Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından siyasetin en üst gündeminde yer alan yeni anayasa tartışmalarına ilişkin konuştu.
Halk TV’de değerlendirmede bulunan Doğan, ‘birleştirici, kucaklayıcı, bütünleştirici’ vurgusu yaptı.
Doğan, “Kırmızı çizgiler yerine uzlaşabileceğimiz yerlerden başlamalıyız. Uzlaşmacı bir tavır içinde olabiliriz, uzlaşma ve diyalogdan yana bir partiyiz. Bu durumun kazandıracağını düşünüyoruz” dedi.
DEM Parti tarihini hatırlatan Doğan, “Biz DEM Parti olarak yıllardır sürdürdüğümüz mücadele geleneğimize baktığımız zaman bir mücadele ve müzakere partisi olarak konumlandırıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’nin bir normalleşmeye ihtiyacı var” diyen Doğan, bu normalleşmenin gerçekleşmesi için de bir takım adımların atılması gerektiğini söyledi.
‘Anayasa yama yöntemiyle yapılacak bir şey değil’
Doğan, anayasa tartışmalarına ilişkin şunları söyledi:
Türkiye’de anayasa yapım sürecinin oluşmasına ihtiyaç var. Bu iklime, atmosfere ihtiyacımız var. Bunun öncülüğünü yaptığını iddia eden iktidar partisi, bir yeni anayasa yapımından bahsediyor. Hangi yöntemle yapacak, nasıl yapacak, gerçekten bu bir toplumsal mutabakata dönüşebilecek mi? Aslında yeni anayasa ve yeni anaysa yapımı hem yöntemi ve içeriği itibariyle de bizim onlarca yıldır en büyük meselelerimizden biri. Hayatımız olarak ortaya koyduğumuz meselelerden biri.
‘Herkesin kendini ait hissettiği bir anayasa’
Anayasa dediğimiz şey bir takım yama yöntemiyle yapılacak bir şey değil. Yeni anayasa, daha köklü bir biçimde ele alınması gereken, bu ülkede yaşayan herkesin kendini ait hissettiği, kendini görebildiği bir anayasa olmalı. Bu kadar kutuplaşmış toplumlarda insanlar arası mesafeyi açan değil yakınlaştıran bir iklime ihtiyacımız var.”