart
Feministlerin çağrısıyla sadece kadınların katıldığı 8 Mart kadın yürüyüş ve mitingi, 11 Mart Cumartesi günü Üsküdar Bağlarbaşı’nda 1500 kadar kadının katılımıyla gerçekleştirildi. Yürüyüşe, Ayrımcılığa Karşı Kadın Derneği, Feminist Dergisi, Sosyalist Feminist Kaktüs Dergisi, feministler, Bilar’lı Kadınlar, İHD Kadın Komisyonu, Demokratik Kadın Derneği, Kadın Kültürevi, Nabız Dergisi’nden kadınlar katıldı. “Yeter Söz Kadınların”, “8 Mart Kadınlar Dayanışmaya” pankartları taşındı.
1989 19/20/21 Mayıs 1. Kadın Kurultayı
İstanbul’da yapılan “Kadınların kadın olmaktan kaynaklı sorunlarını tartışmak, tanışmak ve seslerini yükseltmek” amacıyla toplanan Kadın Kurultayı’na Türkiye’nin değişik yerlerinden kadın örgütleri, feminist gruplar, sosyalist kadınlar, bağımsız kadınlar, İHD kadın komisyonları ve yurtdışından olmak üzere 2500 civarında kadın katıldı. Üç gün süren kurultayda eğitimde, siyasal ve ekonomik yaşamda, yasalarda, dinde ve bilimde, kültür alanlarında kadınlara karşı ayrımcılık, ailenin sorgulanması, kadınlara yönelik şiddet, kadınların cinselliği, özgürleşme, kurtuluş ve örgütlenme perspektifleri ve Kürt kadınların sorunları üzerine 70 tebliğ sunuldu. Tebliğler üzerine yapılan tartışmalarda 150 kadın söz aldı.
1989 Ağustos cezaevindeki şiddete karşı “siyah eylem”
1 Ağustos 1989 tarihinde Türkiye Adalet Bakanlığı ünlü 1 Ağustos genelgesini yayınladı. Bununla birlikte cezaevlerindeki siyasi tutsaklara yönelik bir devlet terörü uygulamaya konuldu. Bütün cezaevlerinde bu nedenle direnişler, açlık grevleri gelişti. Mayıs 1989’da İstanbul’da toplanan 1. Kadın Kurultayı’nda bu konu da gündeme geldi, tartışmalar sonucu Ağustos Genelgesi’ne karşı çıkmaya ve hapishanelerdeki direnişleri desteklemeye kararı verildi. Farklı görüşteki kadınlar cezaevlerinde devletin uyguladığı şiddete karşı “Bugün isyanımız siyahla” diyerek çeşitli eylemler yaptılar. Eylemin ikinci gününde Tünel’den Galatasaray’a yürüyen Siyahlı Kadınlardan 11’i gözaltına alındı ve tutuklandı.
1989 4 Ekim, İstanbul Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi
Kadın sorunlarına ilişkin araştırmalar yapmak ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik bilinci artırmak için eğitim programları oluşturup hayata geçirmek amacıyla İstanbul Üniversitesi’nde 4 Ekim 1989’da Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi kuruldu.
1989 2 Kasım, Kadıköy- Karaköy vapuru mor iğne satışı
“Bedenimiz Bizimdir; Cinsel Tacize Hayır” kampanyası, (ya da kısaca “Mor İğne” kampanyası) yaklaşık bir aylık yoğun bir toplantı ve hazırlık sürecinin ardından, 2 Kasım 1989’da Kadıköy-Karaköy vapurunda Mor İğne satışıyla başladı.
1989 20 Kasım, “meyhane ve birahanelerde / geceler de bizim, sokaklar da”
2 Kasım 1989’da Mor İğne satışı ile başlayan “Bedenimiz Bizimdir; Cinsel Tacize Hayır” kampanyası kapsamında 20 Kasım’da Bilsak’ta ‘Sokakta Cinsel Taciz’ konulu bir panel düzenlendi. Panel bittikten sonra ise 30-40 kadar feminist kadın daha önce kararlaştırdıkları eylemi yapmak üzere Beyoğlu’nun arka sokaklarına doğru yola çıktılar. “Birahane, meyhane ve kahvehane gibi kadınların giremediği mekânlara ziyaret” eylemini yapma ihtiyacı gecelerin, sokakların ve kimi mekânların kadınlara kapalı olması üzerinden doğmuştu. “Geceleri ve sokakları korkutucu yapan karanlık değil, erkekler” diyen feministler, kadınların bedenlerinin cinsel saldırı hedefi oluşturmasına, cinsel taciz yoluyla sokaklardan ve mekanlardan kovulmalarına/ dışlanmalarına karşı “geceler de bizim, sokaklar da” diyerek bu eylemi gerçekleştirdiler.
