Dardanel firmasına ait iddialar bir değil, iki değil…
Özellikle pandemi sürecinde fabrika içinde çıkan vakalara bulduğu çözüm yollarıyla epey tepki toplayan Dardanel’in, işçi ve kadın düşmanlığını orada çalışmış tüm işçilerden duymaya devam ediyoruz. Dardanel fabrikasında 6 ay boyunca çalışan kadın işçi, çalıştığı süre boyunca yaşadığı zorlukları anlattı.
Balık temizleme bölümünde bir buçuk hafta çalıştığını ve çalışırken eldiven takılmamasına değil, takılmasına izin verilmediğini aktaran kadın işçi, “Ben balık temizleme bölümünde çalıştığım süre boyunca bir daha hayatım boyunca balık yemeyeceğim dedim. Çok kötü ve kabul edilemeyecek koşullar altında temizleme işlemleri yapılıyordu. Çalıştığım süre boyunca denetlemeye denk gelmedim” dedi.
Dardanel’de çalıştığı 6 ay boyunca her gün aşağılayıcı söylemlere maruz bırakıldığını ve mecbur olduğu için orada çalıştığını söyleyen kadın işçi, “Yetkili olan insanlar çok sert ve şiddet içerikliler. Herhangi bir sıkıntımız olduğunda kimseye söyleyemiyorduk” ifadesinde bulundu.
Kadın işçi, balık temizleme bölümünden sonra konserve kutularında paketlemesi yapılmış ürünlerin olduğu bölümde çalıştığını belirtti. İşçinin ifadelerine göre banttan geçen ürünlerin arasından bozuk olanlar ayrılıyor, ayrılan ürünlerin konserveleri atılıyor ve içerisinde bulunan balıklar yeniden harman yapılmak üzere geri gönderiliyordu.
Kadın işçi, bu işlemlerin kendilerine hiç hijyenik gelmediğini fakat konuyla alakalı herhangi bir söz söyleme haklarının olmadığını aktardı.
Çok zor dayandığını söyleyen kadın işçi, “Önce kendi menfaatlerini önemseme durumu her fabrikada vardır; fakat Dardanel’de bu çok daha farklı bir boyuttaydı. Çok zor dayandım” dedi.
Kadın işçi, maaşını genel olarak her ay alması gerekenden eksik aldığını, bu eksikliğin bazen 50 TL, bazen 10O TL bazen ise 150 TL olduğunu söyledi.
“Hastanede iş kazası olduğunu söyletmediler!”
Kadın işçi, “El bileğim çalışma esnasında ters döndü ve 2 hafta boyunca alçıda kaldı. Dardanel’de sigortasız çalıştığım için hastanede kazanın nerede olduğunu söylememe izin vermediler. Tedavi masraflarının karşılanması, ücretli izin gibi bir durum olmadı. İzin 2 haftalık yazıldığı için tam anlamıyla iyileşmeden 2 hafta sonra işe geri döndüm. Gittiğimde fabrikadaki bölümümün değiştirildiğini öğrendim. Bölümümü değiştirmek istemediğim için müdürle görüşmek istediğimde, ‘Çalışanların böyle bir yetkisi yok, biz ne dersek onu yapmak zorunasınız. İşin var, paranı alıyorsun sesini çıkartma. Zaten seni işten çıkartmamak için bölümünü değiştirdik’ diyerek beni işten çıkartmakla tehdit ettiler. Ben de fabrikadan ayrıldım.” ifadesinde bulundu.
Dardanel’de çalıştığı için çok pişman olduğunu aktaran kadın işçi, “Şu an ben marketlerde falan Dardanel görünce üzülüyorum. Dardanel 6 ayımı benden çaldı. Çok genç yaşımda yaşayabileceğim en kötü iş tecrübelerini o fabrikanın içerisinde yaşadım. Şu an orada çalışmak zorunda olan insanlara çok üzülüyorum. Keşke onlar için elimden bir şey gelse” dedi.
“Çanakkale’de virüs vakalarının artmasının sebebi Dardanel!”
Dardanel, pandemi döneminde işçileri vardiya sonu evlerine göndermeyip fabrikaya kilitleyerek 20 gün aralıksız çalıştırmış hem işçilerin hem de Çanakkale halkının hayatlarını hiçe sayarak fabrikada artan salgın vakalarının üstünü örtmüştü.
Kadın işçi, “Pandemi olduğunda fabrikada vaka çıkan bölümler yurtlara gönderildi. Benim bölümümde duyulan pozitif vaka yoktu fakat işçiler yurtlara gitmek istemediği için pozitif olan test sonuçlarını gizli tuttular. Kendimizi evcilleştirilmeye çalışılan hayvan gibi hissediyorduk. Kimse yurtlarda kalmak istemiyordu ama işlerini kaybetmemek için evlerine gidemediler. Pozitif olanlar günlerce yurtlardan fabrikaya zorla getirilip çalıştırıldı. Diğer bölümlerle aralarında hiçbir tedbir sağlanmadı” diyerek o dönemde Çanakkale’deki vakaların artmasının sebebinin Dardanel olduğunu söyledi.