Artvin Halkevi yöneticisi Dursun Ali Koyuncu sabah saatlerinde ev baskınıyla jandarma ve polis tarafından gözaltına alındı. Koyuncu, savcılık ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Koyuncu Cankurtaran’da Reşit Kibar’ın yaşamına mal olan silahlı saldırıya uğrayan köylüler arasındaydı.
Muhammet Ustabaş, Fikret Merttürk’ün silahını alarak önce Reşit Kibar’a sıkıyor. Kibar vurularak yere yığılıyor. Kibar’ın yere yığılmasının ardından Ustabaş, Kibar’a ateş etmeye devam ediyor. Akabinde diğer köylüleri de yaralıyor. O sırada orada bulunan diğer köylülerden Dursun Ali Koyuncu ve Murat Koyuncu’ya sıra geldiğinde ise mermi bitmesi ya da tutukluk meydana gelmesi sebebiyle vuramıyor. Bütün köylüler, Dursun Ali Koyuncu ve Murat Koyuncu’ya gelen kadar sıkılan bütün kurşunların belden yukarıya hedef alınarak sıkıldığını vurguluyor.
Köylüler Reşit Kibar’ı hastaneye götürmek için jandarmaya “Ambulans yetişemez, sizin araçla götürelim” dediğinde ise jandarma hiçbir şey söylemeden gidiyor.
Fikret Merttürk hâlâ dışarıda
Kibar’ın katili Ustabaş, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Ancak silah sahibi ve azmettirici Fikret Merttürk serbest bırakıldı.
Saldırıda yaralanan Ersan Koyuncu silahın sahibi Fikret Merttürk hakkında jandarmaya şu ifadeyi verdi:
“Bunu yapamazsın, köylü istemiyor” dedik ve kısa süreli bir arbede yaşandı. Arbede sırasında Fikret Merttürk telefonla birini arayarak “Buralar karıştı, ne yapmamızı istiyorsunuz?” dedi.
Daha sonra Muhammet Ustabaş araba içinden silahı aldı. “Ne oldu, bizi mi vuracaksınız?” dediğimiz de Fikret Merttürk’ün “Silah benim, ben kime istersem ona sıkar” dediğini duydum.