Mersin’in Akdeniz ilçesinde AKP’ye verilecek en iyi cevap, 16 Nisan referandumunda AKP’ye ‘HAYIR’ diyen yüzde 67’nin, en güçlü aday olan HDP’nin arkasında birleşmesidir.
FIRAT ALPER GEDİK – 29 Mart 2019
HDP’nin 31 Mart yerel seçimleri için stratejisini, ‘‘Kayyumları kovmak, AKP-MHP darbe rejimini geriletmek’’ olarak açıkladı. Bu bağlamda, doğuda kayyum atanan tüm yerellerde aday çıkarırken, batıda ise AKP-MHP bloğunu zayıflatma stratejisi kapsamında seçmenin serbest bıraktı. Doğuda seçmenin adresi HDP olurken, Urfa’da Saadet Partisi, Gaziantep’te DSP oldu. Seçmenin batıda kafası karışık olsa da çoğunlukla CHP adaylarına bir teveccüh gösterildiği görülüyor. Hapisteki Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın yolladığı mesajlar da durumu perçinledi. HDP seçmeni sandığa gidecek.
Batı illerinde birçok yerde HDP’nin adayı yokken HDP’nin batı illerindeki tek belediyesi olması hasebiyle Akdeniz ilçesi oldukça önemli bir yerde duruyor. Selahattin Demirtaş cezaevinden yaptığı açıklamada da, Akdeniz ilçesine özel olarak değinmişti. Demirtaş açıklamasında, "Mersin Akdeniz adaylarımız Emine Şilan Yüksekkaya ve Reşat Aşan şahsında tüm halkımızın tereddütsüz bir şekilde HDP'nin arkasında duracağına, kayyım politikasına karşı demokrasinin yanında olacağına yürekten inanıyor, hepinize sıcak selam, sevgilerimi gönderiyorum." dedi.
HDP Mersin Büyükşehir’de aday çıkarmadığı gibi, merkez ilçelerden olan Toroslar ve Yenişehir’de de aday çıkarmadı. Ancak kayyum atanan Akdeniz’de, ‘‘Kayyumları kovacağız’’ şiarıyla aday çıkardı. HDP Akdeniz ilçede Eşbaşkan adaylıklarına Emine Şilan Yüksekkaya ve Alâeddin Erdoğan gösterilmişti. Ancak Alâeddin Erdoğan’ın adaylığı YSK tarafından reddedildi. Erdoğan’ın yerine Reşat Aşan aday gösterildi.
Mersin Büyükşehir’de HDP’nin aday göstermemesi CHP adayı Vahap Seçer’in elini güçlendirirken, CHP’nin Akdeniz’de aday çıkarması, HDP’nin elini güçlendiren bir hamle olmadı.
2014 yerel seçimlerinde Akdeniz ilçesinde BDP 44.398 oy ve yüzde 29,8 oranla alarak seçimleri almıştı. BDP’yi 44.228 oy ve yüzde 29,6 oy oranıyla CHP takip etmişti. AKP ise 36.516 oy ve 24,5 oranla üçüncü sırada kalmıştı.
16 Nisan 2017 referandumunda ise Hayır cephesi 103.123 oyla ve yüzde 67.27 orana ulaşmış. Evet cephesi ise 50.166 oyla 32.73 oranında kalmıştı.. Hayır cephesi referandumda büyük fark atarak, Evet cephesini ikiye katlamıştı.
24 Haziran 2018 genel seçimlerinde ise HDP 53.405 oyla, yüzde 35 ; Cumhur ittifakı 50.552 oyla yüzde 33,2 almış ; Millet İttifakı ise yüzde 47.126 oyla yüzde 30,9 almıştı.
2014 genel seçimleri, 2016 referandumu, 24 Haziran seçimleri açık ve net gösteriyor, Akdeniz ilçesinde sağduyu galip geldiğinde AKP’nin Akdeniz ilçesini kazanması imkansız.
AKP, bir yandan ‘‘Seçilseler de kayyum atarız’’ diye propaganda yapıyor. Ancak benzer tehditleri artık Ankara adayı Mansur Yavaş için de yapıyor. İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu için de yapıyor. Yerel seçimlere yaklaşırken AKP her yerde, güçlü rakipler için, ‘‘Seçilmesinin bedeli olur’’ diyor. Hiçbir yerde, bu tehdidi dikkate alarak siyaset yapılamaz. İstanbul’da Ekrem İmamoğlu, Ankara’da Mansur Yavaş nasıl bir tehdit altındaysa Akdeniz belediyesi de aynı tehdit altında.
O sebeple AKP’ye verilecek en iyi cevap, 16 Nisan referandumunda AKP’ye ‘HAYIR’ diyen yüzde 67’nin, en güçlü aday olan HDP’nin arkasında birleşmesidir…