Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmeleri 2 Ağustos’ta başlıyor. TİS sürecinde “İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret” talebini masaya getirecek olan KESK, en düşük memur maaşının 6 bin 900 TL olması gerektiğini belirtti.
TİS sürecinde “İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret” talebini masaya getirecek olan KESK, en düşük memur maaşının 6 bin 900 TL olması gerektiğini belirtti.
Milyonlarca kamu emekçi ve emekli, 2 Ağustos’ta başlayacak Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerini bekliyor. Bir ay sürmesi beklenen TİS görüşmeleri, 2 milyonu emekli olmak üzere yaklaşık 5,5 milyon kamu emekçisini ilgilendiriyor. Görüşmeler sonucunda masadan çıkacak sonuçla, kamu emekçisi ve emeklilerin iki yıllık ekonomik ve sosyal hakları belirlenecek. TİS görüşmeleri, hükümet ile yetkili sendika olan Memur-Sen arasında yapılıyor. Memur-Sen ve Kamu-Sen, hükümetten taleplerini geçtiğimiz günlerde açıkladı. Her iki konfederasyon, kamu çalışanları için 600 lira seyyanen zam, 2022 yılı için yüzde 21, 2023 yılı için ise yüzde 17 artış talep etti.
En düşük memur maaşının 6 bin 900 TL olarak belirlenmesini isteyen KESK ise bu ve diğer taleplerini önceki günlerdeki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iletti. Mezopotamya Ajansı’ndan Kadir Güney, KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Özer Tuncer ile 2 Ağustos’ta başlayacak TİS görüşmeleri öncesinde taleplerini ve işletilecek süreci konuştu.
TİS görüşmelerinin demokratik bir şekilde ilerletilmediğini belirterek sözlerine başlayan Tuncer, konfederasyonları KESK’in yetkili sendika olduğu dönem diğer bütün sendikaları görüşmelere davet ettiğini, fakat yetkinin Memur-Sen’e geçmesiyle birlikte görüşmelerin sadece Memur-Sen’le yapılmasını eleştirdi.
Kararı iktidar veriyor
Görüşmelerde taleplerin komisyona iletildiğini ve burada bu talepler üzerinde anlaşılamaması halinde kararın hakem heyeti tarafından verildiğini anlatan Tuncer, bu durumun ise anti demokratik olduğunu söyledi. Hakem heyetinin siyasi iktidar tarafından belirlendiğini vurgulayan Tuncer, “Hakem heyetinin işverenin tarafında olduğu açıktır. Kararı demokratik olmayacak bir şekilde siyasi iktidar verecek. Biz bunun da değişmesini istiyoruz. Bağımsız bir hakem heyetinin olmasını talep ediyoruz. Görüşmeler 1 ay kadar sürüyor. Görüşmeler sonucunda 2 yıllık çalışma hayatını etkiliyor” diye belirtti.
KESK taleplerini 6 ana başlıkta topladı
Kamu çalışanlarının önemli taleplerinin bulunduğunu ve bunu TİS görüşmelerine ortaya koyacaklarını ifade eden Tuncer, bu taleplerini ise “İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret, halktan yana bir kamu hizmeti, temel gelir güvencesi, güvenceli istihdam, güvenli gelecek, demokratik, adil bir çalışma yaşamı ve gerçek bir toplu pazarlık” olmak üzere, 6 ana başlık altında topladıklarını kaydetti.
İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret
Taleplerinin önde gelen maddelerinden birinin “İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret” olduğunun altını çizen Tuncer, siyasi iktidarın ekonomik politikalarına bakıldığında işçi sınıfının bileşeni olan kamu emekçilerinin de geçim sıkıntısı çektiğini belirtti. Tuncer, “Yüksek enflasyon var ama kamu emekçilerinin maaşları aynı oranda yükselmiyor, alım gücü her geçen gün düşüyor. Açlık ve yoksulluk sınırına kadar geriledi” dedi.
“Gerçek bir toplu pazarlık için Grevli toplu sözleşme hakkı talep ediyoruz”
Üzerinde önemle durdukları bir diğer taleplerinin “Güvenceli istihdam, güvenli gelecek” olduğunu dile getiren Tuncer, kamu çalışanlarının ücretli, sözleşmeli, taşeron gibi pek çok kategoride çalıştığına işaret ederek, bu durumun iş güvencesini etkilediğini söyledi. Tuncer, “Bunun kaldırılmasını ve kadrolu istihdam sağlanmasını istiyoruz. Gerçek bir toplu pazarlık için olmazsa olmazımız ise demokratik grevli bir toplu sözleşme hakkımızı talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Tuncer, kamu çalışanlarını işçi sınıfının diğer bileşenlerinden ayırmadıklarını da vurguladı. Devletin bütün ekonomik politikalarını birinci dereceden hissedenlerin kamu çalışanları olduğunu, siyasi iktidarın TÜİK verilerini gizleyerek zam yaptığını, kendilerinin ise çarşı ve pazardaki reel enflasyon oranında zam yapılmasını istediklerini söyleyen Tuncer, aldıkları mevcut ücretin kamu çalışanları için insanca yaşanacak koşulları sağlamadığını belirtti.
Memur-Sen’in kamu çalışanları için önerdiği zam oranlarını değerlendiren Tuncer, yapılan zam teklifi ile kamu emekçilerinin gözünün boyanmak istendiğini dile getirdi. Her sene görüşmelerde siyasi iktidarın istediği zam oranına “evet” dendiğini hatırlatan Tuncer, şunları söyledi: “Memur-Sen açıklamış olduğu toplam yüzde 40’lık zam oranını imza altına alırsa kamu emekçileri açısından kazanım olur. Ancak her görüşme öncesinde bu açıklamaları görüyoruz. Bu açıklamaları kamuoyunun ve kamu emekçilerinin ‘gazını almak’ şeklinde okumak mümkündür.”
KESK taleplerini eylemlerle duyuracak
KESK olarak ise taleplerini öncesinde ve görüşmeler sırasında yapacakları açıklama ve eylemlerle duyuracaklarını paylaşan Tuncer, kabul edilebilir olduğunu söylediği taleplerinin karşılanması için mücadele edeceklerini ifade etti.
Kamu emekçilerinin haklarını ve taleplerini sendika ayrımı yapmadan dillendireceklerini söyleyen Tuncer, “Diğer sendika ve konfederasyonların geçmişte masada kamu emekçilerini nasıl sattığını gördük. O yüzden KESK, kamu çalışanlarının tek temsilcisidir” diyerek, tüm kamu emekçilerini örgütlenmeye ve taleplerini güçlü bir şekilde dillendirmeye davet etti.
Taleplerinin muhatabının siyasi iktidar olduğunu vurgulayan Tuncer, iktidarın kamu emekçilerini olumsuz etkileyen yanlış ekonomik politikalarından vazgeçmesi gerektiğini söyledi. “Kamucu, bilimsel, laikliği öne alan bir çalışma yapmasını talep ediyoruz” diyen Tuncer, bunu da mücadeleleriyle getireceklerini kaydetti.