ABD’de başkan seçilen Donald Trump’ın 20 Ocak’ta göreve başlamasıyla spot ışıklarının çevrileceği Asya Pasifik’ten beklenmedik bir haber geldi. Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, yerel saatle gece vakti acil bir toplantı düzenlemesinin ardından, televizyonda aniden canlı yayın yaptı.
Kendisine karşı azil süreci başlatma girişimleri nedeniyle iktidarın felç edilmesi tehdidinin bulunduğunu iddia eden Yoon, özgür ve anayasal düzeni korumak için ülkede acilen sıkıyönetim ilan etmekten başka çaresinin olmadığını savundu.
Muhalefeti hükümeti felç etmek, parlamentoyu rehin almak ve Kuzey Kore’ye sempati duyarak devlet karşıtı faaliyetlerde bulunmakla suçlayan Yoon, parlamentoda çoğunluğu elinde bulunduran muhalefetteki Demokrat Parti’nin bu hafta en üst düzey savcılardan bazılarının görevden alınması yönünde önerge vermesi ve hükümetin bütçe teklifini reddetmesi gibi demokratik hareketlerini kanıt olarak gösterdi.
Yoon, “Özgür Kore Cumhuriyeti’ni Kuzey Kore komünist güçlerinin tehdidinden korumak, halkımızın özgürlüğünü ve mutluluğunu yağmalayan aşağılık Kuzey Kore yanlısı devlet karşıtı güçleri ortadan kaldırmak ve özgür anayasal düzeni korumak için sıkıyönetim ilan ediyorum” dedi.
Güney Kore parlamentosuna girişler engellenirken, Savunma Bakanlığı, “kilit komutanlarla” toplantı açıklaması yaptı. Ardından Genelkurmay Başkanı Park An-su’nun sıkıyönetim komutanı atanmasıyla indirilen demir yumruğun içindekiler dökülmeye başladı: Parlamento ve siyasi partilerin askıya alındığı, tüm siyasi faaliyetler, toplanma, gösteri, protestonun yasaklandığı, tüm medya organlarının hükümetin kontrolü altına alındığı açıklandı. Sıkıyönetim yasaklarını ihlal edenler, herhangi bir uyarı yapılmadan yakalanacak.
Başkent Seul sokaklarında askerler zırhlı araçlarla devriye gezerken, anamuhalefetteki Demokratik Parti, sıkıyönetim yasaklarının ihlali anlamına gelen bir adım atarak, milletvekillerini girişlerin kapatıldığı parlamentoda toplanmaya çağırdı. Demokratik Parti lideri Lee Jae-myung, Yoon’un sıkıyönetim ilanının anayasaya aykırı olduğunu ve parlamentonun kararı geçersiz kılmaya çalışacağını söyledi.
Bunun üzerine Güney Kore Silahlı Kuvvetleri parlamentoyu istila etti. Çatısında askeri helikopterlerin kol gezdiği parlamento yerleşkesine yürüyerek giren askerler, parlamentonun içine konuşlandı.