AKP, 14 yaşından büyük çocuklarla evlenenlerin aralarındaki yaş farkının 15’ten büyük olmaması koşuluyla affedilmesini öngören yasa teklifini TBMM’ye sunmaya hazırlanıyor.
Çocuğun cinsel istismarı suçu konusunda, sosyal medyada yayılan “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna Geçici Madde Eklenmesine İlişkin Kanun Teklifi” başlıklı metin, gündeme gelmesiyle birlikte hukukçular ve toplumun birçok kesiminin büyük tepkisini topladı.
Nabız yoklandığını savunan hukukçular, İstismara uğrayan çocuğun evliliğinin meşru gösterilemeyeceğinin altını çizerek, #çocukistismarınınaffıolmaz başlığı altında, sosyal medya hesaplarından söz konusu teklifi eleştirdi.
‘Çocuk yaşta evlilik bir çocuk istismarıdır’
Çocuk yaşta evliliğin bir çocuk istismarı olduğunun altını çizen İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Avukat Şükran Eroğlu şunları söyledi:
■ İnfaz yasasında böyle bir şey yoktu. Gruplarda dolaşmaya başladı, vekillerle irtibat kurduk haberleri yoktu. Daha sonra haberdar oldular.
■ Bu çok yanlış bir şey. birkaç kez dillendirdiler. Isıtıp ısıtıp önümüze koyuyorlar. Bu çok tehlikeli bir şey hem toplumun sağlığı açısından da tehlikeli.
■ Çünkü 18 yaşını bitirene kadar herkes çocuk. 18 yaş öncesi evliliğin fiziksel ve ruhsal olarak çok zararlı olduğu doktorlar ve uzmanlar tarafından ifade ediliyor.
■ Medeni Yasamızda evlenme yaşımız belli. Gerekçeye baktım bazı yörelerde örf ve adetlerin küçük yaşta evlenmeye müsaade etmesi.
■ Önergede önerilen yaş; 14 yaşa girmiş olması, yani 13 yaş. O yaşta bir çocuğun bilinçli, akıllı bir şekilde evliliğe evet demesi gelişimine aykırı.
■ Kabul etmesi, tepkisel olabilir, ailesine inat yapabilir çünkü ergen. Böyle bir çocuğu bilinçli kabul etmek cinsel ilişkide rızayı 13 yaşa indirmek demek. Bu bir çocuk istismarıdır.
‘Çocukları rahat bırakın’
İstismara karşı mücadele edeceklerini vurgulayan Avukat Eroğlu şu ifadeleri kullandı:
■ İstismara karşı mücadele edeceğiz. Şiddetin, bu yaşlarda yapılan evliliklerde yoğun olduğunu görüyoruz. Bu yaşta bir evliliğin izin verilmesine karşıyız.
■ Burası hukuk devleti, o zaman yasalara uyacağız. Medeni Yasayı bu şekilde delerek örf ve adetleri yasanın önüne geçirerek işlem yaparsak kendimize ters düşeriz.
■ Çocukları rahat bıraksınlar. Zorla evlendirme ve çocuk yaşta evlilik bir istismardır. Herkesi bu konuda duyarlı olmaya davet ediyorum.
■ Herkesin bir çocuğu var. Herkes empati yapsın. 13 yaşındaki bir çocuğu evlendirmenin ne kadar doğru olacağını düşünsün, ondan sonra böyle önergelerde bulunsun.
■ Arkasından örf ve adetleri gerekçe göstererek böyle bir şey kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
‘Meclis Genel Kuruluna getirilmedi’
Metnin yasalaşan İnfaz Kanunu içinde olmadığının altını çizen Avukat Süreyya Kardelen Yarli ise şu yorumda bulundu:
■ Şu an medyada yaygın bir şekilde dolaşan metin, yasalaşan İnfaz Kanunu içinde bulunmamaktadır. Resmi olarak da henüz Meclis Genel Kurulu’na getirilmemiştir.
■ Ancak kadın ve çocuk örgütleri olarak edindiğimiz bilgiler İktidar partisinden bazı vekillerin bu metinle muhalefet partilerinin kapısını çaldığı ve ikna çabalarına giriştiğidir.
■ Bu metin velev ki yasalaşırsa olacak olan şudur; 14 yaşında kız çocuğuna nitelikli cinsel istismarda bulunan 28 yaşında bir adam eğer kız çocuğu şikayetçi olmazsa ve fail çocuk ile sonrasında evlenmiş olursa infazın ertelenmesi sebebi ile cezaevinden çıkabilecektir.
■ TCK Madde 103/2 çok açıktır. Çocukların cinsel eylemlerle ilgili olarak rıza yaşı 15 yaşın doldurulması olarak belirtilmiştir.
■ 15 yaşından küçük bir çocuğun hukuken kabul edilebilecek sağlıklı ve geçerli bir rızası ya da bu eylemlere onayı dahi düşünülemez.
■ Velev ki onayı olsa bile bu yargı makamları nezdinde ve hukuk kuralları gereğince de kabul edilebilecek sağlıklı bir onay değildir” yorumunda bulundu.
‘Nabız yoklanıyor’
Yarli sözlerini şöyle sürdürdü:
■ Ne yazık ki bu zihniyet 2016 senesinde de bir gece yarısı benzer mahiyette bir kanunu geçirmeye çalışarak çocuk istismarcılarını aklamaya çalıştı ancak o dönemde toplum çok ciddi bir reaksiyon gösterdiği için madde yasalaşmadı.
■ Şu anda da yapılmak istenen nabız yoklama çabasıdır. Ortada mağdur olan tek bir grup vardır o da, önce istismar edilip sonra faille evlendirilip ardından da o tecavüz eden failin çocuğunu doğurmak zorunda kalan çocuklardır.
■ Oğlan çocuğundan da kız çocuğundan da ne ebeveyn ne de eş olur. Ortada mağdur aileler de yoktur zira o evlilikler yapılırken mağdur kız çocukları kandırılmış, manipüle edilmiş, korkutulmuş, psikolojik baskıya maruz kalmış, tehdide ve şiddetin her türüne uğramışlardır.
Yasaya evet diyen tecavüzcü kadar suçludur
■ Devletin korumadığı, ailesinin koruyamadığı ve kendisine cinsel istismarda bulunan kişi bir şekilde ile evlenmek zorunda kalmış o kız çocuklarının ne söylemesini bekliyoruz ki?
■ Onların bildikleri tek ev kendilerine cinsel istismarda bulunan o kişinin evidir. Bizler çocukları o evlere kendi ellerimizle yerleştirdik.
■ Bu madde bir şekilde o Meclis’ten geçirildiği takdirde, bu yasaya evet oyu veren vekiller de en az çocuklara tecavüz edenler kadar suçlu hatta daha da ağır suçlu olacaklardır.
■ Çocukları istismar edenleri aklanmasına ve tecavüzcülerin bir gece yarısı mağdur aileler yalanları uydurularak affedilmelerine asla izin vermeyeceğiz.
Sosyal medyadan tepki yağdı
Hukukçular ise sosyal medya hesaplarından tepkilerini dile getirdi.
■ İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu: “#ÇocukİstismarınınAffıOlmaz. Olmaz olamaz oldurulamaz. Nabız yoklanıyor.”
■ Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt: “Bu teklif gelir ve yasalaşırsa; 13 yaşında bir çocuğa tecavüz eden 28 yaşında ya da daha genç olan sapık,o çocukla evlenmişse hapis yatmayacak, yatıyorsa salıverilecek. Eğer bu teklifi getiren olursa, kendisi de o çocuklara tecavüz etmiş sayılır. Nokta. #çocukistismarınınaffıolmaz”
■ İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adem Sözüer: “Tecavüzcüyle evlendirmeye cezasızlığı geri getirmenin ilk adımı olacak teklif hazırlanmış. 13 yaşta cinsel istismar mağduru kız çocukları,15 yaş büyük istismarcı erkekle evlenmesi halinde cezasızlık öngörülüyor
Kız çocukları yine cinsel obje konumuna düşürülüyor.”
■ Avukat Doğuşcan Aydın Aygün: “Kaynağı belli olmayan ve dağıtıma geçen teklif gerçek olsun ya da olmasın bunun düşünülmüş olmasına bile tavrımız net olmalı. 14 yaşında bir çocuğa 15 seneye kadar büyük olanın istismarını evlilik ile meşru gösteremezsiniz. #ÇocukİstismarınınAffıOlmaz”
■ Avukat Süreyya Kardelen Yarli: “Senelerdir cinsel şiddet alanında çalışan ve eğitimler veren bir hukukçu olarak söylüyorum. Çocukların evlendirilmesi ağır bir travmadır. Çocuğa tecavüzde çocuğun rızası diye bir kavram olmaz. Çocuktan karı/koca olmaz. Çocuklardan uzak durun! #ÇocukİstismarınınAffıOlmaz”
■ Avukat Hülya Gülbahar: “Alttaki kanun teklifine iyi bakın. Arşivlerinize alın. 2016’dan beri deniyorlar. Bir haftadır mecliste bu suça ortak aranmış. Bugün bile uğraşılmış. CHP kabul etmediği için bu gece bu torba kanuna giremedi. Ama #YineDeneyecekler Tekrar hatırlatıyoruz: #ÇocukİstismarınınAffıOlmaz”
Taslak metinde neler var
Sosyal medyada yayılan metinde şu ifadeler yer aldı:
“Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın işlenen Türk Ceza Kanunu’nun 103’üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki suç bakımından;
10 Nisan 2020 tarihi itibariyle mağdur ile failın evlenmiş olması, suçun işlendiği tarihte failin başka biriyle evli olmaması…
■ Mağdurun şikayetinin bulunmaması, suçun işlendiği tarihte mağdurun on dört yaşına girmiş olması…
■ Mağdur ile fail arasında 15 yıldan fazla yaş farkının bulunmaması koşullarının birlikte gerçekleşmesi durumunda mahkemece yargılamaya devam olunarak hüküm kırılır ve mahkumiyet halinde cezanın infazının ertelenmesine karar verilir.
■ İnfaz aşamasında olan hükümler bakımından da bu fıkra hükümleri uygulanır.
■ Bu fıkra uyarınca infazın ertelenmesine karar verilmesi halinde mahkumiyete bağlı hak yoksunlukları uygulanmaz.”
(SÖZCÜ GAZETESİ)