AKP, 14 Ağustos 2001’de kuruldu. AKP’nin hikayesi, “demokrasiyi” ağızlarından düşürmeyenlerin adım adım faşist bir rejim kurmaya doğru nasıl ilerlediklerinin, dün mazlum rolü oynayanların tiranlaşmalarının hikayesidir.
20 yıllık AKP İKTİDARI’nın HİKAYESİ… Parti içi demokrasi… Evrensel demokrasi prensipleri… Kuvvetler ayrılığı… Laflarını ağızlarından düşürmeyenlerin adım adım faşist bir rejim kurmaya doğru nasıl ilerlediklerinin hikayesidir…
Gelin birlikte hatırlayalım:
17 Aralık 1997: Refah Partisi’nin kapatılmasına olasılığına karşı Fazilet Partisi kuruldu.
16 Ocak 1998: Refah Partisi kapatıldı, parti kadroları Fazilet Partisi’ne katıldı.
“Yenilikçiler” ile “Gelenekçiler” arasındaki mücadele su yüzeyine çıktı.
“Yenilikçiler”: Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Abdüllatif Şener, Bülent Arınç…
“Gelenekçiler”: Necmettin Erbakan, Oğuzhan Asiltürk, Şevket Kazan, Recai Kutan…
Milli Görüş gömleğini çıkarttık diyen “Yenilikçiler”…
Necmettin Erbakan ve “aksaçlılar”a karşı parti içi demokrasiyi;
Avrupa Birliği’ni, evrensel demokrasi prensiplerini, kuvvetler ayrılığını;
Aktüel politikada ise “aşağıdakilerin”, “ezilenlerin”, “dışlananların”, “horlananların” haklarını savundukları iddiasıyla ortaya çıktılar…
Yani AKP çaya çorbaya “demokrasi” diye yola çıktı.
14 Mayıs 2000: Fazilet Partisi Kongresi
“Yenilikçilerin” başkan adayı Abdullah Gül (521 oy) “Gelenekçilerin” başkan adayı Recai Kutan (633 oy)
22 Haziran 2001: Fazilet Partisi Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı.
14 Ağustos 2001: Gelenekçiler ile yollarını ayıran Yenilikçiler AKP’yi kurdu. Abdullah Gül başkan oldu.
3 Kasım 2002: Genel Seçimler yapıldı. AKP 34,3 oyla 363 milletvekili çıkararak tek başına iktidara geldi.
9 Mart 2003: Tayyip Erdoğan ara seçimlerde Siirt milletvekili seçildi.
14 Mart 2003: Abdullah Gül Başbakanlıktan istifası üzerine Recep Tayyip Erdoğan başbakan oldu.
2003- 2010 yılları arası
AKP’nin DEMOKRASİYİ İSTİSMAR YILLARI
“Demokrasi bizim için bir tramvaydır.
İstediğimiz durağa gelince ineriz!”
(Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken…)
12 Eylül 2010: AKP bindiği demokrasi tramvayından inmeye karar veriyor.
Anayasa Referandumu değişiklikleri ile kuvvetler ayrılığına darbe vuruluyor.
Yargı yürütmenin kontrolüne giriyor.
12 Eylül 2010-31 Mayıs 2013 yılları arası…
Tayyip Erdoğan ve AKP İktidarı kaç çocuk doğurulacağından ne giyileceğine kadar her şeyi kontrol altına almaya çalışıyor. Var olan demokrasinin kırıntıları her geçen gün boğazlanıyor. Adım adım “TEK ADAM DİKTATÖRLÜĞÜ” kurulma yolunda ilerleniyor.
31 Mayıs 2013: Gezi Parkı Direnişi
Tek Adam’ın, Tayyip Erdoğan’ın hayatlarına, yaşam tarzlarına müdahalesine, demokrasiyi boğazlamasına karşı milyonlar Türkiye’nin her yerinde ayağa kalkıyor.
15 Haziran 2013: Tayyip Erdoğan Türkiye tarihinin tanık olduğu en demokratik gösterileri şiddetle bastırma emri veriyor.
Tayyip Erdoğan ve AKP İktidarı adım adım faşist bir rejim inşa etme yoluna giriyor.
7 Haziran 2015: Muhalefet seçimlerden başarıyla çıkıyor, AKP parlamento çoğunluğunu kaybediyor.
AKP, MHP ile ittifak kurarak seçim sonuçlarını tanımamak için savaş, provokasyon ve şiddet döneminin perdesini açıyor.
17 Temmuz 2015: Tayyip Erdoğan “Dolmabahçe Mutabakatını” tanımadığını açıklayarak “Çözüm Süreci”ne son verdi.
20 Temmuz 2015: Suruç’ta 33 kişi bombalı saldırıda hayatını kaybetti.
22 Temmuz 2015: Ceylanpınar provokasyonu.. İki polisin evinde öldürülmesi AKP tarafından savaşın gerekçesi haline getirildi.
10 Ekim 2015: Ankara Gar katliamı gerçekleşti. 103 kişi hayatını kaybetti.
8 Ekim 2015: HDP binalarına eş zamanlı saldırılar.
1 Kasım 2015: Genel Seçimler
Savaş, provokasyon, şiddet siyasetiyle AKP seçimlerden birinci parti olarak çıkıyor. AKP-MHP Faşist Bloku kuruluyor.
15 Temmuz 2016: Darbe Girişimi
Darbe girişimine bilinçli olarak yol veriliyor. Ardından girişim bastırılıp Olağanüstü Hal ilan edilerek faşist rejimin inşasına hız veriliyor.
16 Nisan 2017: Başkanlık Sistemi Referandumu
Faşizmin kurumsallaşmasının hukuki zemini tamamlanıyor.
2017-2021 yılları arası…
AKP faşist kurumsallaşmayı derinleştirmeye çalışıyor. Ancak AKP İktidarı adım adım siyasal hegemonyasını yitiriyor, toplumsal dayanakları zayıflıyor. Bütün kamuoyu yoklamaları AKP İktidarının son günlerine yaklaştığını gösteriyor.
20 yıllık AKP İKTİDARI’nın HİKAYESİ…
Parti içi demokrasi… Evrensel demokrasi prensipleri… Kuvvetler ayrılığı… Laflarını ağızlarından düşürmeyenlerin adım adım faşist bir rejim kurmaya doğru nasıl ilerlediklerinin hikayesidir…
20 yıllık AKP İKTİDARI’nın HİKAYESİ…
Dün mazlum rolü oynayanların tiranlaşmalarının hikayesidir.
20 yıllık AKP İKTİDARI’nın HİKAYESİ…
ÇAYA ÇORBAYA “DEMOKRASİ”DEN AKP FAŞİZMİNE İLERLEYİŞİN HİKAYESİDİR!