Türkiye’de her gün en az üç kadının ailelerindeki erkekler tarafından öldürülmesini, çocukların “kutsal aile” mekanlarında ya da kuran kurslarında istismar edilmesi ya da öldürülmesini “alkol”e bağlayan AKP’li Cumhurbaşkanı, uyuşturucunun ilkokul çağındaki çocuklara kadar inmesi, uyuşturucu kaçakçılığı ve kara para aklamada Türkiye’nin merkez konuma gelmesi konusunda henüz bir laf etmedi.
Darbe girişimi sonrasında yarı sistemindeki tasfiyelerin, yerlerine MHP’ye yakın kadroların getirilmesi, hükümet ve yargı mensuplarının uyuşturucu çeteleriyle yakın ilişkisi, İçişleri bakanının “gereği yapıldı” diyerek yakalanan uyuşturucu çetelerinin arka kapıdan salıverilmesi, iktidar ortağı MHP tarafından çete liderlerinin ziyaretleri de AKP’li Cumhurbaşkanının gündemine henüz girmedi.
Dr. İmdat Öner, Halil Çavuş, Ömer Güler ve Mustafa Enes Esen tarafından “Küresel Kokain Kaçakçılığında Türkiye’nin Artış Gösteren Rolü” başlıklı bir rapor yayınlandı. 17 Eylül 2024’te yayınlanan rapora göre, Türkiye son on yılda kokain kaçakçılığı ve organize suç için yükselen bir pazar konumunda.
Uyuşturucu kaçakçılığını yürüten unsurların Avrupa’ya kokain akışını aktif olarak sağladığına, Türkiye’de kokain kullanımının arttığına ve suç artışında uyuşturucunun rolüne, bulguların Türkiye üzerinden kokain kaçakçılığının, birçok ülkeyi ve uluslararası organize suç gruplarını kapsayan milyarlarca dolarlık bir iş haline geldiğini ve çok yüksek karlar elde edildiğine dikkat çekiliyor ve tehdide karşı koymak için etkili önlemlere acil ihtiyaç duyulduğu vurgulanıyor. Türkiyeli uyuşturucu kaçakçılarının yalnızca kokain ticaretiyle değil, aynı zamanda metamfetamin, amfetamin, eroin ve diğer sentetik ve doğal uyuşturucularla da uğraştığı belirtiliyor.
Raporda, Türkiye’nin kara ekonomi ve uyuşturucu kaçakçılığı için güvenli bir liman olarak popülerlik kazandığını yanı sıra Türkiye’den kokain sevkiyatının rekor seviyelere ulaştığı iddia edildi.
Hukukun üstünlüğü zedelendi, MHP suç örgütleriyle ilişkili
Hukukun üstünlüğünün zayıflaması, siyasi ittifaklar, yargı yolsuzluğu ve kolluk kuvvetlerinin uzlaşıya varması, Türkiye’nin yasadışı uyuşturucu ticaretindeki rolünün artmasına katkıda bulunmuştur denilen Rapora göre;
AKP iktidarının sık sık çıkardığı vergi affı, uyuşturucu kaçakçılığına bulaşmış suçluların, meşru servet adı altında elde ettikleri geliri aklamalarına olanak sağlıyor.
Türkiye’nin varlıklı yabancılara yönelik müsamahakar oturma ve vatandaşlık yasaları ve Türkiye vatandaşlığını almış olanları iade etmeyi reddetmesi, ülkeyi kendi ülkelerinde kovuşturmadan kaçmaya çalışan suçlular için bir cennet haline getirdi.
Türkiye’de yasal normların aşınması ve zayıflamış ceza adaleti kurumları, yasadışı uyuşturucu kaçakçılığı da dahil olmak üzere yasadışı faaliyetlerin tespit ve cezalandırılma riskinin azalmasıyla gelişebileceği bir ortam yarattı.
Organize suç gruplarının uyuşturucu kaçakçılığındaki rolüne de dikkat çekilen raporda, bu suç gruplarının AKP’nin iktidar ortağı olan MHP ile ilişkisi üzerinde de duruluyor. Bu grupların, elde edilen bulgular üzerinden Latin Amerika kartelleriyle kokain kaçakçılığı bağlantıları kurmada kilit oyuncular olarak ortaya çıktığı vurgulanıyor.
Kokainin Avrupa’ya hava, deniz ve kara yoluyla taşındığını, “baskın ve en önemli rotanın deniz” olduğunu belirleyen raporda, uyuşturucu kaçakçılığında 2017’den bu yana ciddi bir artış olduğuna, yalnızca onda birinin ele geçirildiğine dikkat çekiliyor.
Vergi affı programları ile kara para aklanıyor
Rapor, Türkiye’de kara para aklamaya karşı müsamaha gösterildiğine, AKP hükümetinin sık sık uyguladığı vergi affı programlarının, Latin Amerika uyuşturucu kaçakçılığına karışan kişilerden önemli ilgi gördüğüne, vergi affı programı sayesinde yasadışı gelirlerin Türkiye’ye hiçbir engele takılmadan transfer edilebildiğine de sunduğu örneklerle ele alıyor.
Rapora göre, “Kokain, yıllık milyarlarca dolara ulaşan ülkenin uyuşturucu ticaretinin sadece bir boyutu. Uzmanlar, Türkiye’nin kara ekonomisinin 25 ila 60 milyar dolar arasında olduğunu tahmin ediyor. Latin Amerika’da Türk yapımı silahların son zamanlarda yayılması, ülkenin yasadışı faaliyetlerinin uyuşturucu kaçakçılığıyla sınırlı olmayabileceğini gösteriyor.
(Siyasi Haber)