ABD’de liman işçilerinin grevi geçici anlaşmaya varılmasıyla üçüncü günde son buldu.
Ülkenin doğu yakasındaki limanlarda çalışan yaklaşık 45 bin işçiyi temsil eden Uluslararası Liman İşçileri Sendikası (ILA) ile denizcilik şirketlerini temsil eden Birleşik Devletler Denizcilik İttifakı (USMX) yaptıkları ortak açıklamada ücretler konusunda geçici bir anlaşmaya varıldığını duyurdu.
Toplu sözleşmesi 30 Eylül tarihinde son bulan işçiler ücret zammı ve otomasyona karşı istihdam koruyucu önlemler konusundaki taleplerinin kabul edilmemesi nedeniyle 1 Ekim’de süresiz greve çıkmıştı.
ILA ve USMX’nin ortak açıklamasında sözleşmeye ilişkin müzakerelere zaman tanımak amacıyla tarafların mevcut sözleşmeyi 15 Ocak 2025’e kadar uzatmayı ve çözülmemiş konuları müzakere etmek üzere pazarlık masasına dönmeyi kabul ettiği kaydedildi.
Açıklamada sözleşme kapsamındaki tüm çalışmaların yeniden başlayacağı bildirildi.
ABD basınında yer alan haberlerde, geçici anlaşmanın 6 yıl boyunca yaklaşık yüzde 61,5 oranında ücret artışına yönelik olduğu aktarıldı. Öte yandan limanlarda otomasyona geçilmesi sonucu işten çıkarmalara karşı işçilerin iş güvencesi talebiyle ilgili halen bir anlaşma sağlanmadığı belirtiliyor.
Kasımdaki başkanlık seçimleri öncesinde başlayan grevin kısa sürede sona ermesi ABD Başkanı Joe Biden tarafından memnuniyetle karşılandı. Biden yaptığı açıklamada ILA ve USMX’i tebrik ederek “Bugün rekor ücret ve kolektif pazarlık sürecinin uzatılması konusunda varılan geçici anlaşma, güçlü bir sözleşmeye doğru kritik bir ilerlemeyi temsil ediyor” dedi.
Ne olmuştu?
ABD’nin doğusunda ve güneyinde bulunan limanlarda çalışan işçiler, maaş artışı ve otomasyon konularında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle Salı günü süresiz greve başlamıştı.
İşçiler, 6 yıllık dönemde yüzde 77 oranında ücret artışı talep ederken, şirketler ise bu oranı yüzde 50’de tutmuştu.
Sendikanın 1977’den bu yana ilk kez başlattığı ve Maine’den Texas’a onlarca eyalette 36 limana yansıyan grev, sevkiyatları olumsuz etkilemişti.
Grevin uzun sürmesi halinde deniz taşımacılığına talebin arttığı Noel öncesinde rafların boş kalması ve on binlerce işçinin seçim döneminde grevde olmasının Biden yönetimini sıkıştıracağı yorumları yapılıyordu.
Öte yandan sendika grevin askeri kargo operasyonlarını etkilemeyeceğini açıklamış, Beyaz Saray da “ulusal refah ve güvenliğe tehdit” oluştuğu takdirde federal hükümete grev yasaklama hakkını veren Taft-Hartley yasasını uygulamayacağını duyurmuştu.