İzmir’in Bornova Belediyesi’nde çalışan 1400 işçi 11 Nisan’da grev kararı aldı. Genel-İş 7 No’lu Şube Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Nazlıoğlu, Bornova Belediyesi’nin işçilerle Toplu İş Sözleşmesi yapmaması üzerine bu kararı aldıklarını belirtti.
İzmir’in Bornova Belediyesi’nde taşeron olarak çalışırken, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kadroya geçen DİSK Genel İş İzmir 7 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, belediyenin toplu iş sözleşmesi görüşmelerini başlatmaması nedeniyle greve çıkma kararı aldı. Belediye ile sendika arasında uzlaşma sağlanamaması halinde yaklaşık 1400 işçi, 11 Nisan’da greve çıkacak. Bornova Belediyesi’nin park bahçeler, temizlik, fen işleri, sosyal ve kültür işleri gibi 20’ye yakın biriminde çalışan işçiler taleplerinin karşılanmasını bekliyor.
Yasal olarak toplu iş sözleşme yapmanın önünde bir engel olmamasına rağmen Bornova Belediyesi bürokratlarının kendileriyle masaya oturmadığını ifade eden Nazlıoğlu, hem AKP’nin çıkartmış olduğu bu KHK, hem Bornova Belediyesi’nin takınmış olduğu tavır işçileri açlık ve sefalete mahkum ediyor’’ dedi.
696 sayılı KHK sonrasında kendisiyle birlikte yaklaşık 1400 işçinin taşerondan Bornova Belediyesi’ne geçirildiğini ifade eden Nazlıoğlu, yaşadıkları süreci şöyle anlattı:
‘’KHK ile 2020 yılına kadar alınacak olan ikramiye zam ve diğer yardımlar belirlenmişti. Ancak yine aynı süreçte bu maddeler haricinde toplu iş sözleşmesi yapmanın önünde bir engel yoktu. Bakanlık bu maddelerin dışındaki maddeler için sendikaya yetki verdi. Aynı durumdaki işçiler için toplu sözleşmenin Türkiye’de ve İzmir’de pek çok belediyede yapılması da KHK ile 4+4 diye bağıtlanan sürecin dışındaki maddelerin görüşülmesinin önünde bir engel olmadığını bize gösterdi. Biz de yetkili sendika olarak örgütlü olduğumuz Bornova Belediyesi’nde Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerine hazırlandık. Ancak Bornova Belediyesi bürokratları bizimle sözleşme yapılamayacağını, bazı engellerin olduğunu belirten bir açıklama yaparak bizimle masaya oturmadı. Bunun yasal olmadığına dair gerekçeler sundular. CHP belediyesinin birçoğunda TİS görüşmeleri yapılıp olumlu sonuçlar da alınmasına rağmen Bornova Belediyesi bu tutumunda ısrar ediyor. Biz de grev kararını almak zorunda kaldık.’’
Asıl meşru olmayan işçieri yüzde 4 zamma mahkum etmektir
Gazete Duvar'dan Nuray Pehlivan'ın haberine göre, grev tarihinin seçim sonrasına tekabül ettiğini belirterek bu süreçte diyaloğa açık olduklarını dile getiren Nazlıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’CHP’nin iktidar olduğu bir yer Bornova Belediyesi. Onlardan daha demokrat bir tavır beklerdik. AKP’nin yasalarına, dayatmalarına mahkum olmamalarını beklerdik. Ama onlar bir kayyum belediyesi gibi davrandılar. O şekilde davrandıkları için de bizimle masaya oturmadılar. Bu yaptıklarını ekstra bürokratik kaygılanmalara bağlıyorum. Bornova Belediye Başkanlığı da bu kaygılara yenildi. Bazı meselelerin yasal olup olmadığına bakılır ama burada çok meşru bir durum söz konusu. Asıl meşru olmayan enflasyonun yüzde otuzların üstünde olduğu bir ülkede işçileri yüzde dört artışa mahkum etmektir. İşçiler sadece AKP’nin asgari ücrete yapmış olduğu zam farkını talep ediyor. Taşeronda devam etseydik, AKP’nin dayatmış olduğu kadro meselesi olmasaydı asgari ücrete gelen zam zaten bizlere yansıyacaktı. Hem AKP’nin çıkartmış olduğu bu KHK hem Bornova Belediyesi’nin takınmış olduğu tavır işçileri açlık ve sefalete mahkum ediyor.’’
‘Bizim grev tarihimiz seçim sonrasına tekabül ediyor. Bütün iyi niyetimizle bu yönetimle anlaşma yoluna gideceğiz. En azından bu yönetimle görüşmeyi sürdürmeyi, olmadığı takdirde yeni yönetime süre tanımayı düşündük. Umarım hangi parti ya da kişi olursa olsun yeni yönetimle birlikte süreç işçilerin lehine biter. Anlaşma sağlanamazsa 1400 işçinin greve gitmesi demek park bahçe işleri, sosyal kültürel anlamda birçok hizmetin aksaması anlamına gelir. Bu da Bornova’da hayatın durması demektir. Taleplerimiz karşılanmadığı takdirde 11 Nisan 2019 günü greve çıkmakta kararlıyız.”