Basın İlan Kurumu’nun Evrensel Gazetesine dönük ilan ambargosu 1000 güne ulaştı. İnceleme talepleri “mücbir sebep” gerekçesiyle reddedilirken mücbir sebep kalkmasına rağmen 1 aydır adım atılmadı.
Basın İlan Kurumunun Evrensel Gazetesine dönük baskıları bitmek tükenmek bilmiyor. Evrensel’e bugün itibariyle tam 1000 gündür ilan ambargosu uygulanıyor. İlan ambargosunun yanı sıra ilan durdurma kararı sonrası dönemde toplam 108 günlük ilan ve reklam kesme cezası da verildi.
Evrensel’de yer alan habere göre, Eylül 2019’dan bu yana Evrensel’e uygulanan ilan ambargosunun nedeni ise okur dayanışması. BİK, Evrensel okurlarının “Her gün iki Evrensel, bir oku, bir okut” diyerek gerçekleştirdiği kampanyayı suç saydı ve ceza kesti. Geçen sürede yapılan başvurular da BİK tarafından ya yanıtsız bırakıldı ya da olumsuz yanıtlandı.
BİK, Mart 2020’de pandeminin başlamasını gerekçe göstererek gazetelerin basımları ve incelenmeleriyle ilgili “mücbir sebep” ilan etti ve incelemeleri erteleme kararı aldı. Bu süreçte durdurma kararına ilişkin pek çok kez Basın İlan Kurumu yetkilileriyle görüşme yapıldı; yeni incelemeler talep edildi. Ancak bu talepler de ya sürüncemede bırakıldı ya da kabul edilmedi. Kurum mücbir sebep kararını geçtiğimiz ay kaldırdı ancak buna rağmen yeni bir inceleme süreci başlatılmadı.
TGS: Ambargo derhal kaldırılmalı
BİK’in yıllardır sürdürdüğü resmi ilan ambargosuna basın meslek örgütü temsilcileri de tepkili. Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, habere düşman olan iktidarın medyayı susturmak için her türlü baskıyı uyguladığını ifade ediyor. İktidarın basın ve ifade özgürlüğü karşıtı politikalarının gazeteciliği bitirmeyi hedeflediğini söyleyen Durmuş, “Bu ekonomik olarak susturma girişimine karşı 1000 gündür direnen Evrensel’i kutluyorum. İktidarın gazeteciliği cezaevleri ile ekonomik baskı ile engelleyemeyeceğini kabullenmesi lazım. BİK’in bu ambargoyu derhal kaldırması gerekiyor. BİK genel müdürünü adaletli olmaya, BİK Genel Kurul üyelerini haksızlığa sessiz kalmamaya çağırıyorum” dedi.
Diyarbakır’da gözaltına alınan gazetecileri de hatırlatan Durmuş, “Meslektaşlarımızın serbest bırakılmaması da mesleğe yönelik düşmanlığın göstergesidir. Cezaevlerindeki meslektaşlarımız, yargılanan meslektaşlarımız gazetecilik için direniyor. Medya kuruluşlarını susturamayan iktidar özerk olması gereken RTÜK ve BİK ile medyaya baskı uyguluyor” ifadelerini kullandı.
DİSK/Basın-İş: Gerçek gazetecilik hakikati anlatmaya devam edecek
DİSK/Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ise, Evrensel’e yönelik ambargonun iktidarın kendisine biat etmeyen yayın organlarına uyguladığı ekonomik baskıların tipik örneği olduğunu söyledi. Uzun süredir iktidarın aparatı konumundaki BİK’in “dezenformasyonla mücadele” adı altında gündem edilen yasa ile daha da güçlendirildiğini vurgulayan Eren, “Kendini yargı yerine koyan BİK yandaş internet sitelerini fonlayacak, kendilerine biat etmeyenleri boğmaya çalışacak. Benzer uygulamalar RTÜK aracılığıyla TV kanalları için de yapılıyor. Nasıl ki Evrensel 1000 gündür her türlü baskıya rağmen yoluna devam ediyorsa gerçek gazetecilik de topluma hakikati anlatmaya devam edecek” dedi.
RSF Türkiye: Keyfi yasak emek haberciliğine darbedir
Evrensel’in sürdürdüğü emek haberciliğinin birçok çıkar çevresini rahatsız ettiğini vurgulayan RSF Türkiye Temsilcisi ve Bianet Medya Özgürlüğü Raportörü Erol Önderoğlu ise “1000 güne yayılan keyfi yasak yeri doldurulamaz bir ihtiyaca yanıt veren bir gazetenin gerçek potansiyeline kavuşma misyonuna darbe indiriyor. Türkiye’de bağımsız medya bilir ki, emeğin sömürülmesi ve finans camiasındaki usulsüzlükleri işlemek son 10 yılda güçlü bir tabu haline geldi. BİK’in yayın çizgisine açıkça müdahale ettiği Evrensel’e yönelik bu utanç verici tutumu son bulmalıdır” çağrısında bulundu.
