DİSK’e bağlı sendikaların başkanları yeni dönemin ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantının ardından yayımlanan açıklamada ortak mücadele vurgusu ağır bastı
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na(DİSK) bağlı sendikaların başkanları 24 Eylül’de toplandı. Toplantı sonrası açıklama yayımlayan DİSK Başkanlar Kurulu emek gündemine ilişkin ortak mücadele çağrısı yaptı.
DİSK’in toplantı gündeminde ise bugün açılacak TBMM’nin ilk gündemlerinden olacak kıdem tazminatına yönelik düzenleme, Koronavirus salgınının işçilere etkisi ve asgari ücret vardı.
“Halk işsizlikle, açlıkla, yoksullukla, artan borçlarla, salgınla mücadele ederken Türkiye’yi yönetenler ülkenin tüm kaynaklarını bir avuç patronu ve ayrıcalıklı zümreyi korumak için seferber ediyor. Bu düzende “çarklar dönsün” diye işçiler ölüyor. Covid-19 görülen işyerlerinde bile üretim ölümüne devam ediyor. Salgın koşullarında işçiler fabrikalara kapatılarak çalıştırılıyor” diyen DİSK yaşanan ekonomik duruma dikkat çekti.
Salgında devam etmesi gereken zorunlu işkollarında çalışanların emeğine saygı gösterilmediğine vurgu yapılan açıklamada, “İşçilerin, emekçilerin hakkını hukukunu görmezden gelen bu düzen, patronlar istedi diye yüz yıllık kıdem tazminatı hakkını bile ortadan kaldırmaya çabalıyor” ifadelerine yer verildi.
"Çalışma süreleri gelir kaybı olmaksızın azaltılmalı"
Emek ve demokrasi güçlerini ortak mücadeleye çağrıldığı Başkanlar Kurulu açıklamasında, “Bu düzen böyle devam edemez! Halkı hastalığa, yoksulluğa, açlığa, işsizliğe, borçluluğa ve güvencesizliğe mahkûm eden bu düzenin Türkiye halklarına vereceği bir şey yoktur”denilirken önümüzdeki döneme ilişkin şu kararlar alındı:
Halkımızı hukuksuzluğa, hastalığa, yoksulluğa, açlığa, işsizliğe, borçluluğa ve güvencesizliğe mahkûm eden ve ağır bir baskı döneminden geçtiğimiz şu günlerde bu düzene karşı emek, barış ve demokrasi güçlerinin ortak mücadelesi yükseltilmeli, emek ve demokrasi cephesi güçlendirilmelidir,
Salgında “gelinen aşama”ya dair halk şeffaf bir biçimde bilgilendirilmeli, veriler detaylı bir biçimde paylaşılmalı, halkın bilgilendirilmesinde siyasi propaganda öncelikleri değil etkili bir mücadele için aklın ve bilimin yolu takip edilmeli, testin yaygın olarak yapılabilmesinin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
Kamuda kronik hastalığı bulunan çalışanlara verilen ve çalışılmayan sürelerin tüm haklarının ödenmesini sağlayan “idari izin” uygulaması “ücretli izin” olarak özel sektörde de uygulanmalı, çalışma süreleri gelir kaybı olmaksızın kısaltılmalı, mümkün olan işyerlerinde uzaktan çalışmaya geçilmeli, çalışanlar arasındaki ayrımcılık son bulmalıdır.
"İşten çıkarma yasağının bütün istisnaları ortadan kaldırılsın"
İşten çıkarma yasağı bütün istisnaları kaldırılarak salgın süresince devam etmeli, ücretsiz izin uygulamasına son verilmeli, kısa çalışma ödeneği için ön koşul aranmamalı ve alt sınırı asgari ücret olmalıdır. İşsizlik Sigortası Fonu’ndan işverenlere akıtılan destek ve teşvikler durdurulmalı, kaynaklar işçiler ve işsizler için kullanılmalıdır.
İnsan hayatının her türlü metadan ve sermayenin kârlarından değerli olduğu kabul edilerek, “ne olursa olsun çarklar dönecek” politikasından derhal vazgeçilmeli, yaygın test ve etkili karantina ile işçilerin, ailelerinin ve tüm toplumun sağlığı korunmalıdır.
Sağlık, gıda, temizlik, kargo, toplu taşıma, market vb. faaliyetleri zorunlu olarak devam eden alanlarda çalışanların sağlıkları korunmalı, çalışma koşulları iyileştirilmelidir.
Çeşitli adlar altında kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırarak işçi sınıfının geleceğini ve iş güvencesini tehdit eden girişimlerden derhal vazgeçilmelidir.
Tüm kadınlara iş ve gelir güvencesi sağlanmalı, evde daha fazla kalınan bir süreçte ev içi şiddetin önlenmesi için devlet etkin önlemler almalı, İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamalıdır.
696 Sayılı KHK ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na eklenen geçici 7. Madde hükmü uygulanarak kamu idareleri ile belediyeler ve bağlı kuruluşlarına ait şirketlerde çalışan işçiler hakkında 6356 sayılı Kanunun 4. Maddesinde yer alan “Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de asıl işin girdiği işkolundan sayılır” hükmüne göre bu işyerlerinde yardımcı işlerde çalışan işçiler asıl işin girdiği işkoluna geçirilmelidir.