Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü DİSK-AR, TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) Madde Fiyatları, TÜFE ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verileri üzerinden yaptığı hesaplamaya göre asgari ücret son 1 yılda gıdada alım gücünü yüzde 3.31 kaybetti. Asgari ücretli en büyük kaybı yataklı tedavi hizmetlerinde yüzde 10’luk oranla yaşadı.
Asgari ücretlinin alım gücünü en çok arttırdığı ürünler ise yüzde 19 ile telefon, faks gibi ekipmanlar oldu. Asgari ücretlinin alım gücü petrol fiyatlarında yaşanan gerileme sonucunda yüzde 14’lük oranla olmayan kişisel ulaştırma araçlarının işletiminde de arttı.
Geçtiğimiz yılın Kasım ayı ile bu yılın Kasım ayını karşılaştırdığımızda geliri bir önceki yıla göre yüzde 10.7 artan asgari ücretli geçen yıl 100 TL’ye yaptığı bir alışverişi bugün ancak 114.6 TL’ye yapabiliyor. Buna göre asgari ücretli mutfakta alım gücünü yüzde 3.31 yitirdi. Asgari ücretli gelirinin bütünü ile geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 60 ekmek (12 kg) daha az alabiliyor. Pirinçte kayıp ise yüzde 21.
Zeytinyağı asgari ücretlinin alım gücünü yüzde 13’lük bir değerle kaybettiği ürünlerden. Dana eti ve balık da alım gücünde kaybın yaşadığı gıda ürünleri arasında. Dana etinde kayıp 1.8 kg ile yüzde 6’yı bulurken, balık için kayıp 1 kg.
Süt yüzde 1.6, Beyaz Peynir yüzde 4.7 oranlık kayıp ile asgari ücretlinin süt ve süt ürünleri grubunda yoksullaştığı ürünler oldu. Tulum ve krem peynirde de alım gücü düştü. Buna karşın kaşar peynirinde alım gücü arttı.
Patates için alım gücü yüzde 7.6, kuru fasülye için yüzde 5.4, biber için yüzde 22 ile 28, mercimek için yüzde 23, bal için yüzde 5.2 oranında alım gücünü yitiren asgari ücretli meyvelerde de önemli kayıplar yaşadı. Elma yüzde 10, ayva yüzde 27, limon yüzde 13 ile en ciddi kaybın yaşadığı meyveler arasında yer aldı. Toplamda gıda ürünlerinin çoğunda alım gücü geriledi.
Asgari ücretlinin en ciddi kayıp yaşadığı harcama grubu ise yüzde 10 ile yataklı tedavi hizmetleri oldu. Sağlık sektörünün giderek piyasalaşması sonucunda bu tip hizmetlerin fiyatlarında yaşanan artışlar son derece can yakıcı bir hale gelebiliyor.
Asgari ücretlinin alım gücünün düştüğü toplu ulaşım araçları ise yüzde 26 ile şehir hatları vapurları ve yüzde 5 ile tramvay ücretleri. Diğer ulaşım araçlarında ise alım gücünde artış yaşandı.
Asgari ücret, her ne kadar enflasyon sepetinde yer alan pek çok madde karşısında alım gücünü artırmış görünse de başta gıda ürünleri olmak üzere en temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarında yaşanan yükselişler can yakmaya devam etti. Gıdanın enflasyon içerisinde yeterli ağırlığa sahip olmaması, enflasyon verilerinin asgari ücretin yaşadığı yoksulluğu örten bir nitelik göstermesine neden oldu.
Asgari ücretlinin alım gücünü en çok arttırdığı ürünler yüzde 19 ile telefon, faks gibi ekipmanlar ve yüzde 14 ile olmayan kişisel ulaştırma araçlarının işletimi.
Hükümet geçtiğimiz ay açıklanan Orta Vadeli Programı’nda (2015-2017) enflasyon hedefini de tanımlamıştı. Yukarıda ifade ettiğimiz gibi enflasyon verileri büyük oranda ücretler açısından da belirleyici oluyor. Enflasyona dayalı ücret artışlarının sokaktaki enflasyonla uyumsuzluğu, işçilerin alım gücünde resmi verilere yansımayan bir kayıp yaratmaktadır. Nitekim programda 2015 yılında gıda fiyatlarındaki artışın yüzde 9, genel enflasyonun yüzde 6,3, 2016 yılında gıda fiyatlarındaki artışın yüzde 8, genel enflasyonun yüzde 5 olacağı tahmin edilmektedir. Bu durum enflasyona dayalı ücret artışı halinde mutfaktaki alım gücünün 2 yılda yüzde 5 daha azalacağı anlamına gelmektedir.
Türkiye’de kişi başına düşen milli gelir 2014 yılı itibarıyla aylık 1800 TL’nin üzerindedir. 4 kişilik hane için işçilerin payına düşenin sadece birini talep etme en tabi hakkıdır. Hane başına milli gelirden düşen pay aylık en az 7 bin 200 liradır.
Ekonomik değerleri yaratan, tüm zenginliklerin kaynağı emektir. Ancak emeğe yarattığı zenginliklerden pay verilmemektedir. Asgari ücretteki artış 1977 yılından bu yana ekonomik büyüme oranında gerçekleşseydi bugün yaklaşık 1800 lira olacaktı.
2015 Yılı Bütçesi’nde Çumhurbaşkanlığı bütçesinin geçtiğimiz yıla göre neredeyse 2 katına çıkartılması gündemde. Bu ülkede tüm değerleri üretenler için daha düşük bir artış kabul edilemez. Asgari ücret artış oranı, bu dönem için Cumhurbaşkanlığı Bütçesi’nin artış oranına eşitlenmelidir. Bu rakam yaklaşık net 1800 liradır.
4 kişilik bir hane için açlık sınırı bin 283, yoksulluk sınırı 4 bin 57 lira Asgari ücret için belirlenmesi gereken gerçek tutar aslında yoksulluk sınırının üzerindedir. Yoksulluğa mahkum eden ücrete asgari ücret denmez! Asgari ücretlinin İki kişi çalışmasına rağmen çocuklarını yoksulluğa mahkum etmemesi için en az 1800 lira şarttır!
Türkiye’de eğitimden sağlığa her şey AKP hükümeti döneminde paralı hale getirilmiş durumdadır. Bu nedenle asgari ücret için “sosyal haklar şart”. Asgari ücretle çalışanlar için elektrik, su, doğalgaz kullanımı asgari ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmalıdır. İşe gidiş gelişlerde ulaşım ücretsiz olmalıdır. Eğitimde hiçbir ad altında para alınmamalı, eğitimin okul dışı giderleri devlet tarafından karşılanmalı, sağlık tümüyle parasız olmalıdır. Çalışanların çocuklarını bırakabilecekleri kamusal parasız kreş şarttır. Tüm bu taleplerimizin yanında en önemli taleplerimizden biri de asgari ücretin belirlenme sürecinde işçi sınıfının söz hakkıdır!
Asgari Ücret Tespit Komisyonu yıllardır bir ortaoyununa dönmüştür. Asgari ücretin belirlenmesi süreci bir toplu pazarlık süreci olarak ele alınmalıdır. Görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmeli, anlaşmazlık durumunda işçilerin üretimden gelen güçlerini kullanabilecekleri yasal zeminler oluşturulmalıdır.
Tablo 1. Seçilmiş Maddelerde Alım Gücü Kaybı
Kaynak: DİSK-AR