SEÇTİKLERİMİZ – Bahadır ÖZGÜR Gazete Duvar için yazdı: Bursalı bir avuç köylü, madenciye karşı tarlasını savunmak için koşturduğunda, küresel bir emtia simsarının da av sahasına dalmış oldu. Maruz kaldığı şiddetin ardında, yerli bir şirketin nazik beylerinden başlayıp, bu simsara uzanan acımasız bir soygun zinciri yatıyor.
Bursa’nın Yenişehir İlçesi’ne bağlı Kirazlıyayla köylüleri bir süredir maden şirketine karşı ayaktalar. Tarım arazilerini ve su kaynaklarını zehirleyecek atık havuzuna karşı direniyorlar. Jandarmayla göğüs göğüse mücadele veriyor, itilip kakılıyorlar. Devlet, madenin önünde çelikten bariyer olmuş, bir avuç köylüyü ezmek için uğraşıp duruyor.
Ne yaptı köylüler peki? Cemse cemse jandarma, kimin malının başında nöbet tutuyor? Bu denli hoyratlığın, aceleciliğin sebebi ne?
Yer altı zenginliklerini kimlerin yağmaladığını anlattığı Latin Amerika’nın Kesik Damarları kitabında Eduardo Galeano, “Her şey, bütün her şey; toprak ve tüm ürünleri, zengin madenlerle dolu toprak altı, insanlar, insanların üretim ve tüketim güçleri, tüm doğal ve insani kaynaklar… kapitalizmin evrensel çarklarına zincirlenişleri göz önüne alınarak dışardan belirlenmiştir” der. Ve art arda gelen bağımlılıkların neredeyse sonsuz bir zincir oluşturduğunu söyler.
Kirazlıyayla köylüleri de böylesine bir zincire taş koyuyorlar şimdi. Çevre konularını yakından izleyen gazeteci Pelin Cengiz’in madenle ilgili verdiği bilgilerden de yararlanarak, gelin bu zinciri takip edelim. Bakalım ucu nerelere ulaşacak…
***
Meyra Madencilik, maden sahasına kurşun-çinko-bakırı zenginleştirecek bir tesis kurmak istiyor. Pandemi günlerinde sokağa çıkma yasağını fırsat bilip, yüzlerce ağacı katletti. Köylülerin isyanı da böyle patladı.
Oysa şirket, 8 Şubat 2020 günü düzenlediği ‘ikna toplantısı’nda bambaşka şeyler söylüyordu. Şehit Astsubay Ömer Halisdemir Kültür Merkezi’ndeki toplantıya kaymakam, belediye başkanı, Çevre Bakanlığı İl Müdürü, AKP İlçe Başkanı da katıldı. Şirket yetkilisi Mustafa Zengin, burada 1895’ten beri madencilik yapıldığından bahsetti. ODTÜ Maden Mühendisliği Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ali İhsan Arol, 1972’den beri bu işe kafa yorduğunu, doğru madencilik yapılmasının ekonomik bağımsızlık açısından önemli olduğunu anlattı. İnşaat mühendisi Mehmet Acu, DSİ’deki deneyimini referans gösterip, devletin barajını nasıl sağlam yaptılarsa, buradaki tesisin de öyle olacağının sözünü verdi.
Düzgün kılıklı, kariyerli bu nazik beyler; zenginlik ve duyarlılık akan nefis bir manzara sunuyordu doğrusu. Kimse bir soygunun parçası olduklarını kolayca söyleyemezdi. Lakin köylüler ağaçlarını, tarlalarını korumak için koştuklarında, aslında bir simsarın da av sahasına dalmışlardı.
***
Meyra Madencilik’i 2012’de üç mühendis kurdu. 2013’te kurşun, bakır, çinko ocakları işletmeye başladılar. 2018’de şirketin yüzde 60’ını Delta Star Enerji satın aldı. Kimdi bu Delta?
Bahadır ÖZGÜR’ün Gazete Duvar’daki yazısının tamamını okumak için TIKLAYINIZ