SEÇTİKLERİMİZ – İrfan AKTAN Gazete Duvar için yazdı: Bu ülkede Kürtler bakan, başbakan ve “hatta” cumhurbaşkanı “bile” olabiliyor. Eskiden bu cümleye, “evet ama Kürt kimliğini inkâr etmesi, saklaması, yahut öne çıkarmaması kaydıyla” diye yanıt verilirdi. Fakat geçen hafta elime geçen bir araştırma, artık bu yanıtın da hükmünü yitirdiğini çarpıcı bi
Bu ülkede Kürtler bakan, başbakan ve “hatta” cumhurbaşkanı “bile” olabiliyor. Eskiden bu cümleye, “evet ama Kürt kimliğini inkâr etmesi, saklaması, yahut öne çıkarmaması kaydıyla” diye yanıt verilirdi. Fakat geçen hafta elime geçen bir araştırma, artık bu yanıtın da hükmünü yitirdiğini çarpıcı bir biçimde gösteriyor.
Kendisi de devlet kademelerinde çeşitli engellemelerle karşılaşmış olan Dr. Nurettin Aydın, karantina günlerinde oturmuş ve açık kaynaklardan hükümet kabinesindeki tüm bakanların, bakan yardımcılarının, bürokrasinin üst kademelerinde yer alan genel müdürlerin, büyükelçilerin, valilerin, kaymakamların, emniyet müdürlerinin, bağlı bulundukları kurumların web siteleri üzerinden özgeçmişlerini mercek altına almış, esas olarak da doğum yerlerine bakmış.
Aydın, Mayıs 2020 tarihinde yaptığı, dolayısıyla en güncel verilere dayanan araştırmasını “Devlet Kademelerinde Kürtler” başlığıyla kitaplaştırmış ve İnternet’ten de ücretsiz erişime açmış.
Peki Nurettin Aydın, bu önemli çalışmayı tamamladıktan sonra nasıl bir tabloyla karşılaşmış? Yanıtını, kitabın önsözünde şöyle özetliyor: “Bu araştırmayı yaptıktan sonra, karşıma çıkan tabloyu görünce, bu verileri yayınlayıp yayınlamama konusunda çok düşündüm. Doğrusu korktum. Başıma geleceklerden korktum. Eşimle defalarca değerlendirdim, yakın arkadaşlarıma danıştım, bundan dolayı soruşturmaya uğrayabileceğimi, suçlanabileceğimi, işimden olabileceğimi, içeri atılabileceğimi, bu riskin yüksekliğini konuştuk.”
Aydın, yaptığı çalışmaya peşinen şu şerhi düşmüş: “Devletin önemli makamlarına atanmış yöneticilerin Kürt kökenli olup olmadıklarının bilgisine (%100 güvenli olmasa da en iyi ihtimal ile) doğum yeri bilgisi üzerinden ulaşılabilir. Örneğin Trabzon doğumlu birini (%100 doğru olmasa da büyük ihtimal ile) Türk kökenli, Hakkari doğumlu birinin de (yine %100 doğru olmasa da büyük ihtimal ile) Kürt kökenli olacağı varsayılmıştır.”
Yani özgeçmişinde Trabzon yazıldığı halde, elbette kişi Kürt veya başka bir etnisiteden olabilir. Aydın, bu şerhe rağmen, ortaya çıkan tablonun hiç de tesadüf olmadığını kitabı boyunca sık sık vurguluyor. Zaten yukarıdaki linki tıklayıp Aydın’ın araştırmasını ve izlediği araştırma yöntemini görebilirsiniz. O yüzden bu bahsi hızla geçip yazarın ulaştığı bilgilere bakalım.
BAKANLIK VE GENEL MÜDÜRLÜKLERDE KÜRTLER
Dediğim gibi, Aydın’ın ulaştığı veriler çok yakın tarihli, bir ay kadar öncesine, mayıs ayına dayanıyor. Buna göre halihazırda hükümet kabinesindeki 16 bakanın doğum yerleri şu şekilde:
Aydın’ın yorumu şu şekilde: “Yukarıdaki tabloda 16 bakanın doğum yerleri var. Aralarında Doğu ve Güneydoğu illerinden, yani Kürt kökenli vatandaşların yoğunlukta olduğu illerden kimse yok. Peki, başka illerden doğmuş olup da yine de Kürt kökenli olan kimse var mı? Bilindiği kadarıyla yok. Yani Kabinede hiçbir Kürt yok.”
Gerçi Sağlık Bakanı’nın Konya Kürtlerinden olduğuna dair söylentiler var ama bunun bile meçhul olması, aslında ayrı bir hadise. Sonuçta hepi-topu 16 bakan var ve mevcut kabinede, “muhtemelen” biri hariç, hiç Kürt olmayabilir. Üstelik bu bir tesadüf de olabilir. Nurettin Aydın da bu değerlendirmeyi yaparak, bakan yardımcılarının özgeçmişlerine bakarak sınama ihtiyacı duymuş.
54 bakan yardımcısı içinde Şanlıurfalı 2, Gaziantepli 1, Elazığlı 1 olmak üzere sadece 4 “Doğu doğumlu” var ama onların da, tıpkı Sağlık Bakanı gibi, Kürt olup olmadığı net değil. Fakat Diyarbakırlı, Vanlı, Hakkarili, Bingöllü, Bitlisli, Batmanlı, Şırnaklı, Malatyalı, Ağrılı, Karslı vs, tek bir bakan yardımcısı yokken, Trabzonlu 7 bakan yardımcısı olmasına dikkat çekiyor Aydın.