Hatay’ın Samandağ, Serinyol ve Defne ilçelerinde Akdeniz Kültür ve Dayanışma Derneği ile Samandağ Kalkındırma Derneği tarafından düzenlenen Geleneksel Evvel Temmuz Kültür Sanat Festivali’nin 24’üncüsü panel, söyleşi, atölye ve konserlerle devam ediyor.
Samandağ’da festival kapsamında gerçekleştiren etkinliklerinden biri de Karşı Sanat, Görülmüştür Kolektifi ve redfotoğraf grubu’nun düzenlediği “Karanlıkta Kahkaha” temalı resim sergisi oldu.
Düzenledikleri “Karanlık Kahkaha” temalı resim sergisinin anlamını Görülmüştür Kolektifi adına anlatan Adil Okay, “Bu sergi hapishanedeki politik tutsakların eserleri oluşturuyor. Sergiyi düzenlemekte ki amacımız şu: tutsak tutulan politik insanların onca baskıya ve zulme rağmen üretebildiklerini göstermek ve seslerini duyurabilmek. Bu insanların sayıdan oluşmadığını göstermek.” ifadelerini kullandı.
“Tutsakların sesini duyurmak istiyoruz”
Serginin sürecinden bahseden Okay, “Kurucular arasında yer aldığım Görmüştük Kolektifi olarak 13 yıldır faaliyet gösteriyoruz. Amacımız, tecrit içinde tecrit yaşayan, karanlıkta yaşayan, zor koşullarda her gün yeni bir yasak ve keyfi hak ihlaliyle karşılaşan tutukluların seslerini dışarıya duyurmak. Son yıllarda hapishane koşulları giderek daha da zorlaştı. Mevcut siyasi iktidar, AKP diktatörlüğü, kendi yasalarına bile uymuyor. Örneğin, son zamanlarda ‘infaz yakma’ uygulaması başladı. Bu nedir? 30 yıl yatan insanların çıkması gerekirken, hapishane yönetimi ‘iyi halli değilsin’ diyerek çıkmalarına izin vermiyor. Eskiden bu karar savcı ve hakimlerin hissiyatına bağlıydı, şimdi ise hapishane müdürleri ve komisyonları tarafından alınıyor. Bu da birçok tutuklunun infazının yakılmasına neden oluyor. Küçük bir örnek olarak, sergimizde yer alan Resul Koca Türk 31 yıldır hapiste ve 30 yıl sonra çıkması gerekiyordu ancak 6 yıl daha yatması söylendi. Bir diğer örnek, Nurettin Erenler de 30 yılı tamamladı ve ona da 6 yıl daha verildi. Bu tür örnekler çok fazla. Ayrıca, bir zamanlar F tipi hapishaneler icat edildiğinde muhalif tutukluların iradesini kırmak amacıyla büyük bir mücadele verilmişti. Şimdi ise F tiplerinden daha da kötü koşullara sahip yeni tip hapishaneler inşa ediliyor. S ve Y tipi, kuyu tipi hapishaneler, insanları iyice şizofren yapmaya çalışıyor. Bu koşullarda siyasi tutuklular, özgürlük ve eşitlik için direniyorlar ve bize bu değerli eserleri sunuyorlar. Bu sergiyi, onların demokrasi mücadelesine katkıları olarak görüyoruz. Görmüştür Kolektif olarak bu tür çalışmalarda hep şöyle bitiririz sözümüzü: ‘Onlar sizin için hapsediliyor, onları unutmayın. Bir mektup da siz yazın.’” dedi.
(Siyasi Haber – Yeşim Dokur)