1990 23 Ocak, İffetli Kadın Vesikası Zürafa Sokak Eylemi
1986 yılında seks işçiliği yapan bir kadın, dört erkek tarafından kaçırılmış ve tecavüze uğramıştı. Antalya Emniyet Müdürlüğü’nün mahkemeye tecavüze uğrayan kadının fuhşu meslek edinen bir kadın olduğunu bildirmesi üzerine öngörülen cezanın TCK 438. madde gereği 2/3 oranına kadar indirilmesi gündeme geldi. Antalya Ağır Ceza Hâkimi TCK’nın 438. maddesinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuru, tamamı erkeklerden oluşan Anayasa Mahkemesi tarafından oy çokluğuyla fahişe ile iffetli bir kadının aynı kefeye konamayacağı gerekçesiyle reddedildi. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararına Türkiye’nin her tarafından kadınlar tepki gösterdi. O dönemde İstanbul’da ‘Bedenimiz bizimdir, cinsel tacize hayır’ kampanyası, ‘438’e hayır’ kampanyası olarak genişletildi.
23 Ocak 1990 tarihinde genelevlerin bulunduğu Karaköy Zürafa Sokağı’na giden, “Bedenimiz Bizimdir, Cinsel Tacize Hayır!” kampanyasından feministler bir basın açıklamasıyla Anayasa Mahkemesi’nin yargıçlarını istifaya çağırdılar.
1990 Nisan
14 Nisan Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezinin Açıldı
1990 Mayıs
9 Mayıs günü Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı kuruldu.
1990 Eylül
11 Eylül günü Türkiye’de ilk kadın sığınma evi Bakırköy Belediyesi tarafından açıldı.
1990 2 Kasım, Boşanma Eylemi
29 Aralık 1989 tarihinde Aile Araştırma Kurumu ve 20 Nisan 1990 tarihinde de Kadın Statü ve Sorunları Başkanlığı kanun hükmünde kararnameler ile yürürlüğe kondu. Kurulan Aile Araştırma Kurumu, o dönemlerde “Flört fuhuştur” ve “Feminizm sapıklıktır” açıklamaları yapan Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Cemil Çiçek’in de desteğiyle ‘kadının çalışmasıyla birlikte yapısı bozulduğu iddiasıyla Müslüman – Türk ailesini güçlendirmek için çeşitli çalışmalar yaptı. 40 kadar feminist kadın ‘devlet zoruyla evde oturma kararnamesi’ de dedikleri bu kararnamelere karşı topluca boşanma davası açtılar. 2 Kasım günü İstanbul Adliyesi önünde bir basın açıklaması yaparak, hep birlikte 3. Asliye Hukuk Mahkemesine giderek boşanma dilekçelerini verdiler.
1990 24 Kasım
Kadınlar, Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Cemil Çiçek’i “Flörtün fahişelikten ne farkı var” dediği için düdük çalarak protesto etti ve istifaya çağırdı.
1992 8 Mart
Üsküdar Bağlarbaşı’nda sosyalist ve Kürt kadınların ortak düzenlediği “kadınlar kurtuluşumuz için ileri” mitingi erkeklerin katılımına yasak olarak düzenlendi. Miting faşistlerin saldırısına uğrarken, yerel giysileriyle mitinge katılmış olan Kürt kadınlara faşistler saldırdı.
1992 15 Mayıs
Feministler bekâret kontrolüne karşı kampanya başlattı.
1993
Kadın grupları ve sendikalarda çalışan kadınlardan oluşan 8 Mart Platformu kuruldu.
1993 8 Mart
Bosna’da yaşanan tecavüzlerle ilgili haberlerin ve tepkilerin yoğunlaştığı sıralarda feministler, 8 Mart’ı “Tecavüze Hayır!” sloganıyla birleştirerek Beyoğlu’nda açık hava etkinliği düzenlediler, stand açtılar.
1993 17 Şubat
Medeni Kanun’da kadınların aleyhine olan yasaların değiştirilmesi için yüz bin imza Meclis’e sunuldu.