TGC: BİK kanuna uygun davranmakla yükümlüdür
İktidarın hoşuna gitmeyen haberler yaptıkları için bağımsız yayın organlarının kapanmasına neden olabilecek ilan kesme müdahalelerinin haksız, ölçüsüz ve hukuksuz olduğunu söyleyen TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de ilan cezalarının kamu çıkarını doğrudan ilgilendiren konuların özgürce, bağımsız bir şekilde haberleştirilmesini engellemek için yapıldığını söyledi.
İktidarın şimdi de internet siteleri için BİK’i ağır sansür kurulu haline getirecek sosyal medya yasa tasarısını Meclisten çıkarmak istediğini hatırlatan Güneş, “Bu tür yaptırımlar gazeteciliğe doğrudan müdahaledir, Anayasa’ya da aykırıdır. Evrensel için ilan kesintisinin 1000 güne ulaşması ayrı bir demokrasi ayıbıdır. Gazetenin geleceğini, çalışanların maaşını almasını etkileyecek bir yanlışta ısrardır. BİK kuruluş kanununa uygun davranmakla sorumludur. Evrensel gazetesinin hak ettiği ilanlar hemen verilmeye başlanmalıdır” ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Çakırözer: eski AYM kararları uygulanmalıdır
Tekadam iktidarının gerçekleri yazan, eleştiren basın istemediğini ifade eden CHP Milletvekili Utku Çakırözer ise “Bunları yapan gazeteciler, gazeteler, televizyonlar yargılamalarla, Evrensel’de olduğu gibi rekor ilan ambargoları ile, karartmalarla, hapisle karşı karşıya kalıyor” dedi. BİK’in hukuksuz ilan ambargolarına karşı Anayasa Mahkemesinin ihlal kararlarını hatırlatan Çakırözer, “Yüksek mahkeme gazetelere yönelik ilan cezalarının ifade ve basın hürriyetini ihlal ettiğine hükmetti. Ama buna rağmen gazetelere yönelik ambargolar kalkmıyor. Tam tersine bu cezalar artarak devam ediyor” dedi. BİK’in 2019’da verdiği ilan cezalarının toplam 324 gün olduğunu hatırlatan Çakırözer bu sayının 2020’de yüzde 150 artarak 808 güne çıktığını vurguladı. Cezaların yüzde 98’inin Evrensel, Birgün, Cumhuriyet, Korkusuz ve Sözcü gibi gazetelere verildiğini söyleyen Çakırözer, “Artık ne kadar hukuk dışı ve demokrasiye aykırı bir iş yaptıkları için rakam da açıklayamıyorlar. Bir ülkede basın özgür değilse o ülkenin demokrasisi eksiktir, yaralıdır. Buna en çok yarayı da BİK, RTÜK gibi kurumlar vurmaktadır” ifadelerini kullandı.
Başta BİK olmak üzere denetleyici kurumlara Anayasa’daki görevlerini yerine getirme çağrısı yapan Çakırözer, “Evrensel’e yönelik hukuksuz ilan ambargosu derhal kaldırılmalıdır. Kimse merak etmesin çok yakında bu iktidar değişecek, basın özgürlüğünü ve halkın haber alma hakkını yok eden baskıcı, antidemokratik uygulamalar son bulacak” dedi.
Ambargo gerekçesi okur dayanışması
Basın İlan Kurumu bayi satışlarına dair verdiği ilan kesme cezasına yapılan itiraz reddedildi. Ret kararında skandal gerekçeler yer aldı. Bir okurun 2 gazete alması ilan kesme gerekçesi sayıldı.
Basın İlan Kurumu okurların toplu şekilde gazete almasını suç unsuru sayarak gazetenin asgari fiili satış şartını gerçekleştiremediğini iddia etti. Bayilerde tek tek incelemeler yapan BİK, okurların toplu gazete almasını ceza sebebi olarak gördü.
BİK 28 Kasım 2019’da Adana, Ankara, Diyarbakır, İstanbul, İzmir ve Kocaeli’de tek tek bayilere giderek “Son noktalı bayilerde satışların makul ve kabul edilebilir gerekçelerle birden fazla yapılan satışlar istisna olmak üzere fiilen ve birer birer yapılmış olması” hükmüne aykırılık teşkil ettiğini, okuyucuların “Birden fazla gazete aldığını” belirlediğini aktardı.
