AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu. 6-8 Ekim Kobane eylemlerine dair DEM Parti’den “samimi bir muhasebe” yapılmasını isteyen Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis açılışında DEM Parti grubuyla tokalaşması ve sonrasında yaptığı açıklamaları da “kıymetli” bulduğunu söyledi. Erdoğan, “Cumhur İttifakı’nın uzattığı elin değerinin muhatapları tarafından da layıkıyla anlaşılmasını ümit ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bağımsız mahkemeler önünde…”
6-8 Ekim eylemleri için “Kobane bahanesiyle kışkırtılan menfur olaylar” diyen Erdoğan, “35 kişi hayatını kaybetti. Bugün malum çevreler tarafından halen demokratik bir eylem gibi lanse edilen olaylar sonucunda çok sayıda bina zarar gördü. 16 yaşındaki Yasin Börü ve arkadaşlarına yapılan canilikleri 100 yıl geçse bile unutamayız” ifadelerini kullandı.
DEM Parti tarafından “Kumpas davası” olarak nitelenen ve yargının bağımsız olmadığı eleştirisi yapılan Kobane davaları için ise Erdoğan, “Rolü olanlar bağımsız Türk mahkemeleri önünde, işledikleri suçların hesabını vermiş, hak ettikleri cezalara çarptırılmıştır” sözlerini sarf etti.
“Şiddetle arasına mesafe koyan anlayışa yer vardır”
6-8 Ekim eylemlerinin “tertip olduğunu” iddia eden Erdoğan, şu sözlerle devam etti:
“6-8 Ekim olaylarına sırf oy uğruna şaşı bakan devrin CHP yönetimi de bundan dolayı henüz nedamet getirmedi. Lafa her başladıklarında ‘Biz Türkiye partisiyiz’ diyenlerin, her fırsatta Türkiyelileştirme iddiasında bulunanların, ülkemizi uçurumun kenarına kadar getiren bu travmayla mutlaka hesaplaşması gerektiğine inanıyoruz. Demokratik siyasette şiddete ve teröre asla yer olmadığını herkesin anlaması gerekiyor. Bir elinde silah tutarak siyaset yapılmaz. Şiddeti bir hak arama yolu olarak görerek siyaset yapılmaz. Türkiye Yüzyılı’nda şiddetle arasına mesafe koyan anlayışa elbette yer vardır ama sırtını dağa yaslayan terör siyasetine asla ve asla yer yoktur.”
“Samimi bir muhasebenin yapılmasını önemsiyoruz”
“Tekrar ediyorum; Kobane olaylarının hukuki açıdan hesabı sorulmuştur. 10 yıllık gecikmeyle bile olsa, 6-8 Ekim olaylarına dair samimi bir muhasebenin yapılmasını da önemsiyoruz. Böyle bir tavrın sergilenmesinin siyasette inşa etmeye çalıştığımız yumuşama iklimine katkı sunacağı açıktır.”
“Bahçeli’nin açıklamalarını çok kıymetli buluyoruz”
“Biz yeni yasama yılında siyasette artık farklı bir üslup ve söylem görmeyi istiyoruz. Bölgemizin de içinde bulunduğu atmosferi düşünerek daha fazla konuşmaya, daha fazla uzlaşıya, diyalog zeminini daha fazla genişletmeye ihtiyacımız olduğu kanaatindeyiz. Milletin faydasına olacak hiçbir konuda diyalogdan kaçınmayız. Cumhur İttifakı olarak yeni dönemde ülkemizin meselelerini mümkün olan en geniş mutabakatla çözmeyi arzu ve temenni ediyoruz. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin gerek Meclisin ilk günü gerekse dün yaptığı açıklamaları takdirle karşılıyor, Türk demokrasisi ve 85 milyonun kardeşliği adına çok kıymetli buluyoruz. Cumhur İttifakı’nın uzattığı elin değerinin muhatapları tarafından da layıkıyla anlaşılmasını ümit ediyoruz. Beklentimiz hiçbir ayrım yapmadan Meclisteki tüm siyasi partilerin de bu anlayış ve bu yaklaşım içinde hareket etmeleridir.”
Ne olmuştu?
Meclis açılışında DEM Parti grubuyla tokalaşan Bahçeli, ”Dünyada barışı isterken, kendi ülkemizde barışı sağlamamız lazım” ifadelerini kullanmıştı. Daha sonra yaptığı açıklamada ise “Cumhur İttifakı’nın bileşeni olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısına desteğimizi gösterdik. Ellerini sıkmam Türkiye partisi olarak gerekeni yaptığımın göstergesidir. Başka anlamlar çıkarılmamalıdır ” demişti. Meclis açılışından 2 gün sonra ise Erdoğan, Bahçeli’yi Beytepe’deki evinde ziyaret etmiş ve 45 dakikalık bir görüşme gerçekleştirmişti. Bahçeli, partisinin dünkü Meclis grup toplantısında ise “Sınıflı bir toplum yapısını tamamıyla reddediyoruz. Siyasette hiç kimseyle, hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğimiz, konuşup çözemeyeceğimiz bir şey yoktur” ifadelerini kullanmıştı. DEM Partiye uzattığı el için, “Milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. ‘Gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın, gelin bin yıllık kardeşliğimizde kenetlenin’ temenni ve teklifidir” açıklamasında bulunmuştu.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise dün, “DEM Parti zaten bir Türkiye partisi” demiş ve “Atılacak adımları izleyeceğiz. Normalleşme midir? İç barış mıdır? İsmi ne olursa olsun, somut olması gereken şey, sorun zincirinin çözümüne dair sağlıklı bir politik programın ortaya çıkması” ifadelerini kullanmıştı.