HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Bülent Arınç’ı ‘çözüm süreci bitsin’ diye elinden geleni yapmakla eleştirerek ‘Barış sürecine bu kadar tahammülsüzse kendisine istifa etmesini tavsiye ederim. Ya hükümet sözcülüğünden ya da bakanlıktan ayrılsın. Kendisinin tahrikleriyle bu iş yürümüyor. Zorlanıyoruz doğrusu’ dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Antalya’da ‘Antalya Kahvaltı Grubu’yla, Ramada Plaza Otel’deki kahvaltıda bir araya geldi.
Demirtaş kahvaltı öncesi gazetecilerin soruları yanıtladı.
“AKP’ye yakın bazı şirketlerin yaptırdığı anketlerin de kesinlikle güvenilirliği yoktur. Geçen hafta AKP’yi düşük gösteren bir anket şirketine polis baskını yapıldı. Bu kadar antidemokratik bir kamuoyu araştırma mekanizması var. Tümüyle yönlendirmeye dönük çalışan kamuoyu araştırma şirketleri de var” diye konuştu.
“Barajın altında kalabiliriz. Ama bunu Türkiye’nin büyük bir felaketi olarak değerlendirmek de yanlıştır. Panik havasıyla, korku havasıyla ‘AKP bir kez daha tek başına iktidar olacak, anayasayı değiştirip başkanlık sistemini oturtacak. Bizim geleceğimiz kararacak’ diye korkmanın da bir anlamı yok.
“AKP tek başına iktidar olmayı başarsa, tek başına anayasa yapmayı başarsa bile hileyle, aldatmayla oy hırsızlığıyla bunu başarsa bile yeni anayasayı yapamayacak, başkanlık sistemini getiremeyecek. Bunun koşulları yok.”
“Şu hissiyatla HDP’ye oy verilme mecburiyetinde kalınmasın, biz ehveni şer değiliz. Kötünün iyisi değiliz. İnsanlar AKP’den korktukları için HDP’ye oy versin istemiyoruz. Biz ne korku üzerinden siyaset yapmak istiyoruz ne de geleceğe dair korkular üzerinden siyasi bir rant elde etmek istiyoruz. Biz bu iktidarı şu veya bu şekilde alaşağı edeceğiz. Kendini sarayın sahibi zanneden sultanlar asla başkan olamayacaklar, başkanlığın tek bir gününü bile yaşayamayacaklar.”
“İktidarın, AKP grubunun haklarını korudular, muhalefetin haklarını ihlal ettiler. Buna rağmen iki haftada yarısına gelindi. Önümüzdeki iki hafta muhalefetin iki temsilcisi parlamentoyu yönetecek. Dolayısıyla içtüzük tam olarak uygulanırsa geri kalan yarıyı bir ayda ancak geçirebilirler. Bu da Mart’ın sonuna denk gelir ki parlamentonun kapanma zamanıdır.”
“Çözüm süreci bir yerde tıkansın, biz de aynı üslupla cevap verip süreci tıkayalım diye sayın Arınç uzun süredir çaba sarf ediyor. Bunun bilinmesinde fayda var. Büyük bir rahatsızlık duyduğunu biliyoruz. Bülent Arınç çözüm sürecinden rahatsızlık duyuyor. Bunu kulislerde de duyuyoruz. Söylemlerini de buna bağlıyorum.
Sayın Arınç Bakanlar Kurulu’nda bu 10 maddeyi tartışmadınız mı? Bu 10 maddeyi hükümetin çözüm süreci kurulunda da tartışmadınız mı? İmralı’da bu 10 madde tartışılmadı mı? Bu ilkeler üzerinde uzlaşma sağlanacağı üzerine sözler vermediniz mi? Verdiniz. Türkiye kamuoyundan niye saklıyoruz? Bu 10 madde gayrimeşru 10 madde midir? Türkiye’yi geriye götürecek, bölecek, parçalayacak 10 madde midir? Hayır. Evrensel, insan hakları standardını yükseltecek 10 maddeden bahsediyoruz. Dolayısıyla hükümet sözcüsü olarak bu tür gayri ciddi yaklaşımlarla süreci yürütemeyeceğinizi görmelisiniz.”
“Türkiye’nin barışı HDP’den ve AKP’den kıymetlidir. Hükümet sözcüsünden bunu bekliyoruz. Gayriciddi yaklaşımları bırakmasında fayda var. Barışı ve çözüm sürecini desteklemeyen bir Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü olabilir mi? Resmen olay bitsin diye elinden geleni yapıyor. Barış sürecine bu kadar tahammülsüzse kendisine istifa etmesini tavsiye ederim. Ya hükümet sözcülüğünden ya da bakanlıktan ayrılsın. Kendisinin tahrikleriyle bu iş yürümüyor. Zorlanıyoruz doğrusu.”