Maraş merkezli depremlerde 100 kişinin öldüğü 32 kişinin yaralandığı Hisami Apartmanı davasının duruşması Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Binanın müteahhitleri Mehmet Ali Korkut, Mehmet Meşe, Nurettin Özcan ve Ahmet Özcan’ın “bilinçli taksirle ölüme neden olmaktan” 22 yıl 6’şar ay hapis istemiyle tutuklu yargılandığı davanın duruşmasına sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya bağlandı. Sanık avukatları ile müştekiler ve avukatları duruşmada hazır bulundu.
Sadece 4 katı ruhsatlıymış
Mezopotamya Ajansı‘nın haberine göre, duruşmaya katılan mağdurlar, sanıklardan şikâyetçi oldu. Sanıklardan Nurettin Özcan’ın avukatı, binanın yapıldığı dönemde yıkılan bir bina nedeniyle Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nden alınan denetim raporunu mahkemeye sundu. Söz konusu dönemde belediyenin binanın zemin artı 4 kat yönünde inşaat ruhsatını verdiği ancak binanın zemin artı 9 kat çıktığı anlaşılan raporda, binanın sağlamlığı için Fırat Üniversitesi’nden bilirkişi raporu istendiği bilgisi yer aldı.
Mahkeme başkanı, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nden istediği belgelerin kendilerinde bulunmadığı, Rezan Belediyesi’nde bulunduğu yönünde bildirimde bulunduğunu ancak AKP’li Rezan Belediyesinin binanın güçlendirilmesine ilişkin Fırat Üniversitesi’nin hazırladığı öne sürülen rapor ve diğer konularda bilgi ve belgeleri mahkemeye göndermediğini belirtti.
Sanıklar tahliye talep etti
Söz alan iddia makamı sanıkların tutukluluğunun devamı yönünde karar verilmesini istedi. Tutukluluğa karşı söz verilen sanıklardan Mehmet Ali Korkut, Nurettin Özcan, Mehmet Meşe, yaşlarına ve sağlık sorunlarına dikkati çekerek, adli kontrol tedbirleri kapsamında tahliye edilmelerini istedi. Sanık Ahmet Özcan ise binada ortaklığının bulunmadığını kardeşi Nurettin Özcan’la sadece işlettikleri bir lokantada ortak olduklarını savunarak, beraatını ve tahliyesini talep etti.
Mağdurların avukatlarında Yasin Karadeniz, sanık Nurettin Özcan’ın soruşturma aşamasındaki beyanında yaptığı Akar-1 Apartmanı’nın sağlam olduğunu belirttiğini ancak o apartmanın da ağır hasarlı olduğu için depremden sonra yıktırıldığını hatırlatarak, sanıkların tutukluluğunun devamı yönünde karar verilmesini istedi. Sanık avukatları ise deprem sonrası 9 Eylül Üniversitesi’nden alınan raporun bilimsel olmadığını, makale şeklinde olduğunu savundu.
Belediye belgeleri göndermedi
Sanık Nurettin Özcan’ın avukatı ise müvekkilinin söz konusu inşaatta ortaklığının bulunmadığını, binanın ana yapısını tamamlayan müteahhitlerin kaçmasıyla bina maliklerinin binanın ince işlerini yaptığını, müvekkilinin de öyle yaptığını savundu. Hisami Apartmanı yanında bulunan bir binanın o dönemde kendiliğinden çöktüğü ve binanın zarar görüp görmediği yönünde belediyeden o dönem müvekkilleri ve kat maliklerin denetim talep ettiğini aktaran sanık avukatı, denetimde, binanın 4 kat yapı ruhsatının bulunduğu, binanın zarar görüp görmediğinin tespiti için Fırat Üniversitesi’nden rapor istediğini söyledi.
Fırat Üniversitesi’nin düzenlediği rapor doğrultusunda kolon ve kirişlerin güçlendirildiğini, buna dair rapor ve değer belgelerin belediye sunulduğunu söyleyen sanık avukatı, belediyeden istenilen bu belgelerin gönderilmediğini ifade ederek, bu belgelerin istenmesine karar verilmesini talep etti.
Sanık avukatları müvekkillerinin sağlık sorunları ve toplanmış olan delileri karatma imkânları bulunmaması nedeniyle tahliyelerini talep etti.
Belediye yetkililerine suç duyurusu ihtarı
Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar veren mahkeme, 100 kişinin öldüğü Hisami Apartmanı’na ilişkin bilgileri göndermeyen Rezan Belediyesi’ne 2 hafta içerisinde belgeleri göndermesi için ihtarda bulunmasına karar verdi. Bilgilerin gelmemesi durumunda ara karar kurularak, belediyedeki ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunmasına karar veren mahkeme, duruşmayı 9 Mayıs’a erteledi.