1993 Mart
Minerva, Kadın Postası, Dolaşan Mavi Çorap dergileri yayınlandı.
1994
KAOS GL Dergisi, Eksik Etek, Martı ve Cımbız dergileri yayınlanmaya başladı.
1994 8 Mart
Tramvayı afişler ve pankartlarla donatan feministler, Beyoğlu’nda “Yaşasın 8 Mart, Yaşasın 10. Yıl” başlıklı bildiriyi dağıttılar.
1995 Nisan
Kadınlara Mahsus Gazete Pazartesi’nin ilk sayısı yayınlandı.
1995
Mor Çatı’nın ilk sığınağı açıldı.
1995 Şubat
8 Mart Kadın Platformu tarafından “Bekâret kontrolüne” karşı protestolar düzenlendi.
1995 Mayıs, Cumartesi Anneleri
Gözaltında zorla kaybetmelere karşı 27 Mayıs 1995 tarihinde Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi başlatıldı.
1996 Mart
8 Mart günü ilk feminist Kürt kadın dergisi roza yayınlanmaya başladı.
1996 8 Mart
Kadınlar, Çemberlitaş’tan Kumkapı’ya kadar meşalelerle yaptıkları gece yürüyüşü ile “geceleri ve sokakları” istedi.
1996 Aralık
Kürt kadın dergisi Jujin yayınlandı.
1997 15 Şubat
Ankara’da Çağdaş Hukukçular Derneği’nin çağrısıyla bir araya gelen sivil toplum örgütlerinin organize ettiği, siyasi partilerin de destek verdiği kadınlar, Şeriata Karşı Kadın Yürüyüşü için 15 Şubat 1997’de Sıhhiye Köprüsü’nde yürüyüşe geçti.
1997 8 Mart
Şişli Abide-i Hürriyet Meydanı’nda 22 kadın grubu ve kuruluşun çağrısıyla “Artık Örgütlü” kadın mitingine yaklaşık 10 bin kadın katıldı. Mitingde, feminist, bağımsız kadın grupları, sendika, parti, derneklerden kadınlar yer aldılar. Mitingin ana konuşmasını feministler yaptı, bağımsız, feminist kadın örgütleri kortejin en önünde yürüdü. Bu mitingin önemli politik anlamlarından biri kendi bağımsız gündemiyle politik bir söz söylemesiydi. Mitingin bir diğer önemli politik anlamı da Kürt ve Türk kadınların birlikte ilk kez bu kadar büyük ortak bir eylem örgütlemeleri ve ortak söz söylemeleri, kürsü konuşmalarının Türkçe ve Kürtçe yapılmasıydı.
1998 Kasım, 1. Kadın Sığınakları Kurultayı
1998 yılında Mor Çatı’nın Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadele eden kadınlara yaptığı çağrıyla 25 Kasım “Uluslararası Kadına Yönelik Şiddete Son” günü bağlamında İstanbul’da “Kadın Sığınakları I. Kurultayı” adı altında düzenlendi.
2000 8 Ekim
Ankara’da “2000 Yılı Dünya Kadın Yürüyüşü” mitingi yapıldı.
2001 22 Ekim
101 kadın örgütü, Medeni Yasa’da “Edinilmiş mallara katılma rejiminin eski ve yeni ayrımı yapılmadan evliliklerin başlangıcından itibaren uygulanması” için TBMM Başkanı’na ve milletvekillerine bir bildiri yolladılar.
2002 O1 Ocak, yeni medeni kanunun yürürlüğe girmesi
Kadın örgütleri ve platformlarının, yasanın özellikle “aile hukuku” bölümündeki kadınlar aleyhine olan, ayrımcı ve eşitsiz maddelerini değiştirme çabaları sayesinde, dört yıllık bir sürecin sonucunda, Yeni Medeni Kanun 22 Kasım 2001’de kabul edildi. 1 Ocak 2002’de yürürlüğe giren Yeni Medeni Kanun’un kadınlar için en önemli hükümlerinden biri, evlilik içinde edinilen malların paylaşımıyla ilgili maddesiydi. Sadece 1 Ocak 2002’den sonraki bölümün paylaşılmasını öneren maddeye karşı, 17 milyon evli kadının geçmiş ev içi emeklerine el konulmasına itiraz eden kadın örgütleri ve feministler, 2002’den sonra da kampanyalar yaparak, imzalı metinler ve yazılar yayımlayarak mücadeleye devam ettiler.
