Anayasa Mahkemesi, KHK ile işlerinden atıldıktan sonra başlattıkları oturma eylemi nedeniyle tutuklanan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın başvurusunda hak ihlali olmadığına karar verdi.
Anayasa Mahkemesi, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın başvurusunda, Anayasa’nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine karar verdi.
Başvurucular, devam eden bir soruşturma kapsamında adli kontrol tedbirine uymalarına rağmen başka bir soruşturma kapsamında aynı suçlamaya konu olabilecek delillere dayanılarak yakalanıp gözaltına alınmaları ve tutuklama kararı verilmesi nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle AYM’ye başvurmuştu.
Anayasa Mahkemesi, başvuruyla ilgili hükümde şu ifadeleri kullandı:
-Yakalama ve gözaltına almanın hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna,
-Tutuklamanın hukuka aykırı olduğuna ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna,
-Tutukluluğa ilişkin karar veren yargı mercilerinin bağımsız ve tarafsız olmadığına ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle
-Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden kalmaması nedeniyle düşmesine,
-Masumiyet karinesinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna,
-Savunma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna,
-Tutuklamanın hukuka uygun olduğu sonucuna varılması nedeniyle Anayasa’nın 19. maddesinin üçüncü fıkrası bağlamında kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine oy birliğiyle karar verildi.
Ne olmuştu?
15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde Kanun Hükmünde Kararname’lerle (KHK) görevlerinden atılan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, 2016 yılının kasım ayında Ankara’da bulunan Yüksel Caddesi’nde oturma eylemi başlatmıştı. Gülmen ve Özakça, 11 Mart 2017’de işlerine geri iade edilmek için açlık grevi başlattıklarını açıklamıştı. 14 Mart’ta gözaltına alınıp adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Gülmen ve Özakça hakkında hazırlanan iddianamede oturma eylemini DHKP-C’nin talimatıyla yaptıkları iddia edilmişti.
Gülmen ve Özakça, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen başka bir soruşturma kapsamında 23 Mayıs 2017’de tekrar gözaltına alınmış ve “terör örgütüne üye olma” ve “toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet” suçlarından tutuklanmışlardı.
20 Ekim 2017’de görülen duruşmada Semih Özakça tahliye etmişti. Tutukluluğu devam eden Gülmen’e ise 1 Aralık 2017’de terör örgütü üyeliğinden 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmişti.
(Duvar)