İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu; 652. F Oturması’nda İdare ve Gözlem Kurulu’nun hukuka aykırı uygulamaları ile hasta mahpusların hayatlarının risk altında olduğunu söyledi. İHD İstanbul Hapishane Komisyonu tahliye hakkı kazanmasına rağmen İdare ve Gözlem Kurulu’nun o tarihte toplanamaması nedeniyle hapishanede kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Abdülmelik Okyay’ın durumunu hatırlatarak hapishaneleri ölüm evine çeviren uygulamalar karşısında mücadele edeceklerini duyurdu.
İHD İstanbul Hapishane Komisyonu bu hafta; halen Beşiri T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde tutulmakta olan 72 yaşındaki hasta mahpus Mehmet Emin Çam’ın sağlık durumunu paylaştı.
İHD’nin açıklamasının tamamı ise şu şekilde:
Mehmet Emin Çam; Beyin tümörü, Yüksek Tansiyon, Böbrek kisti ve prostat hastası olup, el ve ayaklarda uyuşma, sol tarafını tutan felç nedeniyle yürüme güçlüğü, her iki kulakta cihaz gerektirir boyutta duyma kaybı ve ileri derecede unutkanlık yaşamaktadır. Çam, başkalarının yardımı ile ayakta durabilmekte, ancak iki kişinin desteği ile yürüyebilmekte ve kişisel bakımını başkalarının yardımı ile gerçekleştirebilmektedir.
Ailesinden alınan bilgiye göre ; Mehmet Emin Çam, 2012 yılında açılan ve tutuksuz yargılandığı davada verilen 9 yıllık hapis cezasının kesinleşmesi üzerine 14 Mart 2022 günü tutuklandığında, geçirdiği kalp krizi, beynindeki ur ve böbreğindeki kist nedeniyle tedavi görüyordu. Dışarıda sağlanan bakım ve tedavi tutuklanınca aksadı. Uzun süre hastaneye götürülmedi ve ilaçları düzenli verilmedi. Geçtiğimiz Ağustos ayında, kullanması gereken ilaçlar dahi haftalarca kendisine verilmedi. Hapishane koşullarının zorluğu yanında, tedavisinin aksaması nedeniyle hastalıkları hızla ilerledi ve listeye yeni hastalıklar eklendi. Daha fazla bakıma muhtaç hale geldi. Ama sevk sırasında yaşanan sorunlar, çıplak arama ve ağız içi araması nedeniyle artık hastaneye dahi gitmek istemiyor. Bu süreçte ileri derecede unutkanlık gelişti. Telefon hakkı olduğunu, ailesini arayabileceğini bile unutuyor. Başkalarının yardımı olmadan yaşaması mümkün değil. Tedavisinin dışarıda sürdürülmesi maksadı ile defalarca infaz ertelemesi ve Adli Tıp Kurumu’na sevk istendiği halde bu talep kabul edilmedi. Ailesi serbest bırakılmasını beklerken, ayakta dahi duramayan ve halay çekildiği saatte avluda olmadığı kamera kaydıyla ispatlanmasına rağmen Mehmet Emin Çam hakkında koğuşta halay çektiği gerekçesiyle dava açıldı. İfade için gardiyanların yardımı ile getirildiği SEGBİS odasında hakimin sorularına unutkanlığı nedeniyle cevap bile veremeyen Mehmet Emin Çam’a hücre cezası verildi ve ayrıca ceza davası açıldı. Bu durum karşısında endişe ve şaşkınlık yaşayan kızı komisyonumuza ilettiği son mesajında “Tüm yaşananlardan ve bize yaşatılanlardan çok yorulduk. Bu hasta insanlar ancak ölünce oradan çıkabiliyor, bu haksızlık” demiştir.