2002 19 Ağustos, Kadın Koalisyonu’nun Kurulması
Kadınların siyasete katılımlarını artırmak ve yeni katılım yolları bulmak için verilen mücadelenin “genel” siyaseti ve meclisi odağa almasının büyük bir eksiklik olduğunu düşünen kadınlar tarafından, 19 Ağustos 2002 tarihinde, Kadın Koalisyonunu kuruldu.
2003 8 Mart
İstanbul’da ilk feminist gece yürüyüşü yapıldı. ABD’nin Irak’ı işgale hazırlandığı günlere denk gelen yürüyüşte, üzerinde erkek liderlerin resimlerinin bulunduğu dövizleri taşıyan kadınlar, “Hepsi Erkek, Bu Bir Rastlantı mı?” dediler.
2003
Toplumsal cinsiyet ve şiddet konusunda farkındalık çalışmaları yaparak şiddet göre kadınlara hukuki destek veren Gökkuşağı Derneği kuruldu. Siyasette kadın temsili konusunda da çalışmalar yapan dernek, benzer çok sayıda dernekle beraber, Kasım 2016’da, OHAL bahanesiyle kapatıldı.
2003 Haziran
8 Haziran günü Türkiye’de ilk Onur Yürüyüşü düzenlendi
2004 27 Kasım
Ev-Eksenli Çalışan Kadınlar 1. Ülke Konferansı yapıldı.
2006 18 Ekim
Kültür ve Siyasette Feminist Yaklaşımlar dergisinin ilk sayısı yayınlandı.
2007 15 Aralık
Amargi Kitapevi açıldı.
2008 31 Aralık
Yılbaşı gecesi Taksim’de yeniden Mor İğne eylemi yapıldı.
2009 1 Şubat
Feminist politika dergisinin 1. Sayısı çıktı.
2009 18 Mart
Cinsel Şiddete Karşı Kadın Platformu kamuoyuna kurulduğunu duyurdu.
2009 Mayıs, Barış İçin Kadın Girişimi kuruldu
Barış için Kadın Girişimi, 1990’lı yıllardan itibaren çeşitli zamanlarda kadın barış gruplarında bir araya gelen kadınlar tarafından, erkek egemenliğine ve savaşa karşı sürdürülen mücadelenin sonucu olarak 2009 yılının Mayıs ayında kuruldu. Barış koşullarının da, barışın da ancak “kadın sözünün” etkin olmasıyla mümkün olabileceğine inanan kadınlar Barış İçin Kadın Girişimi’ni kurdu.
2009 9 Haziran, AİHM Nahide Opuz Kararı
Eski kocanın Nahide’ye ve annesine yönelik davranışlarına duyarsız kalan Türkiye polisi ve adli makamlarının, yani devletin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin yaşam hakkı, kötü muamelenin önlenmesi, adil yargı ve ayrımcılıkla ilgili maddelerini ihlal ettiği gerekçesiyle Nahide Opuz vekili Avukat Meral Danış Beştaş tarafından AİHM’e başvuru yapıldı. Başvuruda bu duyarsızlığın kadınların eşitsizliğinden, erkek egemenliğinden kaynaklandığı vurgulandı. Mahkeme, Türkiye’nin erkek şiddetine maruz kalan bir kadını, savcılığa başvurduğu halde, kocasından koruyamayarak ayrımcılık yaptığına hükmetti. Türkiye’yi 36 bin 500 Euro tazminata mahkûm etti.
2009 Haziran
10-11 Haziran tarihlerinde gözaltında cinsel taciz ve tecavüze maruz kalan kadınların da katıldığı “Cinsel Taciz ve Tecavüze Hayır” kurultayı gerçekleştirildi.
2009 2 Kasım
Erkek egemenliğine karşı kadınların kolektif mücadelesini ön gören bağımsız bir kadın örgütlenmesi olan Sosyalist Feminist Kollektif (SFK) kuruldu. Kadınların kurtuluşu için emek alanında, cinsellik ya da beden konusunda ve aile kurumunda köklü dönüşümler gerçekleşmesi gerektiğini ve kadın ezilmişliğinin esas kaynağının kapitalizm olduğunu savunan SFK, 2016 yılında, ardında çok sayıda tartışma, yayın, kampanya, metin, kamp ve eylem bırakarak faaliyetini noktaladı.
2011 11 Mayıs
İstanbul Sözleşmesi imzaya açıldı.
2011 23 Haziran
Sendikalarda Erkek Egemenliğine Karşı Kadın İnisiyatifi açıklama yaptı.
2011 28 Eylül Güvenli ve Yasal Kürtaj Hakkı için Uluslararası Kampanya Günü
28 Eylül, kürtajın suç olmaktan çıkarılması için uluslararası bir eylem günü. 1990’larda Latin Amerika ve Karayiplerde yerel aktivistlerin oluşturduğu bir ağ tarafından başlatılan 20 yıllık bir kampanyanın ürünü olarak, 2011 yılında ilan edildi. 28 Eylül, Brezilya’da köleliğin kaldırıldığı günün anısına seçildi. “Özgür Rahim” olarak bilinen kanunun kabul edildiği 28 Eylül 1871 tarihinden sonra doğan tüm köle çocukları artık efendilerin malı değil, anne babalarının çocuğu olarak kabul edildi. Latin Amerikalı feministler de 1990’lardan beri ülkelerindeki ağır kürtaj yasaklarını “Özgür Rahim” günü olan bu tarihte protesto ediyorlar, bütün kadınlar için güvenli ve yasal kürtaj hakkını savunuyorlar.
2012 8 Mart
Jin Haber Ajansı kuruldu.
2012 20 Mart
6284 sayılı ailenin korunmasına ve kadına şiddetin önlenmesine dair kanun yürürlüğe girdi.
2012 8 Haziran
Kadınlar 22 ilde eşzamanlı “ Kürtaj Haktır Karar Kadınların” eylemi düzenledi.
2013 26 Şubat
Kadına Şiddete Karşı Müslümanlar İnisiyatifi kuruldu.
2014 1 Ağustos
İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdi.
2015 22 Şubat “Kadınların İsyanı Büyüyor”
Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu’nun çağrısıyla eylem düzenlendi, kadınlar erkek şiddetine karşı İstanbul’da Tünel’den Galatasaray Meydanı’na yürüdü. Binlerce kadının katıldığı eylemde, öldürülen kadınların isimleriyle birlikte “İsyanımız büyüyor” yazılı pankart taşındı.
2016 16 Ocak
Kadınlar Kadıköy’de sokak isimlerini hayatlarını savunan kadınların isimleriyle değiştirdi.
2016 31 Ocak, “Yaşamdan yanayız – Barışa 1000 Kadın”
Ellerinde, “Barışa 1000 Kadın” yazılı siyah dövizler, boyunlarında beyaz tülbentler ile kadınlar, Barış İçin Kadın Girişimi’nin çağrısıyla Kadıköy İskele Meydanı’nda bir araya geldi. Sessiz oturma eyleminin ardından, kadınlardan gelen barış mesajları okundu.
2017 15 Ekim, “Me Too”
#Me Too (Ben De), sosyal medyada cinsel saldırı ve cinsel şiddete karşı bir ifşa hareketi olarak Amerika’da başladı ve bütün dünyaya yayıldı. 15 Ekim 2017’de Amerikalı oyuncu ve aktivist Anette Milano’ya bir arkadaşı tarafından gönderilen mesajda, herhangi bir cinsel saldırıya ya da tacize uğramış kadınların bu mesajın altına sadece #metoo hashtagi ekleyerek konuya dikkat çekebilecekleri yazıyordu. Milano da bu mesajı paylaşarak, cinsel saldırı ya da tacize uğrayan kadınların mesaja yazacakları yorumlara #metoo hashtag’ini eklemelerini istedi. Bu çağrı, daha mesajın yayınlandığı ilk gün 55 bin kez paylaşılarak Twitter’da ilk sıraya yerleşti ve takip eden 45 gün içinde, 85 ülkede 85 milyon kez paylaşıldı. Çağrı çığ gibi büyüdü ve sosyal medyada bir dalga yarattı.
2017 Kasım
7 Kasım günü Aramızda Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Derneği kuruldu.
2121 1 Temmuz
Türkiye’nin İstanbul sözleşmesinden çekilmesinin resmileşmesiyle birlikte on binlerce kadın “Haklarımızdan, hayatlarımızdan, İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz” diyerek taksimde eylem gerçekleştirdi.
*Bu kronoloji bir başlangıç taslak olup, burada yer almayan pek çok konu için çalışma yapılacaktır.