Siyasi HaberSiyasi Haber

    Güncel Kalın

    Türkiye ve dünyada neler olup bitiyor ilk siz bilgi sahibi olun

    Göz attınız mı?

    Şehir hastaneleri (4): Sağlıkta emek sömürüsü

    2 Ağustos 2018

    ”Anlamlıysa ölüm, yaşamak kadar güzeldir”

    24 Ekim 2020

    İktidar koalisyonu çöktü!

    14 Eylül 2015

    İnsan çelişkisi mizahın hammaddesidir

    20 Mayıs 2019
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Haberler
      • Gündem
        • Ekonomi
        • Politika
        • Ortadoğu
        • Spor
        • Sağlık
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Haklar ve Özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen Hakları
        • Çocuk Hakları
      • Bilim Teknoloji
      • Kültür Sanat
    • Yazılar

      İnsanlık Suçu İşlenirken

      2 Ekim 2023

      El Tema!

      26 Eylül 2023

      Savas Tamtamlarına Karşı Halklarımız Barış İster!

      21 Eylül 2023

      Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC)

      19 Eylül 2023

      Güvenlik ve sürdürülebilirlik

      19 Eylül 2023
    • Yazarlar
    • Seçtiklerimiz
    • Söyleşiler
    • Dosyalar
    • Çeviriler
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » ‘Bu fotoğraftaki kadın benim annem’

    ‘Bu fotoğraftaki kadın benim annem’

    Ahmet Saymadi- Ahmet Saymadi23 Mayıs 20174 dk. okuma süresi
    Paylaş
    Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email
    Ahmet Saymadi yazdı: Zulüm bitmiyor. Ülkeyi sadece baskıyla, korkuyla yönetebileceklerini zannediyorlar! Ne yaparlarsa yapsınlar insanların susacağını zannediyorlar! Ancak bunun böyle gideceğini düşünüyorlarsa yanılıyorlar! Siz gideceksiniz ve yaptığınız her şeyin hesabını vereceksiniz! Çünkü bu korku ve ona eşlik eden zulüm, bir isyanı mayalıyor.

    Akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça OHAL KHK’larıyla işten atıldı. Kamu görevinden ihraç edildiler, özel okullarda da çalışamıyorlar, yurt dışına çıkamıyorlar, pasaportları iptal edildi. Muhtemelen başvuracakları başkaca işlere de ‘KHK ile ihraç edildikleri’ için alınmıyorlar. Onları açlığa mahkum edenler direnişten başka yol bırakmamış durumda. Onlar da hepimizin yüzünü ağrıtan bir direnişin içerisindeler. Bugün direnişlerinin 196. günü; açlık grevlerinin ise 76. günü. Bir haftadır Ankara Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önündeki direniş alanı saldırı altındaydı. Dün sabah ise evleri basıldı ve gözaltına alındılar. Polis gözaltıların ardından İnsan Hakları Anıtı’nı gözaltına aldı. Direnişi mekânsız bırakmak için. Gün boyunca diğer direnişçilere, desteğe gelenlere saldırdı.

    Bu hafta Ramazan ayı başlıyor. Ortada “ekmeği” için 75 gündür aç kalan insanlar varken; kimseye tuttukları orucun “açın halinden anlamak” olduğunu anlatamayacaklardı. Direnişi Ramazan ayı başlamadan bitirmeye çalışmalarının br sebebi de bu. 

    Polisin Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’yı gözaltına alma gerekçesi şöyle açıklandı: ‘‘Eylemleri ölüm orucuna dönebilir, Gezi Dienişi, Tekel İşçileri Direnişi benzeri eylemlere sebep olabilir.” Eski başbakan Ahmet Davutoğlu IŞİD’çiler için şöyle diyordu, ‘‘Türkiye’de intihar eylemi yapabilecek kişilerin belli bir listesi dahi var ama bunu gerçek bir eyleme dönüştürmedikçe tutuklayamazsınız’’ Konu IŞİD’çi cihatçılar olunca AKP’nin yaklaşımı buydu. Ama mesele işini, ekmeğini geri isteyen iki kamu emekçisi olunca işler değişiyor. Ortaya çıkaracakları ‘Etki’ sebebiyle bile saldırıya uğrayabiliyorlar.

    Ve anlaşılan o ki, ‘‘Türkiye’de bir heyula dolaşıyor, Gezi heyulası’’ Ne zaman bir toplumsal tepki oluşsa akıllarına bu ‘‘Gezi heyulası’’ geliyor. Çocuklara tecavüz yasasına tepkiler artınca da; Özgecan Aslan’ın uğradığı vahşetten sonra da; Ensar Vakfı’ndaki tecavüzün ortaya çıkmasından sonra da aynı korkuyu yaşamıştı AKP.

    Bu korkuyu yaşamasının hakkı var… Çünkü Gezi’de polisin akıllara kazınan şiddet görüntüleri ve halkı küçümseyen tavrı devam ediyor. Bazı anlar, bazı kareler, bazı fotoğraflar insanların aklına kazınıyor.

    Çocukluğumuzda akımıza kazınan en önemli sahnelerden birisi Filistin’deki Birinci İntifa’dan bir görüntüdür. Filistin’de İntifadanın başlamasının ardından, İsrail askerleri kendilerine taş atan iki Filistinli genci yakalar. Yakaladıkları iki genci dövdükten sonra ellerini bağlayıp ıssız bir alana götürürler ve elleri arkadan bağlı olan gençlerin kemiklerini taşla kırarlar. Bir İsrail’in askerinin elleri arkadan bağlı gencin, dirseğine taşla defalarca vurduğu an insanlık adına utanç vericidir.

    Bugün iktidarda olan İslamcılar İsrail zulmünü anlatmak için yıllarca bu görüntü üzerinden siyaset yaptı. Bugün benzer zulüm görüntüleri Türkiye’nin her yerinden geliyor. Zulmü uygulayan AKP, zulme uğrayan ise AKP’ye karşı çıkan muhalifler. Dünün ‘Mazlumları’ bugünün zalimi olmuş durumda.

    Dün Veli Saçılık’ın annesini yerlerde sürüklendiği, tekmelendiği görüntü de aklımıza kazındı. Kezban Anne’ye yapılanlar vicdanların çürümesinin en önemli görüntülerinden birisi. Bu zulmün görüntüsüne tanık olanların sessiz kalmasının imkanı yok. O yaşta bir insanı yerlerde sürüklemenin amacı ne olabilir? 

    Dün Semih Özakça’nın Annesi Sultan Özakça ve eşi Esra Özakça süresiz açlık grevine başladıklarını duyurdu. Ardından polis saldırdı. Semih Özakça’nın astım hastası eşi, gözaltı aracının içindeyken üzerine biber gazı sıkıldı. Zaten gözaltı aracında olan birisine biber gazı sıkmanın amacı ne olabilir!

    Dersim’de oğlunun kemiklerini almak, bir mezar yapmak için açlık grevi yaparak direnen Kemal Gün’e, oğlunun kemiklerinin verileceği açıklanmıştı. Valiliğin Dersim Barosu’na yaptığı bu açıklamanın üzerinden 6 gün geçti. Ölen bir insanın kemikleri neden 6 gün boyunca kargoda bekletilir? Kargoda bekletilecek bir şey midir bir insanın bedeninden kalan kemikler? Bir insana oğlunun kemiklerini vermemenin amacı ne olabilir? 

    Hazılı zulmün ardı arkası kesilmiyor. Ülkeyi sadece baskıyla ve korkuyla yönetebileceklerini zannediyorlar! Ne yaparlarsa yapsınlar insanların susacağını zannediyorlar! AKP’nin 7 Haziran yenilgisinden bu yana uyguladığı zulüm, insanlarda bir korku yaratmadı değil. Ancak bunun böyle gideceğini düşünüyorlarsa yanılıyorlar! Çünkü bu korku ve ona eşlik eden zulüm, bir isyanı mayalıyor… Siz gideceksiniz ve yaptığınız her şeyin hesabını vereceksiniz! 

    Kezban Anne’yi yere düşürdüğünüz an, O’nun sadece Veli Saçılık’ın annesi değil hepimizin annesi olduğunu duymanız, ‘‘Bu fotoğraftaki kadın benim annem’’ dememiz bu mayalanan isyanın en büyük göstergesidir. 

    KHK Nuriye Gülmen OHAL Semih Özakça
    Paylaş. Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email
    Önceki YazıHDP ve CHP’den Gülmen ve Özakça’nın tutuklanmasına tepki
    Sonraki Yazı Kerem Altıparmak: Gülmen ve Özakça’yı zorla beslemek için tutuklamış olabilirler

    İlgili Yazılar

    Altın Portakal’da KHK belgeseline sansür

    Güncel 23 Eylül 2023

    KHK ile ihraç edilen Mikail Bülbül göreve iade edildi

    Güncel 2 Eylül 2023

    Göreve iade edilen KHK’lı akademisyene fakülte yönetimi oda vermedi

    Güncel 20 Ağustos 2023
    Destek Ol
    Yazılar

    İnsanlık Suçu İşlenirken

    - Toros Korkmaz

    El Tema!

    - Betül Yangın

    Savas Tamtamlarına Karşı Halklarımız Barış İster!

    - Toros Korkmaz

    Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC)

    - Betül Yangın

    Güvenlik ve sürdürülebilirlik

    - Cengiz Onur

    Devlet sahipsiz mi, sahipleri kimler?

    - Hüsnü Gürbey
    Tarihten

    Arap İsyanı’nda yapısal değişim için öne sürülen talepler hâlâ geçerliliğini koruyor

    Arap isyanlarının yıl dönümü vesilesiyle sizler için derledik… Siyasi yozlaşma, ifade özgürlüğünün kısıtlanması, olağanüstü hal uygulamaları, kötü yaşam koşullarına karşı…

    Seçtiklerimiz

    Kerbela’ya çevirdiler, konteynere tıktılar, şimdi de parselliyorlar

    - Bahadır Özgür

    Tatik ve Papik (Տատիկ և Պապիկ)

    - Siyasi Haber

    Meksika’da sergilenen sahte uzaylıların gerçek hikayesi, uzaylılardan bile ilginç!

    - Çağrı Mert Bakırcı

    Meksika Kongresi’nde gösterilenler ‘uzaylı’ kalıntıları mı? Sunum yapan Jaime Maussan kimdir?

    - Siyasi Haber

    Sezgin Tanrıkulu gündeme getirmişti… Kuşkonar-Koçağılı ve Kulp: 1990’lı yılların delilli cinayetleri

    - Siyasi Haber

    Kürtler, Arap aşiretleri ve karmaşık bir hesaplaşma: Suriye’de neler oluyor?

    - Fehim Taştekin

    Güncel Kalın

    Son felişmelerden haberdar olmak için E-Bültenimize üye olun

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook Twitter YouTube
    Emek

    CHP’li Başevirgen: 8 ayda 71 bin 500 esnaf dükkanını kapattı

    2 Ekim 2023

    İngiltere’de doktorlar bir kez daha grevde: 85 bin sağlıkçı iş bıraktı

    2 Ekim 2023

    TABİB “norm kadro” talebiyle Kartal Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi

    30 Eylül 2023
    Kadın

    İstanbul Sözleşmesi Avrupa Birliği’nde yürürlüğe girdi

    2 Ekim 2023

    İran’da 9 ayda bin 700 kişi tutuklandı

    30 Eylül 2023

    ‘Feminist Gece Yürüyüşü’ne katıldıkları için yargılanan kadınlar beraat etti

    28 Eylül 2023
    © 2023 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Siyasi Haber / Künye
    • İletişim
    • Gizlilik Politikamız

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.