ABD medyasında yer alan haberlere göre, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın devrilmesi, İsrail’in sınırlarını bir kez daha “yeniden şekillendirebilecek” bir durum yarattı. Esad’ın devrilmesiyle birlikte İsrail, hızla 50 yıl boyunca askeri birliklerin bulunmadığı tampon bölgenin Suriye tarafına geçti.
Netanyahu, bu hamleyi “savunma amaçlı ve geçici” olarak nitelendirirken, “Suriye içinde güç mücadelesi veren gruplardan hiçbirinin İsrail’i tehdit etmediğinden emin olmayı amaçladığını” vurguladı. Tampon bölgenin Suriye tarafına yaptığı dünkü ziyarette Netanyahu, İsrail’in bir süre daha kalmayı planladığının altını çizdi. Hermon Dağı’nın Suriye’ye tarafında yaptığı konuşmada Netanyahu, İsrail askerlerinin; “İsrail’in, güvenliğini sağlayacak başka bir düzenleme bulunana kadar bölgede kalacağını” belirtti.
İsrail’in Suriye’deki varlığı uluslararası tepkilere yol açtı
Suriye’deki muhalifler, 8 Aralık’ta Esad’ı devirirken, İsrail askeri güçleri, 1973 Orta Doğu savaşından sonra kurulan tampon bölgenin Suriye tarafına geçmişti. O zamandan bu yana İsrail, bu bölgeyi ve Suriye’nin iç kesimlerindeki hedefleri kontrol ediyor. İsrail, bu hamlenin geçici olduğunu belirtse de bölgedeki varlığı Mısır, Türkiye ve Suudi Arabistan’ın yanı sıra Birleşmiş Milletler’in (BM) de uluslararası tepkisini aldı.
El-Şara: ‘Suriye, İsrail ile askeri bir çatışma peşinde değil’
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Suriye’de çıkarları olan tüm ülkeleri “yeni çatışmalara yol açmadığımızdan emin olmaya” çağırdı. Geçici Suriye hükümeti, İsrail’in Suriye topraklarındaki ilerleyişini BM Güvenlik Konseyi’ne şikayet etti.