2 aydır maaşları firma tarafından ödenmeyen Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin şantiyesinde çalışan işçiler “ücret hakkı yaşam hakkıdır!” diyerek iş bırakmıştı. İşçilerin direnişi şantiye önünde devam ederken DEV-YAPI-İŞ, direniş alanından basın açıklaması yaptı.
SiyasiHaber
İstanbul Valiliği İstanbul Proje Koordinasyon Birimi’nin Taş Yapı firmasına verdiği Göztepe Eğitim Araştırma Hastanesi şantiyesindeki taşeron işçiler, 2 aydır alamadıkları maaşları için iş bırakma eylemine başladı. İşçiler ücretlerini alana kadar eyleme devam edeceklerini belirtti. İşçiler bugünde eyleme devam ediyor. Devrimci Yapı, İnşaat ve Yol İşçileri Sendikası (DEV-YAPI-İŞ) direniş alanından bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamada, “İşçilerin hakkını, hukukunu yok eden taşeron sisteminin bir sonucu olarak inşaat işçisi arkadaşlarımız kölelik koşullarında çalıştırılmak isteniyor. Biz buna izin vermeyeceğiz, göz yummayacağız. Pandemi koşullarını fırsata çevirerek güya işçinin işten atılmasını engelleyecek olan ücretsiz izin uygulamasını patronlar bir sopa gibi kullanıyor. Onlarca arkadaşımız iş bitimi olmasına rağmen ücretsiz izne çıkarılarak günlük 39 tl gibi komik bir ücretle açlığa mahkum edilmiş durumda. Kabul etmiyoruz. Pandemi fırsatçılığına izin vermeyeceğiz” İfadeleri kullanıldı.
Basına ve Kamuoyuna:
İstanbul Valiliği Proje Koordinasyon Birimi tarafından yaptırılan Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi (prf. Dr. Süleyman Yalçın Şehir Hastanesi) şantiyesi yüklenici firması Taş Yapı alt taşeronlarında çalışan ve aralarında üyelerimizin de bulunduğu inşaat işçileri çalışmaktan kaçınma hakkını kullanıyor. Çünkü işçilerin en temel hakkı olan ücret hakları gasp ediliyor.
İşçilerin hakkını, hukukunu yok eden taşeron sisteminin bir sonucu olarak inşaat işçisi arkadaşlarımız kölelik koşullarında çalıştırılmak isteniyor. Biz buna izin vermeyeceğiz, göz yummayacağız.
Bu hastaneyi kışın soğuğunda, yazın sıcağında, çamur deryasında ve tozun toprağın içinde inşa ettik. Neredeyse her ay maruz kaldığımız ücret gecikmeleri artık maaşların hiç ödenmemesi haline geldi. Eylül-Ekim ayı maaşlarımız da ödenmediği için çalışmaktan kaçınma hakkımızı kullanarak 13 Kasımda başlattığımız eylem, maaşlarımız eksiksiz yatırılana kadar devam edecektir.
Günlerdir “Bugün, yarın yatacak” diyerek oyalandığımız için artık verilen sözlere inanmıyoruz. Ve üretimden gelen gücümüzü kullanıp çalışmaktan kaçınma hakkımızı kullanıyoruz. Şantiye bitirilsin diye gece gündüz çalıştık ve hastane daha tamamlanmadan açıldı. İçerde bir yandan hasta bakılıyor, bir yandan ise biz eksik kalan işleri tamamlıyoruz. Şuan iş bitme aşamasında olduğu için ne yazık ki firmalar kıdem ihbarı vb haklarımızı alamadan kendimiz işten çıkalım diye en temel hak olan ücret hakkımızı gasp ediyor, geciktiriyor. Bunların hepsini işi bırakıp gitmemiz için yapıyor.
Pandemi koşullarını fırsata çevirerek güya işçinin işten atılmasını engelleyecek olan ücretsiz izin uygulamasını patronlar bir sopa gibi kullanıyor. Onlarca arkadaşımız iş bitimi olmasına rağmen ücretsiz izne çıkarılarak günlük 39 tl gibi komik bir ücretle açlığa mahkum edilmiş durumda. Kabul etmiyoruz. Pandemi fırsatçılığına izin vermeyeceğiz.
Buradan bir kez daha uyarıyoruz. Ücretsiz izin uygulamasını hak arama mücadelesine karşı bir tehdit unsuru olarak kullanamazsınız. Şantiyede iş bitme noktasındadır. Ve usule uygun şekilde işçilerin hakettikleri kıdem, ihbar, yıllık izin vb. ücret alacakları kendilerine ödenerek çıkış işlemi yapılmalıdır.
Çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığımız 2 aylık maaşlarımız gün geçmeden eksiksiz yatırılmalıdır.
Buradan yetkililere sesleniyoruz. İnşa etmekle övündüğünüz bu koca koca binaları yapan işçiler açlıkla terbiye edilmek isteniyor. Buna göz yummayın. Yasaların uygulanması için patronlara baskı uygulayın. Bu yasaları uygulamayan patronlara yaptırımda bulunun.
İşçilerin sabrını zorlamayın, işçileri köle yerine koymayın. Biz haklarımız teslim edilene kadar buradayız, kar kış demeden mücadeleyi sürdüreceğiz.