Diyarbakır’da 28 Kasım 2019’da Nevzat Aydın bayisine gönderilen gazetelerin 5’inin bir kişi tarafından alınıp cezaevine götürülmesi suç oldu. Kurum bu 5 gazetenin cezaevine götürüldüğü bilgisine nereden ulaştığına ise raporunda yer vermedi.
28 Kasım 2019’da İzmir’de Meydan Market’te 8 gazetenin, Has-Er Market’te 3 gazetenin bir kişi tarafından alınması gazeteye verilen cezanın sebebi sayıldı.
Kurum, Ankara’da 28 Kasım 2019’da Mert Ulaş adlı bayiye 47 gazete ulaştırıldığı, 43 gazetenin bir okur tarafından alınıp dağıtıldığını belirtti.
Okurların Adana’da Nesrit Bulut bayiinden 5, Aktif Gıda Pazarlama adlı bayiden 2 adet gazete alması yine tuhaf bir biçimde BİK raporlarına yansıdı.
Gebze’de BİK’in yaptığı denetimlerde ise Şen Gıda bayiine 20 gazete verilmesi ve bunun 15’inin toplu olarak satın alınması, Zaman Gıda’dan ise 8 gazetenin alınması raporda yer aldı.
108 günlük ilan ve reklam kesme cezası
Okur dayanışması nedeniyle 1000 gündür ilan alamayan Evrensel Gazetesinin bir de üzerinde yayımladığı haberler nedeniyle ilan ve reklam kesme cezaları bulunuyor. İlan durdurma cezası sonrası 2019’da 2 haber nedeniyle 25 gün, 2020’de ise 4 haber nedeniyle toplam 65 gün ceza alan gazetenin, 2021’deki 2 haber nedeniyle 10 gün, 2022’de 1 haber nedeniyle 5 günlük cezalarla beraber toplam 108 günlük cezası bulunuyor.
Yani bugün ilanlar açılmış olsa, Evrensel Gazetesi 108 gün daha ilan ve reklam alamayacak.
İlan durdurma cezası sonrası verilen “ilan ve reklam kesme cezaları” ise şöyle:
- 27 Ağustos 2019’da gazetede yayımlanan “JES direnişine jandarma saldırısı: Bir sürü video çekti, kıralım telefonu” başlıklı haber nedeniyle 10 gün
- 17 Eylül 2019’da Kocaeli Derince’de pazar esnafı alanlarının yetersiz olduğu için tepki göstermesi haberinde geçen “saldırı” ifadesi nedeniyle 15 gün
- 10 Şubat 2020’de BİK, Mezopotamya Haber Ajansı (MA) imzası taşıyan “Basın İlan Kurumu Kürtçe yayımcılığı bitirdi” başlıklı haber nedeniyle 10 gün
- 24 Şubat 2020’de Gazetenin yazarı İhsan Çaralan’a ait “Hükümet vatandaşına şehit olmayı vadeder mi?” başlıklı yazısı nedeniyle 5 gün
- 16 Nisan 2020’de yayımlanan “CHP’li Özel’den Altun’a izinsiz inşaat tepkisi” başlığıyla yayımlanan haber nedeniyle 4 Temmuz 2020’de 5 gün
- 23 Temmuz 2020’de Evrensel’de Ragıp Zarakolu’nun “Makus Kaderden Kaçış Yok” başlığıyla yayımlanan yazısına 45 gün
- 1 Mayıs 2020’de ‘Cumhuriyet kaçak villa haberi nedeniyle ifadeye çağrıldı’ başlığıyla yayımlanan haber nedeniyle 12 Ocak 2021’de 3 gün
- 31 Mart 2021’de Boğaziçi Üniversitesinde rektör atamasına karşı çıkan öğrencilerin eylemine dair haberde geçen ‘saldırı’ ifadesi üzerine 5 gün ilan kesme cezası verildi.
- 14 Mart 2021’de Ceren Sözeri’nin “Vatan destan yazmış halk nefes alamıyor” köşe yazısında geçen ‘saldırı’ ifadesi nedeniyle 18 Mayıs 2021’de 5 gün ceza verildi.
- 26 Aralık 2021’de TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 47. Dönem Olağan Genel Kurul Çağrısı’na sayfalarımızda yer verdiğimiz için 15 Nisan 2022’de 5 gün ceza